IRCRehberi.Net- Türkiyenin En iyi IRC ve Genel Forum Sitesi  
 sohbet
derya sohbet


1Beğeni(ler)
  • 1 Post By YiLDiZ


 
 
Seçenekler Stil
Alt 22 Ocak 2023, 18:03   #1
YiLDiZ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart İlk Görüşte Aşk Doğru mudur?

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
Öncelikle aşkın, sadece duygusal ve psikolojik bir süreç olmadığı, aksine hormonların etkisiyle yaşanan nörolojik bir süreç olduğunu bilmek olayları daha iyi ve doğru analiz etmeyi kolaylaştıracaktır.

İnsanların beynindeki sevgili imajı, aşık olacakları kişi imajı, doğduklarından yedi, sekiz yaşına kadar gördükleri kişilerden etkilenerek bilinçaltlarında şekillenmekte ve bir imaj oluşmaktadır.

Bilinçaltında şekillenen bu imaj, uygun kişi görülünce beyni uyararak, o kişiyi algılayacak şekilde harekete geçirmeye başlıyor. Ve ilk görüşte aşk bu hormonların salgılanması ile yaşanan bir durumdur.

Bu hormonlar; kalp atım hızından, reflekslere, duygu durumumuzdan, uykuya bütün fonksiyonlarımızı etkilemeye başlamakta ve bu hormonların etkisiyle hedef kişi dünyanın en güzel ve eşsiz kadını veya erkeği olarak görülmeye algılanmaya başlıyor ve bu süreçte bütün olumsuz özellikler beyin tarafından göz ardı ediliyor, görmezden geliniyor ve engelleniyor. Çünkü beyin; bilinçaltında yatan imaja uygun kişiyi kaybetmemek için, kendisini bile devre dışı bırakacak derecede hedef kilitleniyor. Âşık olup da hiç kimseyi dinlemeyen, hiçbir şeyi gözü göremeyen kişilerin davranışlarının altında işte bu süreç yatmaktadır. Yaşanan bu süreçte; hormonların etkisiyle mantıklı düşünme ve davranma devre dışı kalmakta ve depresyon gibi bir hastalık hali yaşanmaktadır.

Aşkın gözü kör müdür?


Bazen iyi bir eş, iyi bir uyum; mutlu bir evlilik için yetmeyebiliyor. Başlangıçta her şey iyi giderken veya aşkın büyüsüyle iyi gittiği sanılırken zamanla pembe bulutlar dağılmaya başlayınca; başlangıçtaki ritim ve uyum bozulmaya, sorunlar çıkmaya başlıyor.

Belki de evliliklerde hayal kırıklıklarının, ayrılıkların bu kadar çok yaşanmasının sebebi, evlenecek gençlerin aşkın heyecanı ve büyüsü ile başlarda görmezden geldikleri bazı gerçek ve sorunların pembe bulutlar dağılınca iki taraf içinde sorun olmaya başlamasıdır.

Elbette ayrılıkların, boşanmaların önüne tamamen geçmek mümkün değildirürümeyecek, aşılamayacak sorunlara sahip birçok evlilik ayrılıkla sonuçlanacaktır. Fakat terapilerle kişisel hatalardan, tecrübesizlikten ve bilgisizlikten kaynaklanan birçok boşanmanın önüne geçmek ve evlilikleri yaşanır hale getirerek sağlıklı ve mutlu şekilde sürmesini sağlamak mümkündür.

Eşimizi seçerken; düğün pastası seçmek kadar özen göstermiyoruz

Düğün törenlerinde gelinlikten, davetiyeye kadar en ince ayrıntısına kadar düşünen, planlayan eşler hayatlarını paylaşacakları eşi seçerken maalesef aynı titizliği ve önemi göstermemektedir.
İnsanların; bir ömür boyu beraber yaşayacağı eşini seçerken sadece fiziksel çekicilik ve aşkın ötesinde dikkat etmesi, analiz etmesi gereken birçok önemli faktör vardır.

Erken yaşta evlilik hataları artırıyor

Erken yaşlarda insanlar daha kendini bile tanımıyorken, kendi duygu, düşünce ve beklentilerinin bile farkında değilken, beraber ömür geçireceği eşini seçmesi çok doğru bir karar olmayacaktır. O nedenle erken yaşlarda evlenmek, bir takım gerçekleri görmeyi engelleyen ve hatalı kararlar verme riskini artıran bir durumdur.

Evlendikten sonra nasılsa eşimi değiştiririm…

İnsanların evlenmeden önce yaptıkları önemli hatalardan biri, eşiyle olan uyumsuzlukları, farklılıkları evlilik öncesinde görmesine rağmen; nasıl olsa evlendikten sonra eşimi, kendi isteğim doğrultusunda değiştirebilirim düşüncesidir.

Evlendikten bir süre sonra cicim ayları, flört dönemi bitip, insanı kör eden büyülü perde kalktığında ve eşin hala değişmediği görülünce, başlangıçta göze batmayan, sorun olmayan farklılıklar, uyumsuzluklar kısa bir sürede sorun olmaya başlamaktadır.

Herkesin yaşamış olduğu bir geçmişi, içinde yoğrulduğu bir kültürü, alışkanlığı, şekillenmiş bir kişiliği var, evlenirken bu değerleri de beraberinde getirmektedirler ve belli bir yaştan sonra kişiliği oturmuş bir insanı ve alışkanlıkları değiştirmeye çalışmak zor ve insanlarda tepkiye neden olan bir girişimdir. O nedenle insanları ve kişiliklerini değil, olaylara bakış açısını, davranışlarını, verdikleri tepkileri değiştirmeye çalışmak daha akıllıca, tepki ve direnç göstermeyecekleri, kabul edebilecekleri bir yoldur.

Amacımız da zaten insanları tamamen değiştirip birbirinin kopyası iki insan yaratmak değil, çatışmaları engelleyecek denge ve dinamizmi sağlayarak evliliği uyumlu hale getirmektir

Toplumsal ve Kültürel Değişim Evlilikleri olumsuz etkilemiştir.

İlişkilerin karmaşıklaştığı değişen dünyamızda artık evlilikler; iki kişinin ‘ biz evleniyoruz’ demesiyle yürütülemeyecek kadar zor hale gelmiştir. Binlerce yılda şekillenmiş olan evlilik anlayışı ve kadın-erkek rolleri son otuz, kırk yılda hızla değişmeye ve evlilikleri derinden sarsmaya başlamıştır.
Bu değişimle birlikte artık hiç kadın annesi gibi evde oturmuyor, çalışıyor, toplumda aktif roller üstlenmeye ve en önemlisi beklentileri değişmeye başlamıştır.
Fakat kadının bu hızlı değişimi karşısında erkeklerin rol ve beklentileri aynı oranda değişmemiş, değişmediği gibi kadının bu değişimini de kabullenememiştir ve gelinen bu durum; erkek ve kadınlar arasında ciddi diyalog sorunlarını ve çatışmaları da beraberinde getirmeye başladı.

(alıntıdır)
 
Alt 22 Ocak 2023, 18:04   #2
Standart

Hiç sanmıyorum ama inanan da var

 
Alt 22 Ocak 2023, 18:12   #3
Co Admin
BuKLe - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart

inanmak istiyorum (:

 
Alt 22 Ocak 2023, 18:13   #4
Standart

Bana göre, teee öncelerde olabilecek bir şeydi..
Şuan hele şu devirde, daha çok karşı taraf başka şeylere bakıyor. Yani ben inanmıyorum ilk görüşte aşka
- He varsa öylesi, Allah da mutlu mesut etsin. ^^

________________


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
 
Alt 22 Ocak 2023, 19:22   #5
Standart

Alıntı:
Bu hormonlar; kalp atım hızından, reflekslere, duygu durumumuzdan, uykuya bütün fonksiyonlarımızı etkilemeye başlamakta ve bu hormonların etkisiyle hedef kişi dünyanın en güzel ve eşsiz kadını veya erkeği olarak görülmeye algılanmaya başlıyor ve bu süreçte bütün olumsuz özellikler beyin tarafından göz ardı ediliyor, görmezden geliniyor ve engelleniyor. Çünkü beyin; bilinçaltında yatan imaja uygun kişiyi kaybetmemek için, kendisini bile devre dışı bırakacak derecede hedef kilitleniyor. Âşık olup da hiç kimseyi dinlemeyen, hiçbir şeyi gözü göremeyen kişilerin davranışlarının altında işte bu süreç yatmaktadır. Yaşanan bu süreçte; hormonların etkisiyle mantıklı düşünme ve davranma devre dışı kalmakta ve depresyon gibi bir hastalık hali yaşanmaktadır.


Evet gerçekten böyle oluyor, mantığın beynin devre dışı kalıyor uzun bir süre, dengen, düzenin şaşıyor, her şey gidiyor

 
Alt 31 Ocak 2023, 06:12   #6
Standart

Ask zor olan ben ilk goruste Aslaa

________________

No MoRe DramA
 
Alt 15 Şubat 2023, 02:38   #7
SendikaLı
MarjinaL - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart

Doğru değil

________________

𝗟𝗼𝘃𝗲 𝘁𝗵𝗲 𝗹𝗶𝗳𝗲 𝘆𝗼𝘂 𝗹𝗶𝘃𝗲. 𝗟𝗶𝘃𝗲 𝘁𝗵𝗲 𝗹𝗶𝗳𝗲 𝘆𝗼𝘂 𝗹𝗼𝘃𝗲.

İlk Görüşte Aşk Doğru mudur?
 
Alt 19 Şubat 2023, 13:50   #8
She
✰ ÖzeL..
She - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart

Tabiki herkes de olmasa bile böyle bir aşk var. Ve uzun yıllar sürebiliyor

________________

~ E & B ~
 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Kapalı
Refbacks are Kapalı





Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 14:44.