GH Ve IGF-I’in Penis Buyumesi Ve Ereksiyon Fizyolojisi Uzerindeki Rolu - IRCRehberi.Net- Türkiyenin En iyi IRC ve Genel Forum Sitesi

CeReN · 05 Nisan 2021, 13:04

Ureme, herhangi bir turun populasyonunu surdurmesi icin en onemli bir surectir. Kisirlik sorunlarinin yani sira ureme sagligi sorunlari da gunumuzde cok sIk gorulmektedir. Bebek sahibi olmak isteyen tum ciftlerin yaklasIk % 15’i kisir olarak kabul edilmektedir. Ayrica erkek eslerin tum kuresel cocuksuzluk vakalarinin yarisindan tek basina sorumlu oldugu bulunmustur. YaklasIk 20 yil gibi son zaman diliminde, ampirik gelismeler, gonadotropin salgilayan hormon (GNRH), buyume hormonu salgilayan hormon (GH-RH), gonadotropinler ve buyume hormonunun (GH) dahil oldugu birkac hipotalamik ve hipofiz hormonunun kanitlandigini kanitlamistir. Ve bunlara karsilik gelen kanonik reseptorleri, her yerde ve farkli biyolojik fonksiyonlara sahip olarak eksprese edilir. Bu hayati endokrin hormonlarin hipotalamik disi ve hipofiz disi dokularda da eksprese edildigini ve ureme buyumesi, hucresel proliferasyon, hayatta kalma, doku onarimi, immunomodulasyon, hucresel enerji uzerinde acik etkileri kapsayan yerel sentez ve eylemde bulundugunu gosteren cok sayida kanitlar vardir.

GH ve IGF-I'in Penis Buyumesi ve Ereksiyon Fizyolojisi Uzerindeki RoluGH sentezinin esas olarak hipofiz somatotroplari yoluyla oldugu ve testis gelisimi sirasinda hucresel buyumeyi ve farklilasmayi duzenleyen bir endokrin hormonu olarak salgilandigi ortaya konmustur. Dogum sonrasi GH pulsatil salinimi, bircok dokuda hucresel proliferasyon ve farklilasmanin yani sira metabolik faaliyetlerinin surdurulmesi icin vazgecilmez olan homeostatik bir faktor olarak gereklidir. GH yararli etkilerini ya GH reseptorlerine (GH-Rs) baglanarak ve aktivasyon yaparak, birkac hedef dokuda, yani hipotalamusta ve merkezi sinir sisteminin diger kisimlarinda ve erkek gonadda ifade eder. Bir hipofiz endokrin hormonu olarak buyume hormonu, GH eksIkligi olan bireylerde ureme buyumesini vurgulamada onemli rollere sahiptir. Buyume hormonu eksIkligi (GHD) en tekrarlayan endokrinolojik anormalliktir ve bunu gonadotropin, TSH ve ACTH eksIklikleri izlemektedir.

Hem merkezi hem de lokal salgilanan GH, Leydig hucresinde ifade edilen GH-reseptorlerine baglanir ve dogrudan aktive olur. Ikincil haberciyi yani sIklik adenozin monofosfati (cAMP) cesitli steroidojenik enzimler salarak aktiviteyi uyarir. Ayrica testiste luteinize edici hormon reseptorunun (LH-R) ekspresyonunu ve bollugunu arttirir. Insulin / IGF1 sinyaline, cesitli onemli fizyolojik surecleri duzenleyen cok yonlu, oldukca entegre bir ag aracilik eder. Ayrica bu aktivasyonu, ERK / MAPK yolu ve hucresel metabolizma gibi cok sayida hucresel surecte yer alan ATK / PI3K / GLUT8 yolu ile iki ana sinyal yolu tetiklenir.
Bu hucresel buyume, proliferasyon ve spermatojenik hucrelerin kendini yenileme surecidir. InsR / IGF-R sinyalinin sirasiyla insulin / IGF1 / 2 baglanmasiyla aktivasyonu, InsR ve reseptor tirozin kinaz fosforilasyonuna yol acar. Ve bu daha sonra IRS proteinlerini tirozin kalintilari uzerinde fosforile eder, boylece AKT / PI3K / GLUTs yolu olusur. Esas olarak insulin / IGF1 sinyallemesinin metabolik etkilerinden sorumludur, ERK / MAPK yolunu etkinlestirir, oncelikle mitogenez, gen ekspresyonu ve gelisen germ hucrelerine glikoz ve laktat tasinmasiyla enerji homeostazi dahil olmak uzere cesitli farkli asagi akis biyolojik etkileri duzenler.

GH ve IGF-I’in Penis Buyumesi ve Ereksiyon Fizyolojisi Uzerindeki Rolu
GH eksIkligi ve GH direnci sIklikla mikropenis ve diger cezai anomalilerle iliskili oldugu icin penis buyumesi icin zorunludur. Bu nedenle GH tedavisi, GH eksIkligi olan ergenlerde penis buyumesini iyilestirir. IGF-I, GH’ye direncli ergenlere IGF-I verilmesi penis boyutunu buyuttugu ve IGF-I tedavisi geri cekildiginde bu etki sona erdigi icin, IGF-I bu etkiye aracilik edebilir. Benzer sekilde, kulturlenmis postnatal sunnet derisi fibroblast hucreleri uzerinde yapilan bir calismada, androjen reseptorlerindeki veya 5-alfa reduktaz aktivitesindeki herhangi bir degisIklikten bagimsiz olarak, IGF-I’in fibroblastin hucresel proliferasyonu uzerinde uyarici bir etkisi gozlenmistir. Yine fibroblast uzerinde yapilan daha yakin tarihli bir calisma, en azindan kismen lokal IGF-I tarafindan aracilik edilen GH’nin uyarici etkilerinin bir sonucu olarak onemli hucresel buyume ve proliferasyonu fark edilmistir.

Aksine, ereksiyon penis duz kasinin gevsemesini ve kan akisinin duzenlenmesini gerektirdiginden, erektil disfonksiyon, GH’nin otokrin / parakrin hareketlerinin degismesine bagli olabilir. GH hem duz kas gevsemesini hem de sistemik vazokonstriksiyonu kolaylastirabilir. Saglikli erkeklerde veya psIkojenik erektil disfonksiyonu olan erkeklerde penis buyumesi sirasinda, sistemik ve kavernoz kandaki GH konsantrasyonu artar. Ancak organojenik erektil disfonksiyonu olan cinsel olarak uyarilmis hastalarda bu boyle degildir. Tersine, daha onceki bir calismada cinsel uyarilma ve orgazm sirasinda sistemik GH konsantrasyonlarinda herhangi bir degisIklik gozlemlenmemistir.
Intrakavernozal sinirlerde noronal nitrik oksit sentaz (nNOS) ekspresyonunu uyararak, GH’nin yasli sicanlarda ereksiyon sIkligini ve maksimal intrakavernoz basinci iyilestirdigi bulunmustur. Sirayla GH ayni zamanda kavernoz sinir norotomisini takiben nNOS ifade eden sinirlerin rejenerasyonunu iyilestirerek erektil fonksiyonun yeniden baslamasini hizlandirir. Bu rejeneratif etki, yerel IGF-I ve donusturucu buyume faktoru beta-2’yi (TGF) icerebilir, bunlarin her ikisi de GH stimulasyonunun bir sonucu olarak artmistir. NOS, insanlarda onemli GH etkilerine aracilik edebilir. Cunku GH, nitrik oksit (NO) ve sIklik guanozin monofosfat (cGMP) erektil disfonksiyonlu bireylerin sistemik ve kavernoz kaninda guclu bir baglanti noktasi paylasir. GH ayrica insan kavernoz seritlerinde hem gevsemeye hem de cGMP uretimine neden olur. Bununla birlikte, daha sonra yapilan bir calisma GH’nin insan korpora kavernozasinda (hormonal tedavi alan transseksuel hastalardan izole edilmis) cGMP sinyalini (NO) ‘dan bagimsiz olarak iyilestirdigini gostermistir.

Akromegaliklerdeki patofizyolojik GH konsantrasyonlari erektil disfonksiyon ile iliskili oldugundan, GH’nin erektil etkileri bifazik olabilir. yapilan calisma bulgularina gore, libido, akromegaliklerde, domuzun GH geni icin ve GH eksIkligi olan erkeklerde ve GH-R-nakavt farelerde transgenik olarak bozuldugundan, bifazik etkiler GH’nin erektil fonksiyon uzerindeki etkisi kismen degismis libidoyu yansitabilir. Ayrica, akromegaliklerde bulunan optimum konsantrasyonlarda GH, kopek korpus kallozum seritlerinin kasilmasini uyardigi gozlemlenmistir.
Testis Metabolik ve Enerji Durumunun Duzenlenmesinde GH / Insulin / IGF-1 Sinyalinin Etkisi
GH, testis dahil bircok ekstrahepatik dokuda bir protein ailesinin, yani IGF’lerin uretimini uyarir. IGF’ler agirlikli olarak insulin, IGF1, IGF2 ve bunlarin ilgili kanonik reseptorlerinden olusur. Aktivasyon uzerine hucresel hayatta kalma, proliferasyon, farklilasma ve hucresel metabolizma dahil olmak uzere cesitli hucresel aktiviteleri duzenlemek icin sinyaller saglar. Onemli olarak, testikuler IGF-1 yararli rolunu ilgili reseptorune baglanarak ve ayni anda onu otokrin / parakrin bir sekilde aktive ederek gosterir. Dolayisiyla normal erkek ureme fizyolojisinin korunmasina katkida bulunur. Dahasi, IGF-1 bos erkek farelerin kullanildigi bir calisma, infertil cuce ozellikleri ve ayrica hem spermatojenik aktivitede hem de serum testosteron seviyelerinde ~% 80’lik bir azalma oldugu bulunmus. Bu sadece vucut buyumesi ve gelisiminde GH / insulin / IGF sinyalinin birincil onemini gostermekle kalmaz, ayni zamanda erkek ureme sagligindaki kritik rolunu de vurgular.

Ilginc bir sekilde, GH ile induklenen insulin / IGF buyume faktorleri ailesi, glukozun olgun Sertoli hucreleri tarafindan kronolojik olarak laktata donusturulmesine yardimci olan glikoz tasiyici 8’i (GLUT8) aktive eder. Ozellikle laktat, testislerin duzgun calismasi ve spermatojenik hucrelerin gelisimi icin enerji gereksinimine hizmet eden tercih edilen bir enerji metabolitidir. Ayrica, Sertoli hucresi pubertal gelisim sirasinda farklilastikca laktat uretimi artar. Kriptorsid sicanlarin testislerinde laktat konsantrasyonlarinin dusuk oldugu ve sicanlara testis ici laktat desteginin haploid spermatozoa gelisimini iyilestirdigi bildirilmistir.

GH’nin Ureme Sagligi ve Erkek Kisirligi Uzerindeki Terapotik Potansiyelleri
Erkek subfertilitesi / kisirligi, ureme tibbi alaninda ciddi bir sorundur. Buyume hormonu, GH eksIkligi olan sicanlarda ve erkeklerde de sperm konsantrasyonunun, morfolojisinin ve hareketliliginin restorasyonuna katkida bulundugu bulunmustur. Gonadotropin veya pulsatil LH terapisini kapsayan geleneksel cozum, zaman zaman istenen yaniti olusturmada basarisiz olabilir. GH terapisinin, hipogonadotropik hipogonadizmden muzdarip bu tur yanit vermeyen hastalarda spermatogenezi induklemek icin kullanilabilen, geleneksel olmayan bir adjuvan tedavi oldugu kanitlanmistir. 12 hafta boyunca GH ile tedavi edilen dokuz oligozoospermik ve dokuz astenozoospermik erkek uzerinde ayrtintili bir calisma yapilmistir. Bu calismada, her iki grupta da sperm hareketliliginin arttigi ve astenozoospermide uc gebelik oldugu belirlenmistir, ancak oligozoospermide belirlenmemistir.

Daha once bahsedilen sperm hacmi ve sperm hareketliligini artirma potansiyeli nedeniyle GH uygulamasi infertilite icin olasi bir tedavi olarak gerceklestirilmistir. Ancak astenozoospermi ve oligozoospermi hastalarinda sperm kalitesini iyilestirebilecegine dair hala yeterli kanit yoktur.

Bununla birlikte, hayvan yetistiricileri ve bilim adamlari esas olarak GH’nin sut ve et uretiminde rolune odaklanmaktadir ve bunlar ayni zamanda anabolik sureclerde uyarici gorevi gorur. Modern arastirmada, GH’nin insan ve hayvan uremesindeki islevleri buyuk bir ilgi alani haline gelmistir. Daha once deneysel olarak belirlendigi gibi, her iki cinsiyette gametogenez sureci, gamet uretimini ve olgunlasmasini ve embriyo gelisimini uyardigi icin GH’nin hayati bir rolunu icerir. GH aktivite modus operandi hala anonim olmasina ragmen, GH tedavisi sperm hucresi konsantrasyonunda, hareketliliklerinde ve kandaki IGF-1 iceriginde onemli bir artisa neden olur, ayrica IGF-1, ana GH aracisi oldugu da kanitlanmistir. Yapilan testlerde morfolojik olarak normal spermatozoa orani ile seminal plazmadaki IGF-1 konsantrasyonu arasinda bir iliski oldugunu kabul edilmistir. Esasen ergenligin baslangicini ve cinsel olgunlasmanin induksiyonunu belirlemek icin gereklidir. Kadinlarda sekonder cinsel organlarin buyume, hareketlerinin duzenlenmesi ve uterusun, erkeklerde seminal vezikuller ve prostatin aktivasyonu diger faaliyet alanlaridir. Yetiskinlerdeki aktivite alani, gonadotropin sekresyonunun modulasyonundan ve steroidogenez ve gametogenez dahil lokal gonadal fonksiyon uzerinde gonadotropine bagimli ve gonadotropinden bagimsiz eylemlerin uygulanmasindan olusur.
GH ve IGF-I'in Penis Buyumesi ve Ereksiyon Fizyolojisi Uzerindeki RoluSonuc olarak GH, her iki cinsiyette de ureme fizyolojisinin duzenlenmesinde ve ureme sagliginin korunmasinda yakindan ilgilidir. GH ve IGF’ler geleneksel olarak buyume ve gonadotropin salgilanmasi ile iliskilendirilse de, erkek ureme sagligi ile iliskili bircok onemli surecte onemli bir rol oldugu kanitlanmistir. Bu nedenle, somatotropin olmasinin yani sira, erkek ureme sagligina entegre bir sekilde dahil olan gonadotropin olarak kabul edilir. Erkek uremesinde somatotropik eksenin fizyolojik islevlerini gosteren cok sayida rapora ragmen, terapotik cikarimlar hala cok belirsizdir. GH uygulamasi, infertil erkeklerin kucuk gruplarinda uygun bir yaklasim olmustur, ancak kontrollu bir calisma yoktur. Bununla birlikte, yetiskin GHD tanisi hafife alinmaktadir; yalnizca dolasimdaki IGF-1 seviyelerinin olcumune dayali olamaz, kapsamli testler gerektirir.

GH sekresyonunun azalmasi durumunda, ozellikle oligozoospermi ve gonadotropin uygulamasina karsi pasif olan dusuk semen ve testis hacmi olan hastalarda replasman tedavisi onerilebilir. GH’nin testikuler buyume, farklilasma, steroid sentezi, metabolizma ve oksidatif durumun bir modulatoru olarak rolu hala arastirilmasi gereken cok ilginc bir alandir. Tum bu eylemler, her iki cinsiyette de dogurganlik durumunu guclendirir ve hipofiz GH’nin noroendokrin rollerini kismen sergiler, ancak ureme dokulari sadece GH’nin etki alanlari degil, ayni zamanda yerel GH sentezinin yerleri oldugu icindir.

ALİNTİ ~

**YGT** · 12 Nisan 2021, 21:58

Emeğine sağlık teşekkürler

05 Nisan 2021, 13:04	#1
CeReN Guest	GH Ve IGF-I’in Penis Buyumesi Ve Ereksiyon Fizyolojisi Uzerindeki Rolu Ureme, herhangi bir turun populasyonunu surdurmesi icin en onemli bir surectir. Kisirlik sorunlarinin yani sira ureme sagligi sorunlari da gunumuzde cok sIk gorulmektedir. Bebek sahibi olmak isteyen tum ciftlerin yaklasIk % 15’i kisir olarak kabul edilmektedir. Ayrica erkek eslerin tum kuresel cocuksuzluk vakalarinin yarisindan tek basina sorumlu oldugu bulunmustur. YaklasIk 20 yil gibi son zaman diliminde, ampirik gelismeler, gonadotropin salgilayan hormon (GNRH), buyume hormonu salgilayan hormon (GH-RH), gonadotropinler ve buyume hormonunun (GH) dahil oldugu birkac hipotalamik ve hipofiz hormonunun kanitlandigini kanitlamistir. Ve bunlara karsilik gelen kanonik reseptorleri, her yerde ve farkli biyolojik fonksiyonlara sahip olarak eksprese edilir. Bu hayati endokrin hormonlarin hipotalamik disi ve hipofiz disi dokularda da eksprese edildigini ve ureme buyumesi, hucresel proliferasyon, hayatta kalma, doku onarimi, immunomodulasyon, hucresel enerji uzerinde acik etkileri kapsayan yerel sentez ve eylemde bulundugunu gosteren cok sayida kanitlar vardir. GH ve IGF-I'in Penis Buyumesi ve Ereksiyon Fizyolojisi Uzerindeki RoluGH sentezinin esas olarak hipofiz somatotroplari yoluyla oldugu ve testis gelisimi sirasinda hucresel buyumeyi ve farklilasmayi duzenleyen bir endokrin hormonu olarak salgilandigi ortaya konmustur. Dogum sonrasi GH pulsatil salinimi, bircok dokuda hucresel proliferasyon ve farklilasmanin yani sira metabolik faaliyetlerinin surdurulmesi icin vazgecilmez olan homeostatik bir faktor olarak gereklidir. GH yararli etkilerini ya GH reseptorlerine (GH-Rs) baglanarak ve aktivasyon yaparak, birkac hedef dokuda, yani hipotalamusta ve merkezi sinir sisteminin diger kisimlarinda ve erkek gonadda ifade eder. Bir hipofiz endokrin hormonu olarak buyume hormonu, GH eksIkligi olan bireylerde ureme buyumesini vurgulamada onemli rollere sahiptir. Buyume hormonu eksIkligi (GHD) en tekrarlayan endokrinolojik anormalliktir ve bunu gonadotropin, TSH ve ACTH eksIklikleri izlemektedir. Hem merkezi hem de lokal salgilanan GH, Leydig hucresinde ifade edilen GH-reseptorlerine baglanir ve dogrudan aktive olur. Ikincil haberciyi yani sIklik adenozin monofosfati (cAMP) cesitli steroidojenik enzimler salarak aktiviteyi uyarir. Ayrica testiste luteinize edici hormon reseptorunun (LH-R) ekspresyonunu ve bollugunu arttirir. Insulin / IGF1 sinyaline, cesitli onemli fizyolojik surecleri duzenleyen cok yonlu, oldukca entegre bir ag aracilik eder. Ayrica bu aktivasyonu, ERK / MAPK yolu ve hucresel metabolizma gibi cok sayida hucresel surecte yer alan ATK / PI3K / GLUT8 yolu ile iki ana sinyal yolu tetiklenir. Bu hucresel buyume, proliferasyon ve spermatojenik hucrelerin kendini yenileme surecidir. InsR / IGF-R sinyalinin sirasiyla insulin / IGF1 / 2 baglanmasiyla aktivasyonu, InsR ve reseptor tirozin kinaz fosforilasyonuna yol acar. Ve bu daha sonra IRS proteinlerini tirozin kalintilari uzerinde fosforile eder, boylece AKT / PI3K / GLUTs yolu olusur. Esas olarak insulin / IGF1 sinyallemesinin metabolik etkilerinden sorumludur, ERK / MAPK yolunu etkinlestirir, oncelikle mitogenez, gen ekspresyonu ve gelisen germ hucrelerine glikoz ve laktat tasinmasiyla enerji homeostazi dahil olmak uzere cesitli farkli asagi akis biyolojik etkileri duzenler. GH ve IGF-I’in Penis Buyumesi ve Ereksiyon Fizyolojisi Uzerindeki Rolu GH eksIkligi ve GH direnci sIklikla mikropenis ve diger cezai anomalilerle iliskili oldugu icin penis buyumesi icin zorunludur. Bu nedenle GH tedavisi, GH eksIkligi olan ergenlerde penis buyumesini iyilestirir. IGF-I, GH’ye direncli ergenlere IGF-I verilmesi penis boyutunu buyuttugu ve IGF-I tedavisi geri cekildiginde bu etki sona erdigi icin, IGF-I bu etkiye aracilik edebilir. Benzer sekilde, kulturlenmis postnatal sunnet derisi fibroblast hucreleri uzerinde yapilan bir calismada, androjen reseptorlerindeki veya 5-alfa reduktaz aktivitesindeki herhangi bir degisIklikten bagimsiz olarak, IGF-I’in fibroblastin hucresel proliferasyonu uzerinde uyarici bir etkisi gozlenmistir. Yine fibroblast uzerinde yapilan daha yakin tarihli bir calisma, en azindan kismen lokal IGF-I tarafindan aracilik edilen GH’nin uyarici etkilerinin bir sonucu olarak onemli hucresel buyume ve proliferasyonu fark edilmistir. Aksine, ereksiyon penis duz kasinin gevsemesini ve kan akisinin duzenlenmesini gerektirdiginden, erektil disfonksiyon, GH’nin otokrin / parakrin hareketlerinin degismesine bagli olabilir. GH hem duz kas gevsemesini hem de sistemik vazokonstriksiyonu kolaylastirabilir. Saglikli erkeklerde veya psIkojenik erektil disfonksiyonu olan erkeklerde penis buyumesi sirasinda, sistemik ve kavernoz kandaki GH konsantrasyonu artar. Ancak organojenik erektil disfonksiyonu olan cinsel olarak uyarilmis hastalarda bu boyle degildir. Tersine, daha onceki bir calismada cinsel uyarilma ve orgazm sirasinda sistemik GH konsantrasyonlarinda herhangi bir degisIklik gozlemlenmemistir. Intrakavernozal sinirlerde noronal nitrik oksit sentaz (nNOS) ekspresyonunu uyararak, GH’nin yasli sicanlarda ereksiyon sIkligini ve maksimal intrakavernoz basinci iyilestirdigi bulunmustur. Sirayla GH ayni zamanda kavernoz sinir norotomisini takiben nNOS ifade eden sinirlerin rejenerasyonunu iyilestirerek erektil fonksiyonun yeniden baslamasini hizlandirir. Bu rejeneratif etki, yerel IGF-I ve donusturucu buyume faktoru beta-2’yi (TGF) icerebilir, bunlarin her ikisi de GH stimulasyonunun bir sonucu olarak artmistir. NOS, insanlarda onemli GH etkilerine aracilik edebilir. Cunku GH, nitrik oksit (NO) ve sIklik guanozin monofosfat (cGMP) erektil disfonksiyonlu bireylerin sistemik ve kavernoz kaninda guclu bir baglanti noktasi paylasir. GH ayrica insan kavernoz seritlerinde hem gevsemeye hem de cGMP uretimine neden olur. Bununla birlikte, daha sonra yapilan bir calisma GH’nin insan korpora kavernozasinda (hormonal tedavi alan transseksuel hastalardan izole edilmis) cGMP sinyalini (NO) ‘dan bagimsiz olarak iyilestirdigini gostermistir. Akromegaliklerdeki patofizyolojik GH konsantrasyonlari erektil disfonksiyon ile iliskili oldugundan, GH’nin erektil etkileri bifazik olabilir. yapilan calisma bulgularina gore, libido, akromegaliklerde, domuzun GH geni icin ve GH eksIkligi olan erkeklerde ve GH-R-nakavt farelerde transgenik olarak bozuldugundan, bifazik etkiler GH’nin erektil fonksiyon uzerindeki etkisi kismen degismis libidoyu yansitabilir. Ayrica, akromegaliklerde bulunan optimum konsantrasyonlarda GH, kopek korpus kallozum seritlerinin kasilmasini uyardigi gozlemlenmistir. Testis Metabolik ve Enerji Durumunun Duzenlenmesinde GH / Insulin / IGF-1 Sinyalinin Etkisi GH, testis dahil bircok ekstrahepatik dokuda bir protein ailesinin, yani IGF’lerin uretimini uyarir. IGF’ler agirlikli olarak insulin, IGF1, IGF2 ve bunlarin ilgili kanonik reseptorlerinden olusur. Aktivasyon uzerine hucresel hayatta kalma, proliferasyon, farklilasma ve hucresel metabolizma dahil olmak uzere cesitli hucresel aktiviteleri duzenlemek icin sinyaller saglar. Onemli olarak, testikuler IGF-1 yararli rolunu ilgili reseptorune baglanarak ve ayni anda onu otokrin / parakrin bir sekilde aktive ederek gosterir. Dolayisiyla normal erkek ureme fizyolojisinin korunmasina katkida bulunur. Dahasi, IGF-1 bos erkek farelerin kullanildigi bir calisma, infertil cuce ozellikleri ve ayrica hem spermatojenik aktivitede hem de serum testosteron seviyelerinde ~% 80’lik bir azalma oldugu bulunmus. Bu sadece vucut buyumesi ve gelisiminde GH / insulin / IGF sinyalinin birincil onemini gostermekle kalmaz, ayni zamanda erkek ureme sagligindaki kritik rolunu de vurgular. Ilginc bir sekilde, GH ile induklenen insulin / IGF buyume faktorleri ailesi, glukozun olgun Sertoli hucreleri tarafindan kronolojik olarak laktata donusturulmesine yardimci olan glikoz tasiyici 8’i (GLUT8) aktive eder. Ozellikle laktat, testislerin duzgun calismasi ve spermatojenik hucrelerin gelisimi icin enerji gereksinimine hizmet eden tercih edilen bir enerji metabolitidir. Ayrica, Sertoli hucresi pubertal gelisim sirasinda farklilastikca laktat uretimi artar. Kriptorsid sicanlarin testislerinde laktat konsantrasyonlarinin dusuk oldugu ve sicanlara testis ici laktat desteginin haploid spermatozoa gelisimini iyilestirdigi bildirilmistir. GH’nin Ureme Sagligi ve Erkek Kisirligi Uzerindeki Terapotik Potansiyelleri Erkek subfertilitesi / kisirligi, ureme tibbi alaninda ciddi bir sorundur. Buyume hormonu, GH eksIkligi olan sicanlarda ve erkeklerde de sperm konsantrasyonunun, morfolojisinin ve hareketliliginin restorasyonuna katkida bulundugu bulunmustur. Gonadotropin veya pulsatil LH terapisini kapsayan geleneksel cozum, zaman zaman istenen yaniti olusturmada basarisiz olabilir. GH terapisinin, hipogonadotropik hipogonadizmden muzdarip bu tur yanit vermeyen hastalarda spermatogenezi induklemek icin kullanilabilen, geleneksel olmayan bir adjuvan tedavi oldugu kanitlanmistir. 12 hafta boyunca GH ile tedavi edilen dokuz oligozoospermik ve dokuz astenozoospermik erkek uzerinde ayrtintili bir calisma yapilmistir. Bu calismada, her iki grupta da sperm hareketliliginin arttigi ve astenozoospermide uc gebelik oldugu belirlenmistir, ancak oligozoospermide belirlenmemistir. Daha once bahsedilen sperm hacmi ve sperm hareketliligini artirma potansiyeli nedeniyle GH uygulamasi infertilite icin olasi bir tedavi olarak gerceklestirilmistir. Ancak astenozoospermi ve oligozoospermi hastalarinda sperm kalitesini iyilestirebilecegine dair hala yeterli kanit yoktur. Bununla birlikte, hayvan yetistiricileri ve bilim adamlari esas olarak GH’nin sut ve et uretiminde rolune odaklanmaktadir ve bunlar ayni zamanda anabolik sureclerde uyarici gorevi gorur. Modern arastirmada, GH’nin insan ve hayvan uremesindeki islevleri buyuk bir ilgi alani haline gelmistir. Daha once deneysel olarak belirlendigi gibi, her iki cinsiyette gametogenez sureci, gamet uretimini ve olgunlasmasini ve embriyo gelisimini uyardigi icin GH’nin hayati bir rolunu icerir. GH aktivite modus operandi hala anonim olmasina ragmen, GH tedavisi sperm hucresi konsantrasyonunda, hareketliliklerinde ve kandaki IGF-1 iceriginde onemli bir artisa neden olur, ayrica IGF-1, ana GH aracisi oldugu da kanitlanmistir. Yapilan testlerde morfolojik olarak normal spermatozoa orani ile seminal plazmadaki IGF-1 konsantrasyonu arasinda bir iliski oldugunu kabul edilmistir. Esasen ergenligin baslangicini ve cinsel olgunlasmanin induksiyonunu belirlemek icin gereklidir. Kadinlarda sekonder cinsel organlarin buyume, hareketlerinin duzenlenmesi ve uterusun, erkeklerde seminal vezikuller ve prostatin aktivasyonu diger faaliyet alanlaridir. Yetiskinlerdeki aktivite alani, gonadotropin sekresyonunun modulasyonundan ve steroidogenez ve gametogenez dahil lokal gonadal fonksiyon uzerinde gonadotropine bagimli ve gonadotropinden bagimsiz eylemlerin uygulanmasindan olusur. GH ve IGF-I'in Penis Buyumesi ve Ereksiyon Fizyolojisi Uzerindeki RoluSonuc olarak GH, her iki cinsiyette de ureme fizyolojisinin duzenlenmesinde ve ureme sagliginin korunmasinda yakindan ilgilidir. GH ve IGF’ler geleneksel olarak buyume ve gonadotropin salgilanmasi ile iliskilendirilse de, erkek ureme sagligi ile iliskili bircok onemli surecte onemli bir rol oldugu kanitlanmistir. Bu nedenle, somatotropin olmasinin yani sira, erkek ureme sagligina entegre bir sekilde dahil olan gonadotropin olarak kabul edilir. Erkek uremesinde somatotropik eksenin fizyolojik islevlerini gosteren cok sayida rapora ragmen, terapotik cikarimlar hala cok belirsizdir. GH uygulamasi, infertil erkeklerin kucuk gruplarinda uygun bir yaklasim olmustur, ancak kontrollu bir calisma yoktur. Bununla birlikte, yetiskin GHD tanisi hafife alinmaktadir; yalnizca dolasimdaki IGF-1 seviyelerinin olcumune dayali olamaz, kapsamli testler gerektirir. GH sekresyonunun azalmasi durumunda, ozellikle oligozoospermi ve gonadotropin uygulamasina karsi pasif olan dusuk semen ve testis hacmi olan hastalarda replasman tedavisi onerilebilir. GH’nin testikuler buyume, farklilasma, steroid sentezi, metabolizma ve oksidatif durumun bir modulatoru olarak rolu hala arastirilmasi gereken cok ilginc bir alandir. Tum bu eylemler, her iki cinsiyette de dogurganlik durumunu guclendirir ve hipofiz GH’nin noroendokrin rollerini kismen sergiler, ancak ureme dokulari sadece GH’nin etki alanlari degil, ayni zamanda yerel GH sentezinin yerleri oldugu icindir. ALİNTİ ~
	Alıntı Yap

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)