![]() |
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Lütfen Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
Geceleri gökkuşağına boyamak mıdır suçum? herkes bağırırken şiirler okumak mı, susmak mı sözün bittiği yerde, kusmak mı sindirebildiklerinizi? apansız uykum kaçıyor kaç gece, bu da mı aleyhime kanıt? sondan saymaya başladım adları -böyle hoşuma gidiyor- beğenmeseler de seviyorum ellerimi, hep olmayacak düşler görüyorum, yenileceğim kavgalara giriyorum durmadan. İtiraf ediyorum… Silin adımı listenizden, yokum; aslında bir oyun olan kavgalarınızda ve aslı bir kavga olan oyunlarınızda. Kirli sevinçlerinize ortak etmeyin beni. Gözyaşlarınızı da paylaşmıyorum. Yalan övgülerinize ihtiyacım yok. Gıyabımda kesinleşmiş hükümler verin. Bir sürgün nereye sürülebilir? Gölgeler kelepçeye vurulur mu? Çekilin, yürümediğiniz yolları(mı) kirletmeyin.! Dostoyevski – Suç ve Ceza |
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Lütfen Üye Olmak için TIKLAYIN...] Ahmet TELLİ - Özletiyor Bu Yağmurlar Seni |
Kimbilir hangi ürkek mevsimi alırsın |
Yaşamaya Dair “Yaşamak şakaya gelmez, büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın bir sincap gibi mesela, yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden, yani bütün işin gücün yaşamak olacak. Yaşamayı ciddiye alacaksın, yani o derecede, öylesine ki, mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda, yahut kocaman gözlüklerin, beyaz gömleğinle bir laboratuvarda insanlar için ölebileceksin, hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için, hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken, hem de en güzel en gerçek şeyin yaşamak olduğunu bildiğin halde.” ~~Nazim Hikmet Ran~~ |
Madımak Oteli'nde yakıldı......... Allahuekber sesleri,nidaları .......................arasında.. Otuzyedi gencecik insan ................göz göre göre hiç bir müdahale yapılmaksızın .......................yakıldı. Birçok şey yazıldı,arkasından Her yıl o gün geldiğinde... Tüm özel ve tüzel günler .................gibi anarız. Tıpkı o canlar gibi,bizde yanarız Sözde........ Savunmada neydi söylenen hedef Aziz Nesin'di... ............onlar değildi. Aziz Nesin kimdi..... Öykülerini hepimiz biliriz ama kaçımızın Nesin Vakfı'ndan, yetiştirdiği kimsesiz çocuklardan ........................haberi var... Kaç ben müslümanım diyen Bu denli karşılıksız sevgi .....................verebiliyor. kimsesizlere kucak açıyor. Hoşgörün ama ................dinde öldürmeyi benim bu kafam almıyor. Yaradan tekse.. İslam hoşgörüyse.. ve Vijdan varsa yüreklerde yanarken otuzyedi can... Benim değil o gün Hergün Hergün yüreğim yanıyor... ~Alintı~ |
Senden sonra çok yağmur yağdı. Çok insanlar geldi, anlatıp gittiler. Bir tarafımda eksik bir şeyler, her sızıda varlığını duyurdu. Senden sonra ruhum hep aksayarak yürüdü. Bu gurbetin bir gün biteceği hakikati içime ağır bir taş gibi çöreklenip kaldı. Hayatın daimi bir daüssıla, sevmenin özlemek olduğu bilinci ruhuma otağ kurdu. |
. Olur mu gecemi yeşile çalmak Yıldız çivilemek parmak uçlarıma Ölüm kadar çabuksa eğer yaşamak Hiç doğmamayı isterdim ama Bir kere doğmuşum ölmek yasak . |
Merhaba vaktin demine.... Merhaba ruhumu özgür kılan geceye... Merhaba özlemekten ölmeyenlere... |
Alıntı:
merhaba özlem kokan, sevgi ile yoğrulan tüm şarkı ve şiirlere. merhaba sesinde lavanta olan tüm kadınlara, merhaba sevmeyi yük görmeyen tüm güzel yürekli insanlara. hem dün, hem bugün gibi. hem yakın, hem uzak. günden de, güneşten de vazgeçmeyenlere merhaba. engin hoşgörüyle. |
Haksızlık etme diyorum kendi kendime |
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Lütfen Üye Olmak için TIKLAYIN...] Belki de biraz geç rastladım sana ama, her şey geç gelmiyor mu zaten yurdumuza? —————————————————- “Git” diyorsun da, olmuyor işte git demekle… Her şeye rağmen , gidemiyor insan. Ben de sana “sev” diyorum mesela, sevebiliyor musun? |
Fidel`e Şarkı.. Haydi gidelim, ateşli peygamberi şafağın, gizli patikalardan ulaşalım o yeşil timsahı kurtarmaya, aşkla sevdiğin. Haydi gidelim, isyankar ve marslı yıldızlarla dolu cepheyle aşağılanmayı bozguna uğratarak zafere erişmeye ya da ölümle buluşmaya yemin edelim. Duyulduğunda ilk atış sesi ve uyandığında çalılıklar bakirelere yaraşan bir şaşkınlıkla, orada, yanıbaşında, olgun savaşçılar olarak, bulacaksın bizi. Saçıldığında sesin dört rüzgara doğru adalet, ekmek, özgürlük, tarım reformu, oradai yanıbaşında, aynı vurgularla, bulacaksın bizi. Ve yerini bulduğunda bunca emeğin sonunda zalime karşı doğruluğun uğraşı, orada, yanıbaşında, bekçilik edeeken mücadelenin sonuçlarına, bulacaksın bizi. Yaralı böğrünü yaladığı gün canavar milliyetçi bir mızraktır onu orada vuran, orada, yanıbaşında, gururlu yüreklerimizle, bulacaksın bizi. Sanma ki bozabilirler bütünlüğümüzü rüşvetle kuşanmış yaldızlı bitler, tek istediğim bir tüfek, mermiler ve bir siper. Başka hiçbir şey. Ve şayet engellerse yolumuzu demir, Amerika tarihine geçen gerillaların kemiklerini örtmek için bir mendil isteriz Kübalıların gözyaşlarından. Başka hiçbir şey. ~~Ernesto Che Guevara~~ [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Lütfen Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
bana bir şey olursa diye korktum |
Biz ince bel, ela göz, sütun bacak için sevmedik güzelim Gümbür gümbür bir yürek diledik kavgamızda Ateşin yanında barut, barutun yanında ateş olasın diye!.. . Rakı sofralarında söylenip, acı tütün çiğnercesine sevdik ANLAYAMADILAR…” ~~Nazim Hikmet Ran~~ |
Ne bir gelecek kaygısı bu, |
Hayat Nedir Anne. Benim hiç sapanım olmadı anne, ne kuşları vurdum, ne de kimsenin camını kırdım... çok uslu bir çocuk değildim ama, seni hiç kırmadım, hep boynumu kırdım. ben hayatım boyunca bir tek kendimi vurdum! ..suskun görünsem de, fırtınalı ve mağrurdum anne. bir mızrak gibi, aynada hep dik durdum anne! .. ben sana hiçbir gün laf getirmedim, leke sürmedim. ama göğsümü çok hırpaladım, kalbimi çok yordum... ben hayatım boyunca, en çok kendimi sordum! ...benim hiç sevgilim olmadı anne, ne bir yuva kurdum, ne bir gün şansım güldü... öpemeden bir bebeğin gidişini, tükendi gitti çağım... kimi yürekten sevdiysem, yüreğini başkasına böldü... bir muhabbet kuşum vardı, o da yalnızlıktan öldü...sen beni göğsünde hep acılarla mı soğurdun anne? yoksa evlat diye, koca bir taş mı doğurdun anne? eziyet değilim, zahmet değilim, musibet hiç değilim; bir senin mi balına sinek kondu, söylesene! doğurdun da beni, ne ile yoğurdun anne?benim hiç hayalim olmadı anne... ne seni rahat ettirdim, ne kendim ettim rahat... bir mutluluk fotoğrafı bile çektirmedi bu hayat! kaybolmuş bir anahtar kadar sahipsizim anne... ne omzumda bir dost eli, ne saçımda bir şefkat...say ki yollardan akan, şu faydasız çamurdum anne... say ki ıslanmaktım, üşümektim, say ki yağmurdum anne! bunca yıldır gözyaşlarını, hangi denizlere sakladın? oy ben öleyim, Sen beni ne diye doğurdun anne? ~~Yusuf Hayaloğlu~~ |
ben bırakamam bilmem de @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Lütfen Üye Olmak için TIKLAYIN...]
usta olsa bırakırdı |
Alıntı:
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Lütfen Üye Olmak için TIKLAYIN...] dost çağırır da eser bırakmaz mıyız? |
bu şuursuz beklemeler yıpratmaya başladı beni |
Bugün içime biraz kahve döktüm |
Şükür cehalet bitti. |
Senden sonra 23 şehir gezdim. 3 kilo aldım. Öpüp kokladığın saçlarımı kestirdim. Dünya bilmem kaç 365 günde bilmem kaç dönümünü tamamladı. Darbe oldu İhtilal oldu. Barış gelmedi. Savaş bitmedi. Seni özledim. Iltica edecek tek yer bulamadım. Gittiğim her yerde senden bir nefes bıraktım. Belki yürürsün aynı sokakta. Ayak izime denk düşer ayak izin. Belki saçına değer nefes. Belki sen de bir gün özlersin diye, seni uzakta bıraktım. Seni uğurladım. Sana kavuştum. Seni terk ettim. Bilmem kaç kilometre yol gittim. Evren kaydı. Sen göğüs kafesimden milim kaymadın. Ezel Roz Manaz |
Alıntı:
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Lütfen Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
Korku dağlarının yürekçisi, |
Kalbimden neler geçtiğini, kafamda biriktirdiklerimi, tasarladığım her şeyi bildiğini düşünüyorum. |
...Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İncecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin. Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce bıçak ağzı... ve yüzüm ömrümün atlası; düzlükleri bunaltı, yükseklikleri korku, uçurumları yıkıntılarımla dolu bir engebeler atlası. Yaşamak bir can sıkıntısı mıdır Ömür hanım? |
yüzünde hüzün tanecikleri, |
Bilmiyorsun, yada anlamıyorsun. Bilmemen , anlamamandan daha iyi sanki Anlatmak için de kendimi çok fazla çaba sarf etmeyeceğim. Nasıl olsa ne söylediklerim ne de açılan her yeni kapı beni sana getirmeyecek, Anlamsızlıkların ve çaresizliğin girdabında sürüklenip gideceğim. Erken bulup ve bir o kadar da erken yitirmek istemiyorum seni, Layığı ne ise o olsun bu başlangıcın sonu .. ama ben mutlu olmak istiyorum. Lütfen beni sensizliğinle imtihan etme.. Endişelerle sürdürdüğüm bir yaşam var bana ait.. sende tüketme, Rica ederim bırak anlamsız sorgulamaları İkimiz de yeterince yorulmadık mı ? .. Yeterince usanmadık mı ? Ne olur yani her şeyden elimizi ayağımızı çeksek İmkansız mı dersin , bence değil.. olmaz mı ki bir denesek? Vazgeçmek, hiç bana göre değil, bilirsin.. öyle bırakıp gidemem. Eğer kaybedeceksem de sonuna kadar sürer mücadelem, Razı gelmem, benim olanı kolay kolay kimseye vermem. Hani uyandığında , pencereden baktığında görmek istediğin manzara ile karşılaşırsın ya, Aklından geçeni karşında bulursun mesela Yada her şey tam tersi olur ama ümit etmeye devam edersin, Azı kalır yolun da yorulur istemezsin ama istemsizce geri dönmek istersin ya Tam da bu döngü içindeyim .. Ne bana gelirsin ne de sen istesen de benden gidersin Saklayamadığım tek belirgin özelliğim, seni görünce aldığım hallerim. Eminim ki bu duruma düştüğüm zamanlardan mutlu oluyorsundur. Ne kadar istemesem de kendime hakim olamıyorum ki zaten ne yapabilirim İnadınla başım belada , farkında değilsin ama bil ki deliye dönebilirim. Susuyorsun.. ya söyleyecek sözün yok ya da benim kadar dolusun, Eğdiğin başını kaldır , sen gül , gülüşün güle rakip olsun, Varlığınla taçlandır , bir kere de benim istediğim olsun. İstemiyorlar birlikteliğimizi.. hadi sen ele inat çık gel, Nasihatlerden sıkıldım, herkes ne çok şey biliyor , bana çektiklerim yeter.. Canımdan bezmek üzereyim, bilmiyorum bu ızdırap ne kadar daha sürer? Erirse bana ait buz dağın , dünyaya umutlar hükmeder. Gözlerim seni ararken kayboldu çıkmaz sokaklarda Ürkek güvercinlerin yeme gaga vurma telaşı ile peşindeyim .. Anla açım ben aşkına Zulmüne razıyım desem de acıdan zevk aldığımdan değil aslında, En derin duygularının sadece sana olmasından deli gönlün, Lafta kalmasın hadi gel .. Gel gör halini sana adanmış ömrün. Şiirbaz |
Alıntı:
yüreğinize sağlık, seslenir gibi yazılmış, yalın ve anlaşılır bir kalem. |
Akrostiş çalışması arkadaşın birine yazmıştım.. Teşekkür ederim güzel tanımladınız sağlıcakla kalın :balon |
İsteklerimi Anlatıyorum. İSTEKLERİMİ ANLATIYORUM Hastanenin saçağına kuşlar konuyor Güvercinler, gözleri umut yeşili Gidemem ciğerlerim yetmiyor solumaya Bu ayaklar benim değil ne zamandır Kolum kanadım sensin anlamıyorsun Özgürlüğüm, aydınlığım, inancım Hepsi senden mutluluğum gibi anlasana Yolumuzu düşman bakışlar çevirmiş Dişli geceler inmiş çevremize Gözlerindeki parıltı ışıtsın yolumu Hızımızı yitirmeden öfkemizi tüketmeden İnsanca bir şeyler katalım sevgimize Gecelerden birlikte çıkalım ister misin Işığı birlikte aramamız güzel olacak Yataklarda sıramı beklemekten usandım Al götür bırakma beni ölümle yüz yüze Seni görmeliyim yanımda savaşırsak Eksiksem bir şeyler kat sevginden Yüreğindeki sıcaklıkla bütünle beni Yorgunsam gücünden ekle dirileyim Bitkinsem sağlığından ver cömertçe Aşıla yaşama tutkundan Büyük ülküler için elimden tut Al götür beni gerçeklerin çağrısına.. ~~Rifat Ilgaz~~ |
Alıntı:
belki de gizlenen bir durumdur diye konuya değinmedim. hoş, insanlar şiir okurken çoğu dil cambazlığının farkına varmıyor. belki okumuyorlardır bile hatta. elbette bunu bekliyor olmakta manasız. şiir bir dünya görüşü, hakikatle olan ilişkimizin özel bir biçimidir esasen. bu açıdan bakıldığında, şiir, insana hayatı boyunca eşlik eden bir felsefedir de aslında. ben teşekkür ederim, sayfaya katkınız için. |
Olmayacağını biliyorum ama başka yola gitmeye de gönlüm razı değil. * E * |
Gizleme gereği duysaydım eğer paylaşmamam gerekirdi.. Şiir için bir cümle istemiştim sonrası bu şiir ortaya çıktı. "Bana ellerini ver" dedi.. Aklıma malum eser geldi :)) Sayfanıza katkım olduysa ne mutlu bana teşekkür ederim. :utangac: |
bir aşk tipiye tutuluyor daha ilk dönemeçte.çocuksun sen, sesindeki tipiye tutulduğum.[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Lütfen Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
sana bu son mektubu, artık senden mektup beklemediğimi söylemek için yazıyorum. |
Sesinde ne var biliyor musun Bir bahçenin ortası var Mavi ipek kış çiçeği Sigara içmek için Üst kata çıkıyorsun Sesinde ne var biliyor musun Uykusuz Türkçe var İşinden memnun değilsin Bu kenti sevmiyorsun Bir adam gazetesini katlar Sesinde ne var biliyor musun Eski öpüşler var Banyonun buzlu camı Birkaç gün görünmedin Okul şarkıları var Sesinde ne var biliyor musun Ev dağınıklığı var İki de bir elini başına götürüp Rüzgarda dağılan yalnızlığını Düzeltiyorsun Sesinde ne var biliyor musun Söylemediğin sözcükler var Küçücük şeyler belki Ama günün bu saatinde Anıt gibi dururlar Sesinde ne var biliyor musun Söylenmemiş sözcükler var.. Cemal Süreya - 8.10 Vapuru |
Bir fotoğraf karesinden görüyorum şimdilerde yüzünü.. Gülüşü heyecanlandırıyor, o gözleri içimi yakıyor. Ben hayeller kurarken gelecek için, Kim bilir o kim için bakıyor, kim için gülüyor. Sessizliğine alıştım biliyor musun, Esirgediğin selamınada.. Takılmıyorum eskisi kadar umursamaz tavrına, Hatta ve hatta beni yok saymanada.. Günler çabuk geçsin istiyorum şu sıra, vaktim daralsın, Ama dilim seni söylemekten bir an bıkmasın.. Dönmeyeceğini bilsemde duy istiyorum, Hislerim içimde tutsak kalmasın. Her zaman ki yerimdeyim, kuytu köşemde, Ahvalim iyi değil, gönlüm biçare. Saldım kendimi, tükeniyorum ağır ağır, Taktım tebessümden bir maske gülüyorum çevreme. Kabullenmek zor geliyor ama gittin, Bende hep saklısın sanma ki bittin. Dilediğinle mutlu ol gülsün hep yüzün Yaşarım merak etme sen Öldürmez hüzün. Şiirbaz |
o zaman güne enfes bir siir birakalim.düşlerinden sevdiğin biri düşünce uyanırsın, |
| Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 05:25. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.
Copyright ©2019 - 2025 | IRCRehberi.Net