Üye Günlüğü - Defteri Üye günlüğünüze bu başlık altından ulaşabilirsiniz. |
|
|
Seçenekler | Stil |
29 Ocak 2023, 14:48 | #121 |
Aslında bizim hayatlarımız, türü cinayet olan bir kitaptan ibaretti, ancak trajik olan hiç istemediğimiz bir anda ölebilme ihtimalimiz değildi. Asıl trajedi, böyle bir sonu ta en baştan bilerek okumaya devam etmekti. Ya da en iyi ifadeyle, “hayat dediğimiz şey, elinden hiçbir şeyin gelmediğini seyretmek zorunda olduğun, ileri ya da geri saramadığın ve sonunu bildiğin bir filmden ibaretti.”
________________
|
|
|
29 Ocak 2023, 15:20 | #122 |
Mutlu veya mutsuz her hikâye biter, öyle değil mi? Yalnız... İnsanlar için asıl önemli olan; “Nasıl” bittiği değil, “Neden” bittiğidir. Ama bilmezler ki; her son, nur topu gibi bir acı doğurur. Peki, siz alaşağı edilemeyen ve gardını hiç indirmeye duyguların, Muhammed Ali’nin yumrukları kadar sert olduğu gecelerin sabahına gözlerini açmak nedir bilir misiniz? Hayır, dert yanmıyorum. Sadece geçmişte başkaları için söylediğim her cümleyi şu an harfiyen yerine getiriyorum.
________________
|
|
|
29 Ocak 2023, 16:33 | #123 |
Doğduysak, ölümden kurtulacak veya kaçacak bir yer yok. İnancınız varsa, birkaç ayette şu cümleyi görebilirsiniz; “Külli nefsin zâikatü’l-mevt” yoksa da, bilimin ölümü engelleyemediğini kavramış olmanız gerekir. O nedenle sorgulamayın intiharları. Yangın alarmı veya acil durum butonlarından farkı yoktur onların. Eğer her şeyin bir yaratılış amacı varsa ve atlamayacaksak, neden yaratılmış olabilir ki o uçurumlar? (Kaza süsü?)
________________
|
|
|
29 Ocak 2023, 18:41 | #124 |
Yalan, bisiklet kullanmaya benziyor. Önce zorlanıyorsun, sonra ellerini bırakacak derecede profesyonel oluyorsun bu konuda. “Yılandan korkmam, yalandan korktuğum kadar” atasözü var ya, kobralar secde ediyor dilinin önünde, inan. İçimde bunları kendime haykıran biri var sanki.
________________
|
|
|
29 Ocak 2023, 19:12 | #125 |
En kötü şeyin olmasını engellediğini düşündüğün ne veya kim varsa, gün gelir daha kötüsüne sebep olur...
________________
|
|
|
29 Ocak 2023, 20:04 | #126 |
İspat, insanlara çok küçük yaşlarda saplanıyor. Çünkü okul yıllarındayken, her çocuk ispat derdine düşer. Bunu birilerini döverek yapar, çalışkan imajı vermek için yapar, aşı zamanında en öne geçerken yapar... Sürekli yapmak zorunda hissederiz. Bunun için neden bulmaya ihtiyacımız yok. Sadakat nasıl doğru davranışsa ve bunu tartışmaya gerek yoksa, ispat da aynen öyledir. Doğruluğu tartışmaya açıktır. Fakat ispat, daha büyüktür. İnanın bana, eğer o olguyu içimizden çıkarıp tepesine tırmanabilseydik, bu sayede tanrıyla göz göze gelebilirdik.
________________
|
|
|
29 Ocak 2023, 20:37 | #127 |
İnsan, Tanrı yapımı cehennemden kurtulabilir, ancak kendi eliyle yarattığı mahpushaneden göğüs kafesini kırsa dahi kurtulamaz. Çünkü kendi cehenneminin gardiyanı vicdan, Tanrı’nınki ise merhamettir. Ve bu düşüncenin doğruluk payı, beni, kendimin katili yapar.
________________
|
|
|
29 Ocak 2023, 21:29 | #128 |
Bazı insanlar da bağlaç gibi. Hayatımıza girince bir anlam katıyor. Ciddiyim. “Kocaman” tarzında nitelendirirsek ömrü, bir insan, ne kadar küçük ama hayati yer kaplıyor görebilirsiniz. Bağlaç da öyle! Uzun bir cümlede küçücük iki harfi getirin gözünüzün önüne. Aynı. Sonra bu bağlaçlar ek oluyor ve artık ayrılamıyorsunuz. Ayrılınca eksik hissediyorsunuz. Ve aynen ünlü harf kullanmadan cümle yazmaya benziyor, öyle devam ediyoruz işte yaşamaya da. Bu örnekle beraber “Bazı insanlar harf gibidir, bazıları kelime, bazıları cümle, bazıları imla” gibilerinden benzetme yapmayacağım burada, ama siz anlayın.
________________
|
|
|
05 Şubat 2023, 12:10 | #129 |
Mutluluk; sağlıklı insanlar için değil, günde birkaç hap almadan o günün tamamını göremeyecek olan insanlar için, anlıktır.
________________
|
|
|
05 Şubat 2023, 12:40 | #130 |
Yâ leytehâ kânetil kâdiyete
________________
|
|
|
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|