18 Şubat 2024, 17:11 | #1 |
Düzgün insan olmanın rasyonel gerekçesi
Evet başlıkta gördüğünüz gibi rasyonel kavramı geçiyor. Ama gerçekler bambaşka..
Başlarda “herkes böyle olursa süper olur, hayat bayram olur.” motivasyonudur. Ardından devamlı olarak hüsran ve kötülükle karşılaşınca kabuğuna çekilinir ve artık gerekçe ortadan kalkmış olur. hayata siyah beyaz devam edilir. Sonrasına ise olaylar başlar. Düzgün insan olmanın, bu coğrafyada hiçbir rasyonel gerekçesi yok; dümdüz enayilik. ama işte öyle yetiştiysen değişmen, dark side'a geçmen filan imkansız. iş hayatında kuyunu kazmaya çalışırlar, sıradan hayatta tepene çıkarlar, ticarette kazıklarlar, hele gönül işlerinde üstünden fizan'a kadar köprü geçirirler. çok şanslıysan kendin gibi birkaç insanla arkadaş olur ve birlikte, ay oha artık bunlar ne biçim insan ya, diye sonu gelmez sorgulamalar yaparsın. bir sonraki yiyeceğin kazıkta kendine lanet okuyana kadar, olsun ben düzgün bir insanım, iyiyim ve iyiler bu şekilde davranır diye kendini kandırırsın. Gerçek bir bakış açısı ile bakarsak. Nedir biliyor musunuz? net olmaktır. destek oluyormuş gibi davranıp pasif agresif eleştirmemektir. haklıya hakkını vermektir. aciz olana yardım etmektir. konu ne olursa olsun dürüst olmaktır. kendini beğenmemek, kibre ramak kala kendine ne kadar aciz olduğunu hatırlatmaktır. tüm bunlara rağmen kendi kul hakkına girmemek, kendinin hakkını da teslim etmektir. kendini çok iyi tanıyıp kimsenin seni tanımasına ihtiyacının olmamasıdır. ne kadar samimi olunursa olsun insanların geçemeyeceğini bildikleri sınırlardır. kendiniz olup bundan asla gocunmamaktır.
________________
|
|
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|