12 Şubat 2022, 13:38 | #1 |
Tahterevallide Aşk
‘Kim daha çok seviyor?’, ‘Ama ben sana böyle yapmamıştım…’, ‘Bunu bana yaptıysan sonuçlarına katlan.’
Tahterevallide aşk, aynı bu soruların yarattığı iniş çıkışlar gibi, bir al bir ver şeklinde devam eder; ama ortada bir alışveriş de olmaz. Sevgilim ve aşkım kelimeleri güzel zamanlarda havalarda uçuşur fakat aşkın sıcaklığı ile temazsızlık edip durulur… Peki aşkı bir oyun parkında bir tahterevallinin üzerinde yaşamak bize ‘gerçek’ hissettirebilir mi… Herkesin aynı terazinin aynı kefesinde olduğu bir ilişki mümkün olmaz mı? Hadi gelin birlikte araştıralım! İster yalnız olalım ister bir partnerimiz olsun, hayattaki esas mefhumumuz dengedir. Kendimize has o denge noktasında durduğumuzda kendimizi en efektif şekilde kullanabiliriz. Tabii, bir yandan da denge ile alışkın olduğumuz mesnetsiz gelgitli noktaları da karıştırmamak bu minvalde şart. Kaldı ki ‘ben böyleyim, napayım’ gibi olasılık kapılarını kapatan jenerik cümlelerle içsel hareket kabiliyetimizi kısıtlayıp, dışarıyla olan iletişimimizi de kısırlaştırabiliriz. İşte bu gelgit ve kendimizi bir döngüye tıkıştırdığımız özensizlik, bize sarsak bir zemin sunar. Burada ne kadar hareket edersek de edelim adeta bir türlü yerimizde rahat edemeyiz; çünkü kendimizi çoktan sıkışık bir alana hapsetmişizdir. Git gelli, adeta tahterevalli oyuncağına binmiş gibi bir duruma gireriz. Tek başımıza kendi içimizde yaşadığımız gel gitler, hayatımıza bir partner girdiğinde ne hale gelir peki? İlişkilerimizin şu ‘cicim ayları’ dediğimiz zamanlarında genelde bir şeyler kötü gitmez, beynimizin seri bir şekilde kafamızın içini bombardımanına tuttuğu dopamin, serotonin ve bilimum aşk hormonlarımız bize neyin ne olduğunu unutturduğu için işler pek de fena gitmez zaten. peki ya sonrası…? Sonuçta, alışık olduğumuz ‘dengesiz bir denge’ varsa da bizim her zaman geri dönmek istediğimiz yer yine o dengesiz şeklimiz olur. Kendimizle çalışmadığımız ve farkındalıkla davranışlarımızı ayıklamadığımız sürece de bu böyle sürer. Gerçekten enteresan… En başında ‘sevgi’ teması ile başladığımız ilişkiler, birden karşılıklı olarak iniş çıkışlarla kurulu bir dinamizmle tahterevalli oyununa döner: ‘Kim daha çok seviyor?’, ‘Ama ben sana böyle yapmamıştım?’, ‘Bana bunu nasıl yaparsın?’ gibi ilişkiyi zedeleyen ve tarafgirlik içeren sorularla durum iyice pisleşmeye başlayabilir. Genellikle ilişkilerimizdeki bu tür yaklaşımlarımız bizi çırpındıkça daha da kendine hapseden bir bataklığa koyar. İşler çözümlensin diye konuşuruz ama aslında en fazla yerimizde sayarız… Sevgi temasıyla girdiğimiz bir ilişki bu hale getirmeye nasıl başarırız peki? Egomuz mu devreye girer yoksa sevilme isteğimiz mi hırpani? Sevgilim dediğimiz kişi nasıl yenmeye çalıştığımız uyuz olduğumuz, kim duyduğumuz, tartışmalarda üstüne çıkmaya çalıştığımız birine dönüşebilir? İşin ilginç kısmı bir süre sonra aynen diz yapan bir pantolon gibi, her zaman ilişkimizin bir kısmında potluk hissederiz. Bir türlü ne olan şeyler içimize siner ne de arzu ettiklerimiz hayalimizdeki gibi sirayet eder, sanki birileri bize zorla ilişki yaşatıyor gibi partnerimize hırslanabiliriz. İlişkilerin oyun parkında aşk oyunları bazen ilişkide olan her iki kişiyi de aşarak kendini bir çekişmenin içine hapsedebilir. Kendimizi biraz olsun iyi hissedebilmek için geri çekeriz, sevgi görünce yelkenleri suya indiririz ama bir şekilde yine aynı dilemmanın içinde, aynı sarsak terazinin bir kefesinde, aynı parkın tahterevallisinin oturağında buluruz kendimizi. Oysa ideal ilişki, iki kişinin aynı oturağa oturup, karşılarına dünyayı aldıkları ve dünyayı dengelendikleri, dünya ile bir dans haline girdikleri tatlı bir ahenkten başka bir şey olabilir mi? Yüzeysel tartışmalarımız bizleri derinleşmekten alıkoyduğu müddetçe, ‘neden?’ diye soramadığımız müddetçe, her zaman mahkum kalacağımız bir tahterevalli oyunu halinde ilişki sandığımız gel gitlerin karakterlerinden başka bir şey olmayız. Kimsenin çocuk olduğunu kabul etmediği bir oyun içinde hem de.. alinti
________________
Hope. . . ✨
|
|
|
12 Şubat 2022, 13:41 | #2 |
iliskiyi yipratir insanida
________________
No MoRe DramA
|
|
|
12 Şubat 2022, 14:50 | #3 |
Bunu okuycam bi ara hatırlatın, şu an gribim üşeniyorum ;d
________________
Bazen de yıldızlar bakar.
İnsanlar kayar hayatımızdan.. |
|
|
17 Şubat 2022, 23:15 | #4 |
Sevgilim dediğimiz kişi nasıl yenmeye çalıştığımız, uyuz olduğumuz, kin duyduğumuz, tartışmalarda üstüne çıkmaya çalıştığımız birine dönüşebilir?
Üst paragrafta da diyor ya konuşmaya çalıştıkça kendini boğarsın diye. İnsan çok kötü olur ya. Çözümü ne bilmiyorum ama böyle olmak istemezdim kimseyle.
________________
bazen insanlar iyilesmek istemez.
cünkü , icindeki acı sevdiklerinin son hatirasidir.. per aspera ad astra ✨ |
|
|
27 Şubat 2022, 12:14 | #5 | |
Alıntı:
|
||
|
27 Şubat 2022, 12:19 | #6 |
ya oyun oarkinda oyun oynamakla ask olmaz her seyin ciddiyeti onceden konulmali sonra dalagasini yasalamli ben bun ogrendim olk basdanagrilig koycan sonra eglen isdrsen hit ip atla tahterevvalliye cik sonradan pesman olma ilk basda yapdigin guzellikler icin
________________
|
|
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|