![]() |
| | #1 |
| yaşam kıyısının dibindeyim , hayatın yobazlığında savruluyorum , neydi ki bizi bu durumları getiren ? iyiler ve kötüler .. insanların huyları değişmeyecek adına oluşan bir durum olduğunu biliriz. bu konuda sürekli karşı taraflara dile getirerek, bize göre doğru olan yolunu gösterme cabasına gireriz. hayatınıza giren eş ,dost ,arkadaş farketmeksizin illaki kendimizde doğru kavramından oluşan davranışların karşı tarafdada olmasını dileriz... peki ya bizim bildiğimiz doğrular yanlış ise ? peki ya biz bu konuda bencilce düşünerek bu yolu istiyorsak ? değeri yüksek olan , emek harcadığımız , fedakarlık yaptığımız, sevip saydığımız insanların kötü olmasını ister miyiz? bu bencillik değildir ya nedir ya ? soru cümleleri ile oluşan ardardına gelebilecek sorularla devam edebilecek duruma gelmeden kısa kısa cümlelere dönelim. aklımızdaki sorgu ve sualler hiç bir zaman bitmeyeceği gibi üzerine düştüğümüz insanların en ufacık davranışlarında bile etkisi altına girmekten kaçınmayız elbet ama bazen yapmış olduğumuz veyahut isteklerimiz kendimize göre bencil derecesine girdiğimiz durumu da unutmayalım .. bir insanın kimyası cocukluğunda oluşan davranışlarından gençliğine oturmuş toyluk dönemlerinden çıkıp yaşlılığına kadar gidilen yolda belirli çizgisi vardır. o çizgiyi kimse değiştirme söz konusu olamaz. Hiç kimseyi kendimize benzeterek, huylarımızı karsı tarafa benimsetme gibi durumu yaşatamayız. kimseyi ; kendinden benliğinden çıkartamayız.. insanların üzerinden baskılı davranışları uygulayarak, "şu doğru bu yanlış "diyerek psikolojik baskı uygulayamayız. sen hayatında kim olursa olsun , kim var olursa olsun tum kavramlar kapsamında "kendimiz gibi olma algısı " yaratma biçimine karşı tarafı etkisi altına almamız doğru değildir.. bu algı psikolojisini bir kenara atın ! insanın doğasında kendisine özgü, kendisine göre davranışları,kendisine göre kimyası, kendisine göre duruşu, kendisine göre hareketleri kendisine göre yasam tarzı kendisine göre koşulları, kendisine göre düşünceleri, kendisine göre doğruları ve yanlışları .. biçim tarzını yaşayan insanın üstüne yüklenmeye kimsenin hakkı olamaz ! hiç kimse ; hiç kimse için değişme söz konusu olamaz, davranışlarını ve huyunu ,suyunu değiştiremez! herkes kendisi gibi olmalı. kimsenin hayatına müdahale etmeye hakkınız yok. size yanlış gelen durumlarda kabullenmesini biliyorsanız kabulleneceksiniz , kabullenmesi zor ise hayatınızdan cıkaracaksınız yoksa kalp kırmanın ötesinde durumlar yaşanması durumuna gelmesi hiç de zor değil , birçoğumuz bu durumdan muzdarip olduğunu düşünmekteyim.. hayatınızda kimlere değer veriyorsanız hangi kategorisinde olursa olsun, olduğu gibi kabullenmek ,olduğu gibi değer vermek ,olduğu gibi yaşanarak devam ettirmek doğru olması gereken durum olduğu için bu konuda bile kabullenmesini göze aldıysanız , OLDUĞU GİBİ ilerleyeceksiniz... olmuyorsa zora gidilen bir yaşantı sunmanız , yanlış durumu almış olursunuz. bir nevi her bir duygu selinin olduğu gibi yerine bencilliğiniz devreye girip, tüm sartelleriniz atması etkisi altına alacağınız bariz ortada olacaktır.. seveceksiniz lakin olduğu gibi sevin , kendinize göre sevgi şekliniz olmasın ... "sevdim senin kavgalarını da , sevdanıda.. huyun ,suyun .. vazgeçilmez olmuş benliğimde, kavrulmuş fındık tanesi gibisin ... " BMY... 👍 9
________________ Kırk yılda bir gibisin... | |
| |
| Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |