|
Dondaci / Dondarci: Sağdıç, düğünlerde yapılacak işleri organize eden kişilere de dondarcı denir.
Dondarci: Düğünlerde yemeği yöneten kişi. Dova: Dua. |
Dumanlanmak: Sigara, tütün içmek.
Duvrani: Yağ ve ayran yapmak için kullanılan yayık. Düşüm: Yayla yolunda verilen molaya denir. Düzenci: Gelini düğüne hazırlayan kadına denir. |
Ebbedi: Asla.
Ebisoy: Başka türlü. Ecer / ecere: Eğer, şayet. |
Eçisper: Eksper, çay eksperlerine denir.
Eğğeni: Yün ve tiftiği eğirip iplik haline getirmede kullanılır. Parmaklar arasında sıkıştırılarak döndürülür ve bu şekilde tiftiğin dönüp sarılması sağlanır. Eğrat: İmeceye giden kişi. |
Eğratluk / Irgatlık: İmece.
Eğreti: Eğrelti otu. Ehtipan: Evin kapısından itibaren bahçe boyunca uzanan, ucunda zil bulunan ip. |
Ekşipiça: Hayvanların yiyebildiği ekşi ot.
Elçi: Kız istemeye giden kişi. Eldi: Öldü. |
Elişmek: Sataşmak.
Emice: Amca. Engiş: Maşa. |
Esseh: Gerçek. Bir şeyin doğruluğunu teyit etmek için soru ünlemiyle söylenir: “Esseh mi?”
Eşadi: İnsan suretinde yapılan korkuluk. |
Fafatara / Fofotora: Gece kelebeği.
Fambur: Ihlamur. Fartik: Bele bağlanan cepli bez. |
Fatel: Ele alınan bir tutam çıra.
Feçan: Ateş üzerindeki ağaçtan yapılmış tavan ızgarası. Feğti / Fehti: Bir nevi çit. |
Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 19:14. |
|
Powered by vBulletin® Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2024, vBulletin Solutions, Inc.
Copyright ©2019 - 2024 | IRCRehberi.Net