IRCRehberi.Net- Türkiyenin En iyi IRC ve Genel Forum Sitesi  
 sohbet
derya sohbet


6Beğeni(ler)
  • 3 Post By Palyaco
  • 1 Post By ZaLim
  • 1 Post By Mix
  • 1 Post By yeSa


 
 
Seçenekler Stil
Alt 25 Ocak 2022, 14:12   #1
Standart Rutin - - Epizot 3

Bahardan kalma bir hava tatil günü neden erken uyanır insan ? Sanki bir yere yetişecekmişçesine erken uyanmak. Sanırım Hayatını kazanmak zorunda olanların alın yazısı da bu keşke tavanda da bu yazsaydı diye düşündü acaba dedi aklımda biri mi var yoksa ben aklımla mı konuşuyorum. Tanrı bu mu yani şuan benim konuştuğum ama cevap vermeyen ve yalnız beni duyan mı? Tuhaf sorular ve bilindik düzen yarısı soğuk bir yatak etraf dağılmış durumda üzerini giyinmeye yeltendi hızlıca bir şeyler alıp üstünü giyindi ve güneş göz bebeğine vuruyordu bunu değerlendirmeli dedi kalkıp kitabını paltosunu atkısını aldı hızlı ve kararlı adımlarla gidiyordu bir an aklından geçen şu oldu hayatımda hiç bu kadar emin adımlar atmış mıydım? hayır dedi ufak bir tebessüm ile ve karşısında deniz vardı. Sahilin ucuna kadar yürüdü. aklında Nazımdan kalma bir kaç cümle " Bugün pazar bugün beni ilk defa güneşe çıkardılar ve ben ömrümde ilk defa gökyüzünün bu kadar geniş bu kadar mavi olduğuna şaşırarak kımıldanmadan durdum." Uzaktan biri baksa bir nazım görürlerdi belki üzerinde palto boynunda atkı kolunda bir kitap uzaklara bakarken.
Bir süre derin nefes aldı denizden gelen dalga sesleri hafif bir meltem ve yosun kokusu alışmamış insan sevemez bunu sahil boyu yürüdü yorgun bir solcu mağrurluğunda adımlar attı etrafını izleyerek havayı gören koşmuş sahile köpeğini gezdirenler çocuğunu çıkaranlar ve koşanlar. Tüm bankları sevgililer kapmış ve birde köpeği koşarken oturmuş telefonu ile oynayan sahipleri. Tuhaf dedi kendi kendine mırıldandı " telefonlar bizim tasmamız ve internet zincirlerimiz birazcık gevşettiklerinde kendimizi özgür sanıyoruz". "Özgürlük nedir?" Dedi bir çatal kaba bir ses. "Efendim?" "Özgürlük nedir?" Tekrar aynı tını ile sordu . "Bilmem" diyebildi şaşkın bir şekilde bankta yalnız başına oturan bir adama. "Vaktin var mı?" Dedi adam. "vakit nedir?" dedi. Gülümsedi adam ve otur der gibi biraz kenara kaydı yarısı boş olan koltukta. ikisi de yan yana oturdular istemeden şöyle bir başta aşağı süzdü adamı sakalı vardı ama düzgündü adam ne evsiz gibiydi ne de bir yere ait gibi tuhaf bir şekilde irdelemeye çabalıyordu ve adam sessizliği bozdu "Yargılaman bitti mi?" "ben kimseyi yargılamam" dedi .
"O halde neden süzüyorsun beni merak mı ediyorsun yaşantımı şuan bi evsiz olsam deli derdin üstüm başım çok kaliteli markalı kıyafetlerim olsa profesör. beyazlar olsa üstümde evliya e söyle bakalım ben neymişim." "Bilmem sokağa yeni atılmış evsiz deli evliya profesör mü?" ikisi de arkalarına yaslanıp denize doğru bakıyorlardı adam gülümsedi "Sıradan biriyim" dedi. "Özgürlük dedi hayatı anladığında başlar denizler mesela karaya kadar özgür yada toprak suyun üzerine çıkabildikçe özgür. zamansa bir yol başı ve sonu belli olan ama bize söylenmemiş rakamlar toplamı. Şimdi sen nesin?" "Yalnız sıradan olamamış biri yolda olmayan kenarda bekleyen biri." "Yalnızlık nedir?" dedi adam. "Yalnızlık sosyal medyada bir kadına sarılmadan atılan manzara fotoğrafı gibidir kimse yoktur fotoğrafta sen bile." gülümsedi adam "Sosyal medyam yok. bu durumda ben ölüyüm sanırım." "Belki de" dedi muzip bir gülümsemeyle. "Sevmek nedir" dedi adama. Adam daha da uzaklara gitti cebinden bir sigara paketi çıkardı dudaklarına dokundu süngeri yavaşça yaktı sigarasını derin bir nefes çekti yavaşça dışarıya çıktı tüm dumanlar "Sevmek dumandır görürsün bilirsin ve dokunamazsın. Sevmek Ferhat'a göre dağ delmek Mecnuna göre Çöl aşmaktır." "Peki nasıl anlatılır" cevap beklercesine adama. " Körler fili nasıl anlatır " dedi adam. Anlamsızca" ne ?" "Körler bir fili nasıl anlatır?" "Anlatamazlar" "Neden" " Göremezler" dedi kendinden emin. "Anlatırlar dokunurlar file ama hepsi filin neresine dokunursa onu anlatır. biri bacağına dokunur Fil ağaç gibidir der biri kuyruğunu tutar fil püsküllü der. Biri hortumunu tutar fil bu der. Yani sevmek de körlerin fil tanımı gibi neresinden tutarsan orasıdır "der. kalkar ve yürümeye başlar adam arkasından bakar sadece kitabını açar okumaya başlar tuhaf gelmiştir bu yaşadıkları kitaba kaybolur.
Tam her şeyden soyutlanmış güneşin ve kitabın tadına bakacakken " HUZURSUZLUK Güzel kitap" diye bir ses duya kitabı indirdiğinde hoş bir kız olduğunu anlar "teşekkürler" diye kitaba gömülür tekrar. "Zülfü Livaneli'nin serenat çok güzeldi bu nasıl ?" dedi kadın "Rahat bırakırsan anlamaya çalışacağım" dedi. "Peki bitirene kadar bekliyim mi?" dedi muzip bir ifadeyle. "Ne istiyorsun" dedi kıza " az önceki adamla konuşmalarınız beni etkiledi sizinle bir şeyler içmek istiyorum dedi kız. "Ben değil o adam konuşuyordu onun yanına gitmelisin ben dinleyendim." dedi. "emini dinlediklerini anlatmak istersin." dedi kız . Felsefeyle bir kadınla yaklaşmanın bu kadar kolay olduğunu düşünmemiştim diye iç geçirdi ve aklındaki ilk şeyi söyledi?" Bana gidelim mi?" kız bu soruyu beklercesine kafasını salladı ve bilindik şeyler yaşandı ama bu defa eksikler vardı. Bir kadınla olmak onu mutlu etmiyordu. Yarı çıplak içilen kahveler ve alkoller bir şeyler eksikti. Toparlandı üstünü giyindi yatağında yatan kızı bırakıp evden çıktı neredeyse akşam üstü olmak üzereydi ve sabah ki banka gitti bir şeyler arar gibiydi. deli Prof. oradaydı ve adam onu gördüğünde gülümsedi ve " yine mi felsefe yapacağız dedi. " tek bir soru sevmekten korkulur mu?" dedi. " Yüzme biliyor musun dedi?" adam. Evet anlamında başını salladı . " Sevmek de yüzmek gibidir. atla sevda denize yüz yüze bildiğine " dedi adam. Telefonu çalmaya başladı telefonuna bile bakmadan tekrar sordu " Ya boğulmak korkusu?" Adam uzaklara baktı sigarasını ayağıyla ezerken "daha denize girmedin niye boğulmayı düşünüyorsun atla bir denize önce boğulmaksa kader oradan zaten dönülmez ama önce telefona bak" dedi gülümseyerek. ve yeniden yürümeye ve uzaklaşmaya başladı.
Teflonunu çıkardı cebinden Arayan Zeynep'ti açtı alo bile diyemeden karşıdan Zeynep'in bitkin yorgun yarı baygın sesiyle şok oldu. "çok kötüyüm."

Yazarın Notu;
Yorumlarınızla yeni bölüm için bana yardımcı olursanız sevinirim:)
Bölüm şarkısı;
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
 
Alt 26 Ocak 2022, 21:10   #2
hepSi bir yaLan . . .
ZaLim - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart

bu tür akışlarda olaylara müdahale etmek yerine tamamıyla yazarın akışına bırakmak daha doğru olur diye düşünüyorum. O yüzden yönlendirme yapmayacağım. Yazdığın sürece de okuyacağım. İlk bölüm başlangıç için kısaydı. İki ve Üçüncü bölümler daha belirginleştirdi akışı. Gönlünden geldiği şekilde yazmanı öneririm.

________________

Fuego, sonrisas, realidad y dolor . . .
Bırak elinde ki kalemi diyorlar,
bırak şeytan doldurur.
Ve bugün imge dediğin her şey,
bir anda bizim gibi bir katil olur.
.


hepSi bir yaLan . . .
 
Alt 27 Ocak 2022, 08:09   #3
Standart

teşekkür ederim.
vakit buldukca sıkılmaya devam :)

 
Alt 27 Ocak 2022, 08:14   #4
Mix
★ GeneraL ★
Mix - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart

@[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] emeğine yüreğine sağlık. :)

 
Alt 26 Mayıs 2023, 15:54   #5
Standart

Deli Prof, özgürlüğü, sevmeyi ve yalnızlığı ne güzel anlatmış. Çok güzel ve akıcı. Emegine sağlık @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Kapalı
Refbacks are Kapalı





Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 15:35.