![]() |
| | #1 |
| [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Lütfen Üye Olmak için TIKLAYIN...] bazen bu koca "acı" dolu hayattan biraz soyutlanma amacıyla uykuya dalmaya çalışırken veya "zevkli" gördüğünüz bir işi yapmaya çaba sarf ederken o mütemadi "susmayan" benliğiyle ortaya çıkan iç ses.ve bazen "aşk"tır,mutluluğa gebe "umutlar" veren insana ve bazen gene "aşk"tır,acı deryalarında yüzmeler bahşeden dertler ile..soluksuz bir bekleyiştir bazen gelmesini isteseniz de istemesenizde "olmasını" beklediğiniz hüküm verilecek davalarda..ve bazen de "izahı" olmayan hayat cebelleşmeleridir o sesin anlattıkları.. siz susarsınız,onun çatallaşmış ve bazen de sözde "umut" verebilecek "naif" sesi başlar konuşmaya..anlattıkları pek yabancı değildir çoğu zaman,bilirsiniz sizin mahalledeki kavgacı hanımefendinin sesine çok benzer,hatta o gıcık olduğunuz kahve delikanlısına bile benzetebilirsiniz..bi yerden sonra o "bilindik" sözlerin dışına çıktığını,"acı" veren "yabancı" hulyaların aksini yansıttığını görürsünüz..ve sizi "sizin" kadar çok sevmeyen insanları anlatır,hiç durmadan..durduğu anda bitecek sanırsınız o sadece rüyalarda varolan insanlar gibi..ama bilirsiniz o "durmayan" hayatın ta kendisidir.. kalbinizi kıranlar,sizi umursamayanlar,"karşılık" vermeyenler ve "sevebildikleriniz" bu hikayenin baş kahramanlarıdır..hiç bitmeyecek bir oyunun baş kahramanlarıdır,kadrolu,işten çıkartılmayan..ve çaprazdan hafif "tebessümvari",kısık bakışların, pembemsi gamzelerin,simsiyah gözlerin,kırvrık ve dümdüz saçların,içten peltek gülüşlerin bu "oyunda" büyük rolleri vardır.. Alinti 👍 5
________________ bende dahil bilmiyorum aga ne zaman başladı, ne zaman bitti.. / neyi ne kadar sevdiysem, o kadarı gitti. | |
| |
| Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |