Türkülerimizin Yaşanılmışlıkları
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
Malkara’ya ait olduğu rivayet edilen bu ayrılık türküsü, uzak bir köye gelin giden Zeynep’in ailesine duyduğu özlemi anlatır. Zeynep’in gelin gittiği köy, kendi köyüne üç gün uzaklıktadır. Yedi yıl boyunca ailesini görmeyen Zeynep’in hasreti gün geçtikçe büyür. Zeynep de özlemini dindirmek için kendi yazdığı bu türküyü evinin bahçesinde söyleyip durur. Bu haline, kocasının kötü muameleleri de eklenen genç kadın hastalanır ve yataklara düşer. Halinin kötüleştiğini ve başka çaresi kalmadığını anlayan kocası karısının köyüne gider ve ailesini getirir. Zeynep’i yatağında kendinden geçmiş halde, bu türküyü söylerken gören annesi fenalık geçirir. Zeynep’in hasreti dinse de hastalığı iyileşmez ve ruhunu teslim eder. Bu türkü halen kına gecelerinde en çok söylenen türkülerin başında gelmektedir. Annesinin bir tanesini hor görmesinler Uçan da kuşlara malum olsun Ben annemi özlerim Hem annemi hem babamı Ben köyümü özlerim… |
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
Üniversite ye yeni başlayan murat ve aslı tesadüfen okulun müzik kulübünde tanışırlar. Murat çok iyi gitar çalan uzun boylu esmer ve herkesin çok çabuk dikkatini çeken bir müzisyendir. Aslı ise kocaman siyah gözleri ve masum bakışlarıyla bölümün en başarılı ve en güzel kızlarındandır. Murat etkilendiği gözlerinden dolayı ona türkü gözlüm demektedir. Okulun müzik bölümünde bir çok konser verir ayrıca harçlığını çıkarmak için barlarda müzik yapar iyi bir hayran kitlesine sahiptir. Fakat gözü aslıdan başkasını görmez. Murat babasını yıllar önce kaybetmiş annesinin emekli maaşıyla okuyan bir gençtir. Aslıyla büyük aşk yaşarlar. Bir süre sonra murat'ın annesinin sağlık durumu bozulur ve murat memleket ine dönmek zorunda kalır. Döner dönmez askere alınır. O aşkı unutmaya çalışırlar yine de birbirlerini unutamayan gençler tekrar telefonlaşmaya başlarlar. Bu hasretlik ikisi içinde zordur. Aslı murat için okulunu bırakır ve nihayet ailelerini ikna ederek evlenmeye karar verirler. Evlendikleri gün feci bir kaza yaparlar çok kötü bir şekilde can verirler. Ölümlerinin ardından ikisininde çok yakın arkadaşı olan Ayşegül onlar için bu şarkıyı yapar. |
evet cok eskiye dayanan hüzünlü bir hikayesi varmis bu türkünün ve günümüzde bile hala kina gecelerinde calinan bir türküdür kimisi hissedip duygulaniyor kimisi bisey hissetmiyor ozamanin sartlari ile hüzünlüymüs gelip gitme ulasim imkani zormus tabi :gulumseme:
cogu türkülerin sarkilarin bir yasanmislik öyküsü vardir bundandir ki esinlenip bizlere kadar hissettirilmis herkes her sarkida farkli birseyler bulabiliyor kendinde. tskler güzel paylasim icin @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] mm |
Alıntı:
|
Emegıne Saglık.
|
emeğine sağlık
@[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
|
türkülerimizin çoğu o anda havalandırma ile söylenmiştir. şöyleki esasen insan ses telleri ile harf üreterek edilgen bir yapısallık içinde konuşur. fakat türkülerdeki asıl duygu, o nüans verilen hava, nefes, nefsaniyet ile vuku bulur.
|
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Emeğine sağlık
@[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
|
Alıntı:
sözün kendine özgü derinliği ve anlamı bulunmaktadır. Türkülerde kullanılan kavramlarla ilgili yapılacak anlam çözümlemeleri ile bu durumun daha iyi anlaşılacağı kanaatindeyiz., |
emegine saglik canim ;gul
|
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Hepsinin farkli hikayesi var. Turkuler guzeldir ,vazgecilmezim.
Emeginize saglik. Takipteyim : ) |
Alıntı:
çok güzel dediniz. takdirlerimi sunuyorum hanımefendi... |
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Emeğine sağlık
@[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
m harika paylaşım
|
Alıntı:
Uzundu, usuldu dedemin boyu Yıldız'dır yaylası, Banaz'dır köyü Banaz'dır köyü Yaz bahar ayında bulanır suyu Sular da ağlaşır Pir Sultan deyi Bizler Türkülerin Nefesinden alıyoruz, Türkülerle yaşıyoruz. |
Alıntı:
|
Alıntı:
Gel Seninle Koyu ßir Çayın Deminde İnsanlıklarını Satanlara İnat Oturup Türkü dinleyeLim. Diyesim geldi :) |
Alıntı:
bana Ruhi Su de, kardeş türküler de, kimi dersen de, ben Selda bagcanla oturup tokuşturmus mustafa özaslana uzun hava cektirmiş biriyim (: |
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
İsteriz ki Neşet Ertaşlar, Aşık Veyseller, Mahsuni Şerifler hayat denilen iki kapılı bir handa yoldaşımız olurlar. Dert dinler, sır tutarlar, sırdaştırlar Ağlarız gözümüzdeki yaşları silerler yarelerimize merhem olurlar. Turna kuşu misali gurbet sıla düşlerimize ortak olurlar @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
Alıntı:
*/* Canım yanar, Sevdam kuşun kanadında kalır, Sivasta kalır, Yanıyoruz diyenlerde kalır @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] unutamadıklarımız da kalır. */* |
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
@KivanC Sana gelsin Türkü Dostu :) Cahildim dünyanın rengine kandım Hayale aldandım boşuna yandım Seni ilelebet benimsin sandım Ölürüm sevdiğim zehirim sensin Evvelim sen oldun ahirim sensin |
Alıntı:
|
|
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
:) |
Alıntı:
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
Garip geldim bu dünyaya Garip kaldım yüzüm gülmez Kerem oldum yana yana Eller bilir o yar bilmez Alem bilir o yar bilmez Olmaz olsun bu ayrılık Olmaz olsun bu dargınlık Giden gelmez, gelen gülmez Çaresizim kimse bilmez Şu halimi kimse bilmez Ay doğmadan batar günler Kavuşmadan solar güller Hasretini çeken kalbim Bilmez misin niçin inler Sormaz mısın niçin inler Olmaz olsun bu ayrılık Olmaz olsun bu dargınlık Giden gelmez, gelen gülmez Çaresizim kimse bilmez Şu halimi kimse bilmez |
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Buda benden oLsun :) |
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
|
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
1960’lı yıllardan itibaren ismi bağlama ile birlikte anılan, sadece geniş halk kesimlerinde değil, ciddi musiki çevrelerinde de taktir ve hayranlıkla dinlenen Neşet Ertaş’ı farklı bir bağlamda değerlendirmek gerekiyor. Çünkü o da aslında tam bir yöre sanatçısı, yani mahalli bir sanatçı olmasına rağmen yaygın şöhreti ve söylediği türkülerin popülaritesi ile ülke genelinde tanınan biri olarak diğerlerinden ayrılır. İşte Neşet Ertaş Orta Anadolu bozkırlarının tam göbeğinde, “ay dost deyince yeri göğü inleten” gönül delisi bir babanın evladı olarak 1938’de Kırtıllar’da dünyaya gelir. Hiç çocuk sahibi olamadığı ilk karısı Hatice’yi genç yaşında kaybeden Muharrem Ertaş, ikinci evliliğini Kırtıllar köyünden Döne ile yapar ve bu evlilikten, Necati, Neşet, Ayşe, Nadiye ve muhterem adında beş çocuğu olur. Kırtıllar nüfusunun tamamı abdallardan ibaret olan bir aşiret köyüdür. Köyün çevrede “abdallar” adıyla anılması da bundan olsa gerek. Daha altı yedi yaşlarında iken, kendisini yöre düğünlerinin aranılan sanatçı babası Muharrem Ertaş’ın sazı önünde oynarken bulan Neşet Ertaş, hayatını, bir nevi hayat destanı diyebilceğimiz 1960’lı yıllarda yazdığı uzun bir şiirinde şöyle anlatır. Karadır bu bahtım kara Sözüm kar etmiyor yare Yaktın yüreğimi nara(eyvah ey....) Kendim ettim kendim buldum Gül gibi sararıp soldum(Eyvah ey...) Bilmez yar gönülden bilmez Akar göz yaşlarım dinmez Bir kere yüzüme gülmez(eyvah ey...) Kendim ettim kendim buldum Gül gibi sararıp soldum(eyvah,ey...) Söylerim sözüm almıyor O yar yüzüme gülmüyor Garip gönlümü bilmiyor(Eyvah ey...) Kendim ettim kendim buldum Gül gibi sararıp soldum (eyvah ey...) |
Türküler hikayeleri ile yazılıyor.Ama yaşattıkları ile değer buluyor gerçekten.
|
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Emek bilgi ve zamanına sağlık güzel paylaşım olmuş
|
Alıntı:
|
Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 21:06. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2024, vBulletin Solutions, Inc.
Copyright ©2019 - 2023 | IRCRehberi