İsimsiz Hikaye 3.sayfa..
yazan Brittle 25 Mayıs 2024, 17:19
Kantin bu saatlerde sakindi. Tam orta kısımda tavana tutturulmuş televizyon yine açıktı.. Her zamanki gibi yine müzik kanalında günün güncel sanatçılarının klipleri dönmekteydi.. Değişmez bir kural gibiydi gündüzleri müzik, akşamları Türk filmi..
Girişin sol tarafında küçük bir büfe mevcuttu. Kızların acil ihtiyaçlarını giderebilecekleri her türden şey bulmanın mümkün olduğu butik avm gibiydi. Sağ tarafta mutfak vardı.. Akşam yemeklerini mutfağın önünde bulunan tezgahta sıraya girer ve aylık verilen kuponları karşılığında alırlardı. O gün dışarıda olacak arkadaşların yemek kuponunu almak ise vazgeçilmez bir kural gibiydi.. Mutfağın karşı tarafında ise çay ocağı bulunuyordu. Kızların marka dedikleri mavi yuvarlak plastikleri verip karşılığında su bardakları ile çaylarını aldıkları bir sistem vardı. Marka da aylık belli sayıda her öğrenciye verilirdi ancak daha fazlasını istediklerinde büfeden marka da satın alabiliyorlardı. Bir kaç masada kızlar gruplar halinde oturmuş kendi alemlerine dalmışlardı. Suna girişte durup kızları görmek adına masalarda dolaştırdı bakışlarını.. İlerde köşe de Nuran ve Feyza baş başa vermiş, birbirlerine doğru eğilmiş hararetli bir şeyler konuşmaktaydılar. Direk onlara doğru yürüdü, kızlar da peşinden geldiler. Her durumda şikayet edecek bir şey bulmakta üstüne olmayan Suna söylenerek paltosunu yan sandalyeye attı: -Bula bula bu dibi mi buldunuz ya, kantinde başka masa kalmamış gibi.. Nuran sakince başını kaldırıp kolunu oturduğu sandalyesinin arkasına atarak onlara döndü: -Sakindi burası.. Selam bu arada, erken geldiniz.. Leyla da kitapları masaya bırakırken cevapladı: - Hava çok soğuktu, yurda gelmek daha cazip geldi. Siz ne yaptınız, dersler nasıldı? Gülay: - Selam kızlar, çay alacağım. Herkes istiyor mu? Bir yandan da masadaki boş bardaklara uzandı. Feyza : -Hoş geldiniz.. Yok ya benim midem kötü.. İçmeyeceğim.. Hatta çıkıp uzanacağım biraz. Nuran yalnız kalmasın diye oturdum. Siz geldiniz kaçayım ben... Suna kalkmak için yeltenen Feyza'yı uzanıp eliyle yerine gerisin geri oturtarak: - Durr..Olay var.. Gülay kendine platonik yaptı onu anlatacağız.. -Şaka!! Gülayyyy doğru mu? diyerek ayakta elinde boş bardaklarla Suna'ya gözlerini devirerek bakan arkadaşına baktı. Nuran da heyecanlanmış bütün bakışlar Gülay 'a çevrilmişti. -Önce şu çay işini halledelim. kim geliyor benimle? Leyla oturduğu sandalyeden kalktı, elini masaya doğru açarak: -Alayım markaları... Birlikte çay ocağına doğru yürüdüler. Bir kaç kız sırada idi. Onların ardında sıraya girip beklemeye başladılar. Leyla arkalarında kalan masaya omzunun üzerinden bir bakış attıktan sonra arkadaşına dönerek; -Sen Leyla'nın dediklerine takılma.. O hep bir negatif biliyorsun.. Ben beğendim çocuğu.. Uğur için de bir sürü şey söylüyor biliyorsun.. Serkan'dan başkasını beğenmiyor.. -Aman yok be ne takılacağım.. Serkan'ı da bir o beğeniyor zaten.. Çaylarını içerken hepsi susmuş Gülay'ın platoniğini anlatmasına odaklanmışlardı. Gülay olup bitenleri anlatırken o anları sanki yeniden yaşarmış gibi heyecanlanmış, yanakları al al olmuştu. Onun duygusu arkadaşlarına da sirayet etmiş her biri gözleri parlayarak , ilgi ve merakla adeta ağzından çıkacak her kelimeyi bekliyordu. Bu yaşadıkları an onların için aslında çok tanıdıktı.. İçlerinden birisi bir gençten hoşlandığında o akşam bir araya geldiklerinde hep bu şekilde toplanır, bu o günün en önemli olayı ilan edilir ve ilk olarak hoşlananın duyguları, gözlemleri anlattırılır, sonrasında ise o aşk masaya yatırılır ve ilk etap olan tanışma faslının nasıl yapılabileceği konusu tartışılırdı. Bir yandan nasıl tanışılacağı üzerine fikirler alınırken bir yandan da genç hakkında nasıl bilgi toplanacağı konusu ele alınırdı. Bunun için en iyi yaptıkları şey gözlem yapmaktı.. Platonik kiminse o hiç karışmaz , diğer ekip genci göz hapsine alırdı. Kimlerle yakın, tanıdık biri ile sohbeti var mı? Bölümü ne , ders programı nasıl? Ders dışında nereye takılıyor, hangi saatleri boş? Tam bir organize ekip gibi kusursuz çalışırlardı. Okulun kantininde kalorifer üzerine oturur, saatlerce çaktırmadan genci izlemeye alırlardı ve eninde sonunda içlerinden biri bir şekilde hedefteki platoniğe ulaşmayı başarırdı. Bu konuda ekip başı genelde Gülay olurdu ama bu defa ekip onun için çalışacaktı. Esmerliğinden dolayı Suna çocuğa ''Çingene'' lakabını yapıştırmıştı bile.. O akşam konu Meral ile Ayşe geldiğinde bu defa yatakhanede tekrar ele alınmış ve enine boyuna tekrar bütün plan gözden geçirilmişti. Yarından tezi yok plan devreye sokulacaktı. Her biri farklı şehirlerden gelmiş, farklı bölümler kazanmış, birbirlerini burada tanımış ama o kadar güzel anlaşmışlardı ki henüz ikinci yıllarında olmalarına rağmen birbirlerini yıllardır tanıyormuş gibiydiler. Farklılıklarına, birbirlerine çok zaman ters düşmelerine rağmen yine de güzel bir grup olmuşlardı. Zaman zaman tartışmalar, küsüşmeler olsa da aralarında çok kısa sürede halledip normale dönebilmeyi hep başarıyorlardı. Günün neredeyse tamamını birlikte geçirdiklerinden birbirlerini zaaflarıyla ve tüm yönleriyle tanımış, bir çok şeyi aşmışlardı. Sürekli bir arada oldukları için ve sesleri de çok çıktığı için Emin abileri onlara '' Yedi Belalılar'' adını takmıştı. Her birine de kendince bir seslenme şeklide bulmuştu. Onlar da en başlarda kabul etmek istemeseler de zamanla kabullenmiş hatta kendi aralarında da bazen onun sesleniş şeklini taklit ederek seslenir olmuşlardı.. Diğer kızların uzun zamandır süregelen birer platonikleri vardı. İçlerinde tek gerçek aşkı olan ise Nuray idi. Onun aşkı lise stajını yaparken çalıştığı fabrikadan tanıştığı İrfan idi. İrfan ayda bir defa Nuray'ı görmeye gelir , kızları da bir akşam mutlaka yemeğe götürürdü. Aralarında enişte baldız muhabbeti gelişmiş ve güzel bir samimiyet oluşmuştu. Son olarak Gülay'ın da kendine bir platonik yapması grupta herkesi mutlu etmişti. Yarın yeni bir araştırmaya başlayacak olmanın heyecanı ile uykularına daldılar.
__________________
Tecrübe çok acımasız bir öğretmendir;
Önce sınavı yapar, Dersi sonra öğretir.. |
Görüntüleme 246
Yorumlar 15
|
25 Mayıs 2024, 17:48 | #2 |
Kalemine Yüreğine Sağlık Değerli Hocam
|
|
|
25 Mayıs 2024, 18:41 | #3 |
@[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
çok teşekkür ederim. Okuyan yüreğine sağlık
________________
Tecrübe çok acımasız bir öğretmendir;
Önce sınavı yapar, Dersi sonra öğretir.. |
|
|
25 Mayıs 2024, 22:33 | #4 |
kalemine yüreğine sağlık karakterleri tanımaya başladık (:
iyi uykular 7 belalılar |
|
|
25 Mayıs 2024, 23:11 | #5 | |
Alıntı:
Okuyan yüreğine sağlık birtanem
________________
Tecrübe çok acımasız bir öğretmendir;
Önce sınavı yapar, Dersi sonra öğretir.. |
||
|
26 Mayıs 2024, 00:34 | #6 |
Kalemine sağlık en güzel bölümler gelmişş
________________
Ölenler ölümü bilmez, ölüm kalanlar içindir. |
|
|
26 Mayıs 2024, 02:21 | #7 |
@[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
asıl güzeller daha geride de oralara gelsem) Okuyan yüreğine sağlık tatlım
________________
Tecrübe çok acımasız bir öğretmendir;
Önce sınavı yapar, Dersi sonra öğretir.. |
|
|
26 Mayıs 2024, 03:04 | #8 |
Yine merakta kaldım
Çingene kim bölümü ne?
________________
|
|
|
26 Mayıs 2024, 11:50 | #9 |
kalemine saglik canim
________________
Hope. . . ✨ Swat
|
|
|
26 Mayıs 2024, 13:27 | #10 |
@[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
ilk iki sayfayı okumuş muydun?) Çingene Gülay ın platonik aşkı şimdilik)
Okuyan yüreğine sağlık
________________
Tecrübe çok acımasız bir öğretmendir;
Önce sınavı yapar, Dersi sonra öğretir.. |
|
|
Şu Anda Bu Makale Görüntüleyen Aktif Kullanıcılar: 2 (0 üye ve 2 misafir) | |
|
|