IRCRehberi.Net- Türkiyenin En iyi IRC ve Genel Forum Sitesi  
 sohbet
derya sohbet


 
 
Seçenekler Stil
Alt 29 Mayıs 2020, 01:20   #1
Sim
civciv~🐥
Sim - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart Göktürk Devri Sanatı

Göktürk Devri Sanatı


VI. yüzyıl ortalarında Orhun nehri batısındaki yayla bölgesinde (Ötüken) kurulup, Mançuraya’dan Karadeniz sahillerine kadar uzanan büyük Türk İmparatorluğu, devlet ve millet olarak olarak Türk adını kullanan ilk büyük siyasi kuruluştur. Çin kaynakları Göktürkler’in Asya Hunları soyundan geldiğini açıkça belirtir. Göktürk İmparatorluğu bu zamanda İl Hagan ünvanını alan Bumin ve kardeşi İstemi ile 552 de kurulmuş, Mukan Hakan (553-572) zamanında en parlak devrini yaşamıştır. Bütün Orta Asya’nın Türkleşmesi için bu, ilk adım olmuştur. Kurulduğu zamandan itibaren idari bakımdan Doğu ve Batı olarak ikiye bölünen İmparatorluk, 630 yıllarında Çin nüfuzu altına girmiş ve 682’de İlteriş Kağan’ın, büyük devlet adamı Tonyukuk ile birlikte siyasi mücadeleleri sonucunda Doğu kısmı yeniden hakimiyetinin elde etmiştir. Kapağan Kağan (692-716) zamanında, Orta Asya’da bütün Türkler bir devlet halinde birşeştirilmiş, ondan sonra gelen Bilge Kağan ve kardeşi Kül Tigin, Göktürk Devletinin en tanınmış şahsiyetleri olmuştur. Orhun vadisinde bulunan dikili taş kitabeler onlar zamanından kalmadır. Bu abideler Türk dilinin bugün bile fazla zorluk çekmeden anlaşılan en eski yazılı ve edebi metinleri, aynı zamanda Türk tarihinin taşa yazılmış en eski kaynakları olarak zamanımıza gelmiş hazinelerdi. Bunlarda kullanılan yazı da en eski Türk alfabesidir. Yenisey bölgesinde bulunan VI. ve VII. yüzyıllardan kalma daha eski öncüleri vardır.

Orhun kitabelerinden birincisi Bilge Kağanın, 720’de öldüğü sanılan ihtiyar veziri, büyük devlet adamı Tonyukuk’un hizmetlerini belirtmek üzere onun adına diktirilmiştir. Bu kitabeyi Tonyukuk kendisi yazmıştır. Bilge Kağan’ın tahta çıkmasında kendinden bir yaş küçük olan kardeşi Kültigin’in büyük gayretleri olmuş, onun yardımı ile ordusunu derleyip düşmanlarını yenmişti. Buna karşılık Bilge Kağan kardeşini ordularının kumandanı yapmış, ölümünden bir yıl sonrada 732’de bir kitabe taşı diktirip, büyük bir mezar anıtı yaptırarak Kültigin’in adını ebedileştirmiştir. Ne yazık ki kısa zaman sonra hain bir veziri tarafından zehirlenen Bilge Kağan da 734’te ölmüş, bir yıl sonra onun adına da bir kitabe dikilmiştir. Bunlar yarı tarihi mezar kitabeleridir.

Orhun kitabelerinin en mühimleri olan Kültigin ve Bilge Kağan yazıtlarının metinlerini yazan ve yaptıran, onların kız kardeşlerinin oğlu Yuluğ Tigin olmuştur ki, Türk Edebiyatında onun ayrı bir yeri vardır.

Kül Tigin, Bilge Kağan ve Tonyukuk Abideleri:

Kül Tigin Abidesi: Büyük bir kaplumbağa heykeli üzerine oyuk açılarak oturtulmuştur. Kalker taşından 3.75 metre yükseklikte aşağıdan yukarıya daralan dikdörtgen biçiminde ve üstü kemerle nihayetlenen abidenin yalnızca geniş batı cephesi büyük bir Çince kitabe ile doldurulmuştu. Diğer üç cephedeki düzgün ve okunaklı harflerle güzel kitabeler ise Türkçedir. Doğuda 40, güney ve kuzeyde 13’er satırlık kitabe yukarıdan aşağıya ve sağdan sola okunacak şekilde düzenlenmiştir. Satırların uzunluğu ortalama 235 santimdir. Pahlanmış köşelerde ve Çince kitabenin yanında da Göktürk yazısı vardır. Tepesinde yarım daire içinde doğu tarafta bir ejderli tak ve bir Türk damgası, batı tarafında çift ejder vardır. Taş iki tarafında arılar ve koç heykellerinin durduğu bir avlu içinde bulunuyordu. Anıta gelen yol üzerinde 169 balbal dizildiği kaydedilmiş, diğer yüzlercesi kaybolmuştur.

Bilge Kağan Abidesi: Kül Tigin abidesinin tam bir benzeri olup 1 kilometre yakınındadır. Daha harap ve çoğu silinmiş olan kitabe doğuda 41, yanlarda 15’er satır olup, batıda hemen tamamen silinmiş Çince kitabenin üstünde Türkçe kitabenin devamıdır. Burada Kül Tigin’in ölümünden sonraki olaylar da abideye eklenmiştir. Kül Tigin abidesindeki heyecanlı kitabe ile buradaki sözler Bilge Kağan’ın ağzından yazılmış, Yuluğ Tigin’in kitabe kayıtları ve ilaveleri bu sözlerin yanında yer almıştır.

Tonyukuk Abidesi: Daha doğuda Tola Nehrinin yukarı mecrasındadır. Dikdörtgen biçiminde iki taştan daha büyük olan birincisinde 35, ikincisinde 27 satır, yine yukarıdan aşağı fakat diğerlerinin aksine soldan sağa okunacak şekildedir. Yazılar diğerleri kadar düzgün olmayıp süslemelerde basittir. Yaşlı vezir ve Başkumandan Tonyukuk son yıllarında abideyi kendisi diktirmiş, kitabeyi de kendi ağzından yazdırmıştır.

Danimarkalı araştırmacı Thomsen 1893’te abidelerde sık sık geçen Tengri, Türk ve Kül Tigin kelimelerini çözerek Orhun kitabelerini ilk defa okumuş ve tariha mal etmiştir.

ASLANAPA, Oktay, Türk Sanatı, Remzi Kitapevi, İstanbul, 1993

Alinti
________________

Hope. . . ✨
 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Kapalı
Refbacks are Kapalı





Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 20:45.