Bir çocuğun sesinde saklı Gerçek hayatın tadı,
Yıpranmış bir kanepenin anısı Ve sadece gülen bir yüz...
Bir demet mutluluğun Kenarına sıkışmış aşk,
Gözlerim de yorgunluğun ifadesi Ve içimde büyüyen suskunluk.
Geçmişin tozlu raflarından sarkar bir melodi,
Adını unuttuğum bir şarkı gibi Her mısrada yeniden doğar acı.
Ne gidenin sesi var artık Ne de gelenin umudu,
Sadece bir nefes kadar yakın Yalnızlık ve suskunluk
Şimdi deniz de saklı olan cennetin peşinde yalnızlığım
Yakamozun denize sarılması gibi soğuk ve güzel
Martıların sessizliği gündüz den kalan mesela
Saçma sapan bir gülümseme yüzümde üşüyen
Yanaklarımdan Bir damla hediye sana,
Ne hoş güllerle dans eden rüzgârın sesi,
İmrenmemek elde değil sanki huzuru fısıldıyor,
Kıskanıyorum rüzgârın güle dokunuşunu,
Ben bile değemedim böylesine narince
Toprağın kokusu sarmış karanlık dünyamı,
Denizle tuz gibi karıştı aklım,
Kalbim avucunda yok sana gizlim saklım,
Dalgalara yenik düştü yüreğim,
Yelkenler perişan yerde direğim,
Gökyüzünde beni seyreden binlerde yıldız,
Ve ben sadece seni seyretmekle meşkuldum…