IRCRehberi.Net- Türkiyenin En iyi IRC ve Genel Forum Sitesi  
 sohbet
derya sohbet


 
 
Seçenekler Stil
Alt 19 Şubat 2023, 20:20   #1
Standart Demre Gezi Rehberi

Demre, Antalya’nın 150 km batısında Kaş ile Finike ilçeleri arasında yer alan nefis bir tatil beldesi. Hem Antalya hem Dalaman havalimanının tam ortasında kalmış olması gözlerden ırak kalmasına neden olmuş. Oysa Demre, Akdeniz ruhunu hissedebileceğiniz hemen her şeye fazlasına sahip. Bir yanı kristal berraklığında enfes koylar ve denize serpilmiş adalar ile sarılıyken diğer yanında benzersiz Likya Uygarlığının tarihi fışkırıyor.

Demre’e merkezde yer alan Myra Antik Kenti, binlerce yıl önce günümüze örnek olacak şekilde kurulmuş demokratik Likya Birliğinin önemli kentlerinden biriydi. Myra’da psikoposluk yapmış olan Aziz Nicholaos, dünyanın en tanınmış figürlerinden Noel Baba‘nın ta kendisi. Onun gömüldüğü kiliseye dünyanın dört bir yanından Hristiyanlar hacı olmaya geliyor. Bu tarihi zenginliğe bir de Üçağız, Kaleköy ve Kekova’yı ekleyin!

Demre Gezi Rehberi

Demre, Antalya tatil yerleri arasında biraz geri kalmış gibi duruyor. Bu onun cazibesinin eksikliğinden değil, ulaşımının güç olmasından, biraz arada kalmışlıktan kaynaklanıyor. Kaş ve Kemer’in gölgesinde, tarımdan turizme geçen halkıyla şimdilik bu kadar olabiliyor. Geçmişten beri seracılıkla uğraşan yöre halkı, son yıllarda turizme doğru kaymaya başladı.

Doğru, kasaba merkezinin de çok albenisi yok. Havalı mekanlar, canlı gece hayatı da yok. Ancak sahip olduğu doğal ve tarihi zenginlikler ilçenin turizm olarak Akdeniz’in özel yerlerinden biri olmasını sağlayacak kadar yeterli aslında. Noel Baba’nın yaşadığı yer olarak bilinen Demre, Likya döneminin önemli kalıntılarını barındırıyor.

Turizmde bu geri kalmışlık aynı zamanda Demre için bir fırsat tabi. Akdeniz’in diğer tatil yöreleri gibi pahalı değil. Yine diğer sahil kasabalarında olduğu gibi aşırı kalabalık içerisinde boğulmuş hissi de yaşatmıyor. Ben işte bu yönünü sevdiğimdem her sene gitmeye çalışıyorum.

Demre, Türkiye’de Akdeniz Bölgesinde Antalya’ya bağlı bir ilçe. Antalya Körfezinin batısında, Teke Yarımadasının güneyinde konumlanan ilçe doğuda Finike, batıda Kaş, güneyde ise Akdeniz’le çevrili. Çok verimli Demre Ovasında kurulu olan Demre’de seracılık en az turizm kadar önemli bir geçim kaynağı.

Demre kasaba merkezi, tarım kenti olması nedeniyle cazip olmadığını söylemiş olsam da Akdeniz kıyılarındaki kesimi için aynı şeyi söyleyemem. Demre sahilindeki upuzun Taşdibi ve Kömürlük plajları deniz keyfi çıkarmak için ideal. Taşdibi tarafı taşlık, denizi fena değil, plajda hizmet veren tesisler var. Yine Sülüklü plajı gayet güzel, kumluk.

Demre kıyılarının biraz açıklarında, ilk defa görünce hayran kalacağınız Kekova yer alıyor. Bir defa gördünüz mü hep görmek isteyeceğiniz ve tekrar tekrar ziyaret edeceğiniz Kekova Bölgesi, Demre’nin en önemli doğal zenginliği. Ülkemizin en berrak, en nadide, en güzel koylarının bir kısmı burada.

Demre Çayağzı‘ndan kalkan tekneler, her yaz, 5 yıldızlı Antalya otellerinden gelen yüzbinlerce turisti Kekova koylarından gezdiriyor. Her sene bu muhteşem koyları görmek için tekne konaklamalı mavi tura ya da Demre veya Kaş’tan günübirlik Kekova turuna çıkıyorum. Kekova bölgesinde yer alan ve yıllardır Kaş’a ait olduğu sanılan Kaleköy de aslında Demre’ye bağlı.

Kaleköy, bir zamanlar sadece teknelerle ulaşım sağlanabilen ülkemizin tek köyüydü. Kaleköy’ün hemen yanında yer alan eski adı Teimiussa olan Üçağız Köyü de yine Demre’ye bağlı. Önünde kocaman doğal limanına yüzlerce tekne bağlanıyor bugün. Kekova Adasındaki Batıkkent ise başlıbaşına yüzbinlerce turistin görmek için Antalya’dan kalkıp geldiği bir miras.

Meşhur kaya mezarları ve tiyatrosu ile bilinen Myra Antik Kenti, Antalya’dan kalkan turların ana rotasında yer alıyor. Myra’nın limanı olarak görev yapmış Andriake Antik Kenti ise son yıllarda geçirdiği restorasyonlar ile harika bir ören yerine dönüştü. Yıllardır eksikliği hissedilen Likya uygarlığının mirasını gözler önüne seren Likya Uygarlıklar Müzesi ve Andreake Ören yeri Demre’ye gitmeniz için diğer nedenler.

Demre Gezilecek Yerler 📌

Demre gezilecek yerler için en az iki tam gününüzü ayırmanız gerekiyor. Myra Antik Kenti, Noel Baba Kilisesi, Andriake Antik Kenti ve yine burada yer alan Likya Uygarlıklar Müzesi için yarım günden biraz daha fazla zaman ayırmanız gerekecek. Öğleden sonra da Taşdibi veya Kömürlük plajlarının keyfini çıkarın.

Demre gezinizin ikinci gününü Kekova tekne turu için ayırın. Bu tam günlük tekne turunda, Kekova bölgesini ve burada yer alan Kaleköy, Üçağız, Kekova Adası, Batıkkent ve şahane koyları gezip görüyorsunuz ve enfes yerlerde yüzme fırsatı buluyorsunuz. Yanınıza güneş kreminizi, şapkanızı alın.

Demre’de daha fazla zamanınız varsa Sülüklü plajında denizin ve güneşin keyfi çıkartıp, Burguç Suyunda şifalı suyunda yüzebilirsiniz. Demre ve çevresi en az 3-4 gün keyifle tatil geçirebileceğiniz bir yer. Demre çıkışlı başlayıp Kaş ya da Fethiye’de sonlanan, teknede konaklayacağınız mavi turlar benzersiz bir deneyim sunuyor.

1. Myra Antik Kenti
Demre Gezi Rehberi

Myra Antik Kenti, tarihte bilinen ilk federasyon yapısını kurmuş Likya Uygarlığının en büyük kentlerinden biri. Likçe ‘Myrrh’ yani ‘Yüce Ana Tanrıça’nın Yeri’ anlamına gelen Myra, MÖ 2. yüzyılda büyük bir atılım göstermiş, kent birçok yapıyla donatılmış. Önceleri dağ yamacına doğru kurulmuş olan kent, zamanla içinden geçen Demre Çayı (Myros) etrafında büyümüş.

Aziz Nikolas’ın piskoposluk yaptığı kent, Orta çağda oldukça ünlüydü. Deniz ticareti sayesinde zenginleşmiş Myra, 7. yüzyıldan itibaren hem deprem ve su baskınları hem de Demre Çayının getirdiği alüvyonlar ve Arap akınları nedeniyle zarar görüp zayıflamış ve ticari önemini yitirmiş. MS 13. yüzyılda Demre Çayının alüvyonları tüm ovayı 9 metre kadar doldurmuş.

Bugün gördüğümüz Demre, aslında antik Myra üzerine kurulmuş. Araştırmacılar, Demre’nin altı kazılsa Pompeii‘den daha sağlam bir şehirle karşılaşabileceğimiz iddia ediyor. Göreceğiniz Myra Ören Yeri geniş bir alana yayılmıyor, gezmesi kolay. Kente girer girmez karşınızda kayalara oyulmuş enfes anıtsal kaya mezarlarını görüyorsunuz.

Greko-Romen mimari tarzdaki 10 bin seyirci kapasiteli amfi tiyatrosu oldukça iyi durumda. Sahne binası ikinci katın yarısına kadar ayakta. Myra Antik Kenti ziyaret saatleri yaz dönemi (1 Nisan – 31 Ekim) 08.30-19.00, kış dönemi (31 Ekim – 1 Nisan) 08.30-17.30. Haftanın 7 günü ziyarete açık. Myra Antik Kenti giriş ücreti 90 TL. Müze Kart geçerli.

ⓘ Sıcakta gezip yorulursanız, Myra girişinin karşı tarafında yer alan Egemen’in işlettiği Myra Cafe& Restaurant‘a uğrayıp tropikal meyve olan Ejder meyveli smoothie için. Temmuz sonundan itibaren cafenin arkasındaki kendi serasından hasatını yapıyor. Kahveleri ve gözlemeleri de güzeldir

2. Noel Baba Kilisesi
Demre Gezi Rehberi

St. Nicholas Kilisesi (Noel Baba Müzesi), MS 243’te Patara’da doğan ve tüm dünyanın Noel Baba olarak tanıdığı Aziz Nicholas adına yapılmış. Myra’da uzun süre piskoposluk yapmış olan Aziz Nicholas, öldükten sonra adına yapılan bu kiliseye gömülmüş. Yardımseverliğiyle halkın sevgisini kazanan Aziz Nicholas, Ortodoks Hristiyanlar için büyük bir öneme sahip.

Çocukların, denizlerin ve gezginlerin koruyucusu Aziz Nikolaos’ın kemikleri, Haçlı Seferleri sırasında İtalya’nın Bari Şehrinden gelen tüccarlarca çalınarak, Bari şehrinde St. Nicholas adına yaptırılan bazilikaya gömülmüş. Kilise, 1989’de başlatılan kazı çalışmalarıyla metrelerce toprağın altından ortaya çıkarılmış. Bugün kilise, St. Nicholas M üzesi adıyla ziyarete açık

Kilisenin güneyinde yer alan mezar odasında, Aziz Nikolaos’un yaşamını anlatan 16 sahne ve 4 bayram sahnesi görülebiliyor. Ortodoks Hristiyanlar Noel Baba’yı, öldüğü gün olan 6 Aralıkta her yıl burada anıyor. St. Nicholas Müzesi yaz dönemi (1 Nisan – 31 Ekim) 08.30-19.00, kış dönemi (31 Ekim – 1 Nisan) 08.30-17.30 arası her gün ziyarete açık. Giriş ücreti 125 TL.

3. Andriake Antik Kenti ve Likya Uygarlıkları Müzesi
Demre Gezi Rehberi

Andriake Antik Kenti, antik Myra kentinin limanı olarak görev yapmış bir antik kent. Demre merkeze 5 km uzaklıkta yer alan Andriake, Kekova’ya giden tur teknelerinin kalktığı Çayağzı’na yakın bir konumda yer alıyor. Antik kent, Myros Çayının denize ulaştığı bölgede yer alan iç limanın kuzey ve güney kesimine konumlanmış.

Döneminde, henüz balçıkla dolmamışken, Myra’nın zenginleşmesinde çok önemli bir rolü olmuş. Mükemmel sığınma imkanı sunan doğal limanı ve işlevsel liman yapıları ile antik dönemlerde uluslararası bir ticaret merkezi konumuna gelmiş. Zamanla Myros Çayının getirmiş olduğu alüvyonların birikmesiyle liman işlevsiz hale gelmiş ve kent terkedilmiş.

Son yıllarda yapılan kazılarla, çok güzel işler yapılarak antik kentin bir kısmı yüzeye çıkarıldı ve ziyarete açıldı. Hala kazıların devam ettiği sit alanında, dönemin kamu yapıları, agora, işlikler, hamam ve kiliselerin bir kısmını görebiliyorsunuz. Yer altında olduğundan gözden kaçabilen sarnıcı mutlaka görün! Şahane bir ambiyansı var.

Likya Uygarlıkları Müzesi, Andriake içerisinde yer alan görmeniz gereken bir müze. Döneminde limanda tahıl ambarı görevi gören ‘Granarium’ denen yapı, restorasyonla eski görkemine kavuşturularak müze binasına dönüştürülmüş. Zengin Likya Uygarlığından hikayesini baştan sona 6 salonda inceleyebiliyorsunuz. Sergileri zayıf, zamanla zenginleştirileceğine eminim.

Likya Uygarlıkları Müzesi ziyaret saatleri yaz dönemi (1 Nisan – 31 Ekim) 08.30-19.00, kış dönemi (31 Ekim – 1 Nisan) 08.30-17.30. Haftanın 7 günü ziyarete açık. Andriake Antik Kenti ve Likya Uygarlıkları Müzesi giriş ücreti 15 TL. Müze Kart geçerli.

4. Burguç Şifalı Soğuk Su
Demre Gezi Rehberi

Burguç Suyu, halk dilinde ‘kokar su’ olarak adlandırılan, Demre merkezden Çayağzı’na doğru 3,5 km uzaklıkta, hemen anayol kenarında yer alıyor. Yaz kış buz gibi gürül gürül akan, sodyum klorürlü ve magnezyum karışımlı, sodalı doğal bir kaynak. Çürük yumurta gibi kokan kükürt kokusundan rahatsız olmayın. Giriş ücretsiz.

Likya döneminden bu yana bu tür kükürtlü kaynak suları, pek çok rahatsızlığın tedavisine yardımcı olarak kullanılmış. Yöre halkı, sabah erkenden aç karına gidip, şifa için bu sudan içiyor. Sabahları tuzu az olan suyun içimi daha kolay, öğleden sonrasında ise tuzluluk oranı artıyor. Sindirim sistemine iyi geldiği söyleniyor.

Buz gibi kükürtlü su havuzu ise yine bölge halkı tarafında yaz sıcaklarında veya denizden çıkınca serinlemek için kullanılıyor. Oldukça bakımsız olsa da güzel. Romatizmal ve deri hastalıklarına iyi geldiğine dair bilgi var. Mineralli suyun sıcaklığı 16,5 derece. Hem kükürtlü su havuzu hem de yanı başındaki killi çamur da ilginizi çekebilir.

Demre Kuş Cenneti, Burguç suyundan Çayağzı’na doğru ilerlediğinizde solda göreceğiniz sazlık alan. Balçıkla dolmadan önce bu alan, ticaret gemilerinin gelip yanaştığı bir iç limandı. Burguç suyunun denizle buluştuğu yer, bataklık ve sazlıklardan oluştuğundan günümüzde kuşların gizlenme ve üreme alanı olmuş.

5. Çayağzı
Demre Gezi Rehberi

Çayağzı, Demre merkeze 5 km uzaklıkta yer alan bir mevkii. Burguç Suyundan sonra, yolu takip ederek devam ettiğinizde ulaşacağınız mevkide yaklaşık 60 civarında tekne demirliyor. Günübirlik Kekova tur ve mavi tur tekneleri buradan kalkıyor. Her sabah Kemer ve Antalya’dan Kekova koylarının güzelliğini görmek için onlarca tur otobüsü Çayağzı’na yanaşıyor.

Kekova tekne turları sabah 10.20 gibi başlıyor ve akşam 17.30 gibi buraya geri dönüyor. Çayağzı’ından özel tekne kiralayıp Kekova’yı dilediğiniz gibi gezebilirsiniz. Dilediğiniz saatte kalkan teknelerle ortalama 7 saat Kekova’nın cennet koylarını dilediğiniz gibi gezebiliyorsunuz.

Çayağzı’nda birkaç tane cafe yer alıyor. Çayağzı’nda yer alan Çayağzı plajı Caretta Caretta kaplumbağalarının yumurtlama alanı. Pek rağbet edilmese de buradan denize girilebiliyor. Andriake Plajı olarak da adlandırılan plaj kumlu, ilk 10-20 metresi sığ, sonra derinleşiyor. Açıklarda yer yer Caretta Caretta görebilirsiniz.

Plajda herhangi bir tesis, soyunma kabini ve tuvalet yok. Plaj civarında bir kamp yeri var, bildiğim kadarıyla kişi 50 TL. Çayağzı plajından kıyı boyunca yürüdüğünüzde plajın sonunda Karemlik denilen bir başka çayın denize döküldüğü yere ulaşıyorsunuz. Sessiz ve sakin bir yerde yüzmek isterseniz burayı gezilecek yerler listenize ekleyebilirsiniz. Suyu temiz ve serin.

6. Kekova
Demre Gezi Rehberi

Kekova, Kaş ve Demre arasında kalan, ülkemizin en büyük adalarından Kekova Adası, Kaleköy, Üçağız ve çok sayıda enfes koyun yer aldığı şahane bir bölge. Çayağzı’ndan kalkan günübirlik tekne turları, yanında hem Demre hem de Kaş’tan kalkan mavi yolculuk tekneleri bu bölgede demirliyor. Antalya’nın en güzel kıyı kesimlerinin bir bölümü burada.

Mutlaka ama mutlaka Kekova bölgesini günübirlik bir tekne ile keşfedin. Daha da iyisi konaklamalı bir mavi tura çıkın. Çoğunlukla otel konaklaması maliyetine inanılmaz koylarda, kristal berraklığında suya tekneden atlıyorsunuz. İnanılmaz keyifli. Tadını bir defa aldınız mı her yıl çıkmak isteyeceğinizden eminim.

Sıklıkla Kekova, Kaş’a ait sanılsa da aslında Demre’ye ait. Kaş’tan kalkan tekneler Kekova’ya 2 saatte ulaşırken, Demre Çayağzı’ndan kalkan tekneler 20 dakikada Kekova’ya gidiyor. Coğrafyanın her köşesinde muhteşem koylar var; en meşhurları Gökkaya, Hamidiye, Burç, Akvaryum ve Buzağılık koyları.

Bir de Korsan Mağarası olarak adlandırılan bir mağara var. Kekova Adasında yerleşim yok. Adanın karşısında ana kara üzerinde yer alan Kaleköy ve Üçağız köylerinde yerleşim var.

➤ Kaleköy, denizin içinde Likya tipi lahitlerin ve Lykia kaya mezarlarının bulunduğu, uzun yıllar ulaşımın sadece denizden yapıldığı ülkemizin en güzel köylerinden biri. Küçük bir Likya kıyı kenti olan Simena Antik Kenti üzerine kurulmuş. MÖ 4. yüzyıldan günümüze dek ulaşan yerleşim, Demre’ye bağlı. Dünyadan uzakta bir tatil düşünürseniz 1-2 gün köyde kalabilirsiniz.

➤ Üçağız da Kaleköy gibi Demre’nin bir mahallesi. Kaleköy’ün yanı başında, bir doğal limanın kenarına kurulu. Antik adı Theimussa olan köy, Antik Likya Birliğini oluşturan şehirlere dahil bir denizci yerleşimiydi. Kekova adasıyla karadan olan bağlantısı şiddetli bir depremle suya gömülmüş. Bugün bu Batıkşehir tekne turlarının en ilgi çekici noktalarından biri.

7. Sülüklü Plajı

Demre Gezi Rehberi

Sülüklü Plajı, Demre’nin bakir koylarından biri. Demre’de en sevilen plaj. Caretta Caretta kaplumbağalarının üreme alanı plaj, Demre merkeze 4 km uzaklıkta yer alıyor. Tamamen kumdan oluşan plajın uzunluğu 900 metre kadar. Kumu incecik , denizi temiz, sakin, huzurlu, kafa dinlemelik bir kumsal.

Denizi diğer Akdeniz plajlarına göre daha serin, genelde de dalga olur, bu yüzden pek kalabalık olmaz. Dalgalar kadife hissi veren kumla karıştığından kirli görünse de suyu mis gibidir, temizdir. Karşıda yüzerek gidebileceğiniz Güvercin Adası var. Sahilde 3 tane tesis yer alıyor, siz Kumsal Restorana takılın. Şezlong ve şemsiye kiralayabiliyorsunuz, 2 şezlong 1 şemsiye 25 TL.

8. Taşdibi Plajı

Demre Gezi Rehberi

Taşdibi Plajı, Demre’nin en uzun sahil şeridi. Çok büyük ve uzun bir sahil. Taşdibi Mevkiinden başlayarak ve Beymelek Sahiline kadar 5 km uzuyor. Plajın kayalık başlangıcında, Roma zamanından kalan bir tersane ve rıhtım kalıntısı var, bu bölüm Taşdibi olarak adlandırılıyor.

Kumsal tamamen çakıldan oluşuyor. Hemen derinleşen bir denizi var. Çocuklu aileler buna dikkat etmeli. Denizin ilk bir kaç metresi çakıl sonrası kum. Plajın orta kesiminden sonraki diğer bölümü ise Kömürlük Plajı olarak adlandırılıyor. Plajın bu kesiminde yol tarafında kamp ve karavan alanı vardı. Etrafında da bolca işletmeler var.

9. Kyaenai Antik Kenti
Demre Gezi Rehberi

Antik Kyaenai Kenti, Demre’ye 23 km uzaklıkta, Kaş yolu üzerinde, Yavı Köyü’nün 240 metre yükseklikteki sarp kayalıklarında kurulu bir antik bölge. Özellikle kalkıp gitmenize gerek yok ama Kaş tarafından geliyorsanız veya Demre’den Kaş’a geçecekseniz, tarihi mirasa ilgi duyuyorsa ziyaret edebilirsiniz.

Rüzgârın buradaki kayalara çarparak çınlamasıyla Çınlayan Kayalar olarak da bilinen Kyaenai’nin Grek kökenli ismi ‘koyu mavi’, ‘lapis lazuli’ anlamına geliyor. MÖ 4. yüzyılda kurulduğu düşünülen Kyaenai Antik Kentinde, tiyatro, akropol ve nekropol sahaları ile Roma Devrine pek çok lahit ve kabartma görülebilecek tarihi yapılar arasında. Antik kent, ücretsiz ziyaret edilebiliyor.

10. Beymelek Lagünü
Beymelek Lagünü, 355 hektar alana sahip, bölgenin önemli doğal yaşam alanlarından biri. Türkiye’nin Akdeniz bölgesinin batı kıyılarındaki tek dogal lagün. Çevresi Gülmez Dağı ile çevrili, güney sahili kum ve mille denizden ayrılmış. Akdeniz’e dökülen Demre Çayının alüvyonları taşıyarak denize döküldüğü yere set şeklinde yığmasıyla, denizle bağlantı kesilerek lagün oluşmuş.

Göreceli olarak sığ suya sahip, denizden kısmen veya tamamen tecrit olmuş, çökelme sonucu oluşan bariyerler nedeniyle yüzeysel su sahalarına lagün deniyor. Beymelek lagünü, toplam 6,2 km kıyı uzunluğuna sahip Akdeniz bölgesi için en önemli hassas alanlar içinde yer lagün, diğer canlılar için korunaklı bir yaşam alanı sunuyor.

İçerisinde iki küçük adanın da bulunduğu Beymelek’te göçmen kuşların yanı sıra 30’un üzerinde kuş türü ve 20’nin üzerinde balık türü yaşıyor. Ortalama 1-1.5 m derinlikteki Beymelek Dalyanında yaşayan en özel canlı ise mavi yengeç. Yol kenarındaki kafede balık ve yengeç tadına bakabilirsiniz.

Bakir koyları, temiz plajları, şifalı suları, antik kentleri ve muazzam doğasıyla saklı bir cennet olan Antalya’ya bağlı Demre, Kaş ile Finike arasındaki konumuyla da oldukça avantajlı. Antik Lykia’nın bu güzel bölgesi keyifli bir Akdeniz turunda rotanızda olmalı.

Alıntı:
ALINTI
 
Alt 19 Şubat 2023, 20:22   #2
Standart

Ilk duydum demre hmm

________________

No MoRe DramA
 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Kapalı
Refbacks are Kapalı





Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 05:57.