![]() |
| | #1 |
| Merhabalar. @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Lütfen Üye Olmak için TIKLAYIN...] ve Siyah işbirliği ile dökülen kelimeler: Yaşayanlar bilir yüreğin ıssızlığını, içindeki acıyı. Kor ateş, sönmüştür nedensizce. Savurdum saçlarımı rüzgar eşliğinde ahenkle. Dans eder gibi. Tüm kederleri bıraktım yüreğimin ıssız köşelerine... Bugün gökyüzünü kendi rengime boyadım. Griye olan sevdama. En değerli olduğum gün anladım. Bir kalemde yok oluşu. Pes etmedim. Sevgiye bakan gözlerimde kendimi gördüm, ayrı bir güzellikte. Gidip uyuyarak kurtulmak lazımdı bu içimden. Kendime bir masal Dünyası kurdum. Çocukların sürekli oyunlar oynayıp, kahkahalarla güldüğü. Kadınların öldürülmediği, hayvanlara tecavüz edilmediği. İnsanın insan olduğu için saygı gördüğü. Masal bu ya: Dil, din, renk, mezhep, kültür, ırk, cinsiyet ayırt etmeden insanca yaşanabilen bir masal dünyası. Öyle çocuklara masallar değil, basbayağı kendime yetişkin masalı. Ağaçların düşmanca yakılmadığı, Ülke sınınırları için insanların katledilmediği... Salgın hastalıklardan kimsenin ölmediği, kimsenin işsiz kalmadığı, çevrenin, denizlerin kirletilmediği... Koruyarak, sahip çıkarak, özgürce yaşanabilecek bir Dünya. Gözlerimi açtığımda, dedim ki: Ne güzel rüya! Bu rüya sizce gerçek olur mu? Kült şarkımızı hatırlatayım mı? Severek dinleriz hep beraber. [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Lütfen Üye Olmak için TIKLAYIN...] 👍 12
________________ Dörtnala gelip Uzak Asya'dan Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket bizim. Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak ve ipek bir halıya benzeyen toprak, bu cehennem, bu cennet bizim. Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın, yok edin insanın insana kulluğunu, bu davet bizim.... Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine, bu hasret bizim... Nâzım HİKMET | |
| |
| Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| Seçenekler | |
| Stil | |
| |