IRCRehberi.Net- Türkiyenin En iyi IRC ve Genel Forum Sitesi  
 sohbet
derya sohbet


 
 
Seçenekler Stil
Alt 02 Nisan 2021, 09:49   #1
Guest
CeReN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart Aktif, Kisa Ve Uzun Sureli Bellek Ozellikleri

Hafiza, beyindeki diger sistemlerle bir sekilde isbirlikci hareket eden bir dizi bagimsiz sistemden olusan, yeni bilgiyi elde etme ve muhafaza etme ve gerektiginde bilincli veya bilincsiz bir sekilde geri getirme yetenegi olarak tanimlanabilir. Gunluk olarak, gazete okumak, restoranda bahsisi hesaplamak, oturma odasinda da yeni bir kanepeye uyacak yeni bir mobilya duzeni hayal etmek, dairelerin niteliklerini ve kusurlarini karsilastirarak uygun olani secmek gibi cesitli gorevleri yerine getirilir. Son olarak, hafizanin bir sonuc elde edilene kadar zihinsel olarak tutulmasi gereken birden cok adimi iceren gorevler vardir.


Bellek Turleri
Bellek teoride kisa sureli bellek, isleyen bellek ve uzun sureli bellege bolunmustur. 1890’da James, bellegin iki sistemde ayrilmasini oneren ilk kisiydi: bugunlerde calisan bellek kavramina esdeger olabilecek birincil bellek ve uzun sureli bellege benzeyen ikincil bellektir. Atkinson ve Shiffrini bilgiyi birbirine bagli uc seviyede isleyecek bir modal model olarak bilinen modeli onermilstir. Bu (1) modal duyusal kayit, (2) kisa sureli hafiza ve (3) uzun sureli hafiza, ikincisi kalici bir bilgi deposu olarak tanimlanir. Bu modele gore, dis cevresel uyaranlardan gelen bilgiler, farkli paralel duyusal kayitlarda islenir, sinirli kapasiteye sahip kisa sureli bir sistemde (birincil) ve daha sonra uzun sureli bellekte (ikincil) depolanir.Aktif, Kisa ve Uzun Sureli Bellek Ozellikleri


Bu modelde, kisa sureli depolamanin rolu, uzun vadeli depolamanin yani sira bu sistemde yer alan bilgilerin geri alinmasi icin cok onemlidir. Kisa sureli bellek kavrami, zaman icinde hizla bozulan cok kisa bir sure (saniye) icin yaklasIk dort ogeyi isleme ve saklama yetenegini ifade eder. Bu hizli unutma oranina ragmen, bilgi prova yoluyla bellekte daha uzun sure tutulabilir. Isleyen bellegin en etkili modellerinden biri, Baddeley ve Hitch’in 1974’te onerdigi modeldir. Model, iki isleme ve manipulasyon dongusunu varsayar: sozlu bilgileri koruyabilen ve isleyebilen fonolojik dongu ve gorsel bilgileri benzer sekilde isleyen gorsel-uzamsal eskiz defteri.


Ek olarak, bu alt sistemlerden gelen tum bilgileri koordine eden merkezi yurutme organi olan bir dikkat bileseni daha vardir. Daha yakin zamanlarda, baska bir entegrator bileseni modele dahil edilmistir; uzun sureli bellekte kesin olarak depolanmadan once bilginin gecici olarak tutuldugu ve manipule edildigi epizodik tampon. Epizodik arabellek, bilgiyi gecici olarak merkezi yoneticinin denetimi altinda tutan sinirli kapasiteli bir depolama sistemidir. Calisma bellegi dikkat, mantik, akil yurutme, planlama, strateji ve ogrenme sureclerine odaklanmada onemlidir.
Uzun sureli bellek, denegin saatler, gunler, aylar ve hatta yillar once meydana gelen olaylardan bilgi alma, saklama ve alma yetenegi olarak tanimlanir. Squire ve Zola-Morgan’a gore uzun sureli bellek bildirimsel (veya acik) bellek ve bildirimsel olmayan (veya ortuk) bellek olarak alt bolumlere ayrilabilir. Acik bellek, gercekleri ve olaylari saklama ve bilincli olarak hatirlama yetenegini ifade eder; aksi takdirde, ortuk bellek bilincten veya kasitli hatirlamadan bagimsizdir ve asamali olarak kazanilan ogrenme, motor ve bilissel becerilerle ilgilidir. Ortuk bellekte saklanan cogu bellek, prosedurel belleklerdir. Bireyin performansi ile olculebilen cesitli bilissel yetenek turlerini icerir. Bir dizi aliskanlik ve yetenegin ogrenilmesiyle meydana gelir ve hazirlama, klasIk ve islemsel kosullandirma ve iliskisel olmayan ogrenme gibi belirli uyaranlara maruz kaldiktan sonra hatirlamayi kolaylastirir.


Bildirici bellek, talamustaki hipokampus, parahipokampal girus, entorhinal ve perirhinal korteksler, forniks ve anterior ve mediodorsal cekirdekler dahil olmak uzere medial temporal lob yapilarinin butunlugune baglidir. Ozellikle, oncelikle mezial temporal lob yapilarina, ozellikle hipokampa baglidir. Bildirimsel bellek kavramsal olarak anlamsal bellek ve olaysal bellek olarak alt bolumlere ayrilmistir. Anlamsal bellek, dunya bilgisi, kavramlar ve kelime bilgisi gibi genel olarak bilgi edinme becerisine baglidir ve cagrisimi icin baglama bagli degildir. Epizodik bellek, bilgiyi ve gecici uzamsal iliskilerini gecici olarak alan ve depolayan bir tur bildirimsel bellek turudur.
Olaysal bellek, sahte anilarla ilgili calismalarla en cok ilgilenen kisidir. Geri cagirma veya hatirlama olarak da bilinen geri alma, gecmiste beynimizde onceden kodlanmis ve depolanmis olaylarin veya bilgilerin yeniden islenmesi olarak kabul edilir. Ote yandan, tanima, onceden karsilasilan olaylari, nesneleri veya kisileri tanima yetenegi olarak tanimlanan, bildirimsel bellegin bir alt kategorisidir. Sahte hafizayi test etmek icin, kelimeden bagimsiz hatirlama gorevi deneklere uygulanabilir, cunku belirli bir durumda, yani belirli bir zamansal baglamda bazi kelimelerin hatirlanmasini ima eder, ancak ayni zamanda bununla ilgili birkac calismada gercekten de tanima gorevi uygulanir.



Duygusal Hafiza
Duygusal reaksiyonlar, oznel raporlara (orn. Degerlendirme olcekleri), hedeflere (orn., Kalp atis hizi ve elektriksel iletkenlik gibi fizyolojik yanitlar) ve davranislarin gozlenmesine (orn. Ifadeler) gore olculebilir. Insanin duygusal deneyimleri iki ana duyussal boyutla karakterize edilebilir: degerlilik ve uyarilma. Degerlik, memnuniyetsizlikten (negatif degerlik-hos olmayan) zevke (pozitif degerlik-hos) degisen, notr siniflandirmadan gecen surekli bir degerlendirmeyi ifade eder. Uyarilma, sakinlikten uyarilmaya kadar degisen surekli bir degerlendirmeyi ifade eder. Herhangi bir uyarana gosterilen duygusal tepki (ornegin, goruntuler ve kelimeler), degerlilige ve uyarilmaya gore siniflandirilabilir. 1980’de Lang, degerlik ve uyarilmanin oznel degerlendirmesi icin sozel olmayan resimsel bir olcu olan Oz Degerlendirme Mankeni (SAM) gelistirilmistir.Aktif, Kisa ve Uzun Sureli Bellek Ozellikleri


OM, motivasyon, dikkat ve bellek ile ilgili calismalarda kullanilan uyaranlarin duyussal boyutlarini daha objektif olarak degerlendirme amacina sahiptir. Bu gorevde, genellikle, dusuk degerlikte duygusal tepkilere neden olan bir uyarici, olumsuz, orta duzeyler notr ve yuksek duzeyler pozitif olarak siniflandirilir. Benzer sekilde, uyarilma icin dusuk seviyeli uyaranlar gevsetici, orta seviyeler uyarici olmayan ve uyarilma gibi yuksek seviyeli olarak tanimlanir.
Negatif veya pozitif deger olarak siniflandirilan kelimeler ve fotograflar, uyarici uyarilma duzeyini sunar ve notr ve uyarici degil olarak siniflandirilan benzer uyaranlara gore daha dogru bir sekilde geri cagrilma olasiligi daha yuksektir. Ek olarak, bazi calismalar, uyarilmanin kasitsiz dikkat mekanizmalari yoluyla bir uyaranin merkezi yonlerinin kodlanmasini guclendirirken ayni zamanda uyaranin cevresel ayrintilarinin kodlanmasini azaltma egiliminde oldugunu ileri surmustur. Ornegin, bir otoyoldaki iki araba arasindaki bir kazanin fotografina bakildiginda, insanlar olayin cevresel yonlerinden (ornegin trafik panosu veya trafik panosu) daha cok olayin merkezi ve onemli yonlerini (ornegin burusuk arabalar) hatirlama egilimindedir. yol kenarindaki reklam panolari)


Bazen bu kosullar, bazi cevresel ayrintilar iyi kodlanamadiginda ve yanlis bir sekilde yeniden kodlanip gelecekte yanlis bir sekilde geri alinabildiginde yanlis bellek olusumunu kolaylastirir. Cesitli calismalar, duygusal alaka iceren bolumlerin, onu icermeyenlere gore daha fazla hatirlanma olasiligina sahip oldugunu gostermistir: bu nedenle, uyarici olmayan uyaranlara kiyasla uyarici olarak siniflandirilan uyaricilarin geri kazanilmasinda avantajlar vardir. Duygu, sagladigi daha fazla prova, dikkat ve ayrintilandirma nedeniyle bellek izinin daha iyi kodlanmasini destekler.
Amigdala, onsuz hafizadaki duygusal etkilerin meydana gelmedigi duygusal hafizanin birincil duzenleyicisidir. Duygunun bildirimsel bellekteki artan etkisinden amigdala sorumludur. Amigdala, depolamada oldugu gibi kodlamada, module ederken veya hipokampus gibi diger beyin bolgelerinin aktivitesini arttirirken hafizayi etkiler. Ote yandan, duygusal uyaranlar soz konusu oldugunda hipokampus amigdalanin tepkilerini etkiler. Iki tarafli amigdala lezyonu olan bir hasta uzerine yapilan bir vaka calismasi, olumlu veya olumsuz duygusal icerikli goruntuler icin hafizayi artirmada duygunun tipik faydasindan yararlanamadigina iliskindir.
Bir baska ilginc veri, kan oksijenasyon duzeyine bagli fonksiyonel manyetik rezonans goruntulemeye (BOLD fMRI) bagli fonksiyonel bir manyetik rezonans calismasindan gelir ve Parkinson hastalarinin, korkunun duygusal uyaranlarina yanitlardaki eksIkliklerle iliskili anormal amigdala aktivasyonu sergiledigini bildirir. Duygunun acik bellekte iki ana etkisi vardir, her ikisi de amigdala tarafindan aracilik edilir: kodlama sirasindaki etki, artan dikkat ve detaylandirma dahil olmak uzere ve kortizol salinimini ve bellek izinin artmis konsolidasyonunu iceren kodlama sonrasi etkidir.


Hafiza konsolidasyonu sirasinda amigdala etkisi altinda hipotalamus-hipofiz-adrenal eksende salgilanan hormonlar, hipokampuste uyarilarin depolanmasina yardimci olarak hareket ederek onlari unutmaya ve mudahaleye karsi daha direncli hale getirir. Bu sekilde geri cagirmayi kolaylastirir. Duygusal degerlik, adeno-hipofiz bezinin aktivitesi uzerindeki etkisiyle, amigdala ile etkilesime giren stres hormonlarinin salinimini degistirerek, acik bellegi etkileyebilir. Duygusal degerliligin amigdala eylemi yoluyla modulasyon etkisi, ozellikle hipokampus gibi hafiza konsolidasyonu alanlarinda etkilidir. Calismalar, amigdala ve hipokampus sistemlerinin bagimsiz oldugunu gostermistir. Ornegin, bu calismalardan biri, ekranda mavi bir karenin ortaya cikmasinin bilege bir sokla durduruldugu korku-sartlandirma paradigmasini kullandi. Amigdala lezyonu olan hastalar, mavi karenin ayni seyden once geldigini bildiklerini bildirmelerine ragmen, soktan kacma korkusunun normal fizyolojik tepkisini gostermediler.Aktif, Kisa ve Uzun Sureli Bellek Ozellikleri
Yani, ne olacaginin tahmini, yani olayin kendisi saglamdi, cunku bu hipokampusa bagliyken duygusal bag buna bagli degildir. Hipokampa zarar veren hastalar zit bir model gostermistir. Amigdala aktivasyonunun dikkat ile degistirilebilecegine dair kanitlar vardir. Dikkat kaynaklari baska bir odaga bolundugunde amigdala duygusal icerikli yuzlere farkli tepki vermez, bu da amigdaladaki duygusal islemenin “yukaridan asagiya” kontrole duyarli oldugunu gosterir. Duygusal bellek isleme sirasinda aktive olan diger onemli anatomik alanlar, on singulat korteks, nukleus akumbens, septum, ventral tegmental alan, insula, somatosensoriyel korteks ve beyin sapidir. Fonksiyonel norogoruntuleme uzerine yapilan bir calisma, anterior singulat korteksin aktivasyonu, duygu ve dikkat arasinda bir iliski oldugunu gostermistir.


2000’de Bush ve arkadaslari, bilissel ve duygusal sureclerin duzenlenmesinde dikkati iceren bir devrede on singulat korteksin rolunu kanitlayan birkac calismadan alinti yapan bir inceleme yayinlamislardir. Kanitlar, bu alanin travma sonrasi bozuklugun semptomlari ve hatalarin tespiti sirasinda duygu, sefkat ve agri algisi sirasinda aktive oldugunu gostermektedir. Anterior singulat korteks, sirasiyla, sefkatin duzenlenmesi ve diger “yukaridan asagiya” kontrol bicimleriyle ilgili bilgilerin icgudusel, dikkat ve duygusal butunlesmesi ile ilgilidir. Ayni zamanda duygusal farkindalik icin anahtar alt tabaka ve otonomik uyarilmanin merkezi temsili oldugu one surulmektedir.
Cesitli duygusal uyaran turlerini iceren bu norogoruntuleme calismalari, on singulat korteksin duygusal alt bolumunu belirlemistir. Gorunuse gore bu alan, ozne organizmanin islevsel durumu ile ilgili duygusal ve duygusal sonuclari olan herhangi bir yeni bilgi arasindaki catismalari izlemek zorunda kaldiginda aktive oluyor. Bu tur catismalar tespit edildiginde, on singulat korteksin alanlari, yanit seceneklerinin degerlendirilecegi tabanin prefrontal korteks ve cekirdeklerine projelendirilir.
Prefrontal korteks duygu geribildiriminde onemli bir rol oynar; ozellikle, ventromedial prefrontal korteks, uyaranlarin duygusal ozelliklerine gore kararlarin verilmesi gerektiginde aktiftir. Genel olarak, karar vermeyi gerektiren davranissal secimler, bir durumun anlik duygusal sonucundan etkilenir (ornegin, bir odul). Bu durumlarda, sol prefrontal korteksin bolgeleri, hedef istahli durumlarla iliskili oldugunda aktifken, sag prefrontal korteks negatif olarak aktive olur.


ALİNTİ ~
 
Alt 18 Nisan 2021, 09:18   #2
She
✰ ÖzeL..
She - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart

Paylaşım için teşekkür ederiz @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] cim

________________

~ E & B ~
 
Alt 19 Nisan 2021, 21:19   #3
Cumhuriyet Kadını
Reyhan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart

Emeğine sağlık canım.

________________

bazen insanlar iyilesmek istemez.
cünkü ,
icindeki acı sevdiklerinin son hatirasidir..


per aspera ad astra ✨
 
Alt 19 Nisan 2021, 21:22   #4
Standart

Emeğine sağlık Canım

 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Kapalı
Refbacks are Kapalı





Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 18:56.