IRCRehberi.Net- Türkiyenin En iyi IRC ve Genel Forum Sitesi  
 sohbet
derya sohbet


8Beğeni(ler)
  • 3 Post By velevki
  • 1 Post By Yazgı
  • 1 Post By velevki
  • 1 Post By Yazgı
  • 1 Post By MeftuN
  • 1 Post By ZeyNa


 
 
Seçenekler Stil
Alt 08 Temmuz 2020, 09:31   #1
Standart Asiye'nin hikayesi

Yetiştirme Yurdunda Büyüyen Asiye`nin Hikâyesi

“Asiye dalgın” diyorlar. Altı yaşındayken saçlarını nasıl taraması gerektiğini kendi öğrenen bir kız çocuğu, elbette dalgın olacaktır…

“Asiye suskun” diyorlar. Susmayıp da ne yapacaktım; bana,”ceddin deden, neslin baban” diye marşlar öğreten öğretmenlerime, yetiştirme yurdundaki ranzalarda okuduğum Didem Madak şiirlerinden bahsedemeyeceğime göre…

“Asiye hırçın” diyorlar. Simsiyah sokak kedilerini benden başka besleyen, benden başka sevip okşayan kimse yok buralarda…

“Asiye yalnız” diyorlar. Canımdan öte bilip, bağrıma bastığım tek arkadaşım öldü.

Yalnız kalmamak için yapmacık dostluklara, yalanlı dolanlı arkadaşlıklara ihtiyaç duymuyorum, hepsi bu…

“Asiye karamsar” diyorlar. Kazım Koyuncu`nun şarkılarını dinleyip, ne bileyim, feminizm üzerine bilgiler edinip mesela, sonra da tecavüz edilen bebeleri duyumsamak ülkemde…

Asiye`yim ben; dalgın olan, suskun olan, hırçın ve yalnız olan Asiye.

On sekiz yaşındayım. Üniversite sınavlarına hazırlanıyorum.

Yurttan ayrıldım; şimdi bir öğrenci evinde kalıyorum.

Yetiştirme yurtlarında büyüyen kızlarla evlenmenin sevap olacağını söylemişti bir televizyon yorumcusu.

O gün bugündür televizyon seyretmiyorum!

Şiir yazmak mutlu ediyor beni.

Solgun dizeler biriktirdim ömrüme; solgunluklarıma tutunarak soluklanıyorum…

Çıkma tekliflerini reddettiğimde, “sen yurt kızısın, psikolojisi bozuk hepinizin” deyip, bana posta koyduğunu sanan sevgili adayları, ödevlerimde bir hata olsa, “anne yok, baba yok tabi, neyse” deyip, bendenize tepeden bakan öğretmenlerim, “bir gün, tek başıma bir tiyatro oyununa gideceğim” dediğimde, “sana devlet baktı, ama senin gözün dışarıda” deyip, beni kınayan komşular, yazmamın bir heves değil, bir yaşam biçimi olduğunu anlattığımda, “yat kalk başımızdakilere şükret; size iş de veriyorlar” deyip, benden uzaklaşan akranlarım; hepiniz kötüsünüz!

“Asiye dalgın” diyorlar. Slyvia Plath da dalgındır ben gibi; Tezer Özlü, Nilgün Marmara… Dalgın olmasam niye şiir yazayım ki…

“Asiye suskun” diyorlar. Şiir defterimle dertleşiyorum; bir de annemin ve babamın olduğu, ama benim olmadığım o bir tanecik siyah beyaz fotoğrafla…

"Asiye hırçın” diyorlar. Kendini bildi bileli küçücük bir Karadeniz şehrinde yaşayıp da, Mardin`i görmek için can atan, Çingenelerin yaşamına hayranlık duyan, matematiğe çalışırken, birden durup, “kendimi iyice geliştireyim de, yurttaki çocuklara şu denklemleri anlatayım” diyen ben, izin verirseniz hırçın olayım bana kibirlenenlere, küstahlaşanlara, beni can olarak görmeyenlere!

“Asiye yalnız” diyorlar. Çok param olsun, şiir kütüphaneleri kuracağım yetiştirme yurtlarına, mahpushanelere, köy okullarına ve gidip oralara, şiir okuyacağım ben gibi çekmişlere, incitilmişlere, hor görülmüşlere…

“Asiye karamsar” diyorlar. Gülten Akın yazmış ya bir şiirinde, “ah kimselerin vakti yok/ durup ince şeyleri anlamaya”…

O şiir nasıl sonlanır bilir misiniz; “bir gün birileri öte geçelerden/ıslık çalar yanıt veririz”…

Benim karamsarlıklarımı dinlemek isterseniz, ıslık çalınız efendim…

Asiye`yim ben; suskun olan, dalgın olan, hırçın ve yalnız olan Asiye. On sekiz yaşındayım.

Kendi elini kendi tutan bir kızım; kendi yüreğini kendi bilen bir kız…

Şiir okuyacağım şimdi simsiyah sokak kedilerine; hoşça kalınız...

Ergür Altan.
________________

Hiçbir süs edep kadar güzel değildir...
 
Alt 08 Temmuz 2020, 10:04   #2
Huysuz ve tatlı kadın..
Yazgı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart

Kendi elini kendi tutan bir kızım; kendi yüreğini kendi bilen bir kız…

Emeğine sağlık velevkim çok incelikli bir yazı duygulandırdı beni. Kimsenin anlamaya çabası yok ki sen şöylesin, sen böylesin peki niye? Düşünmüyorlar..

 
Alt 08 Temmuz 2020, 10:10   #3
Standart

Canım @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] , herkesin dünyası o kadar küçük ki...oturup düşünmeye vakitleri yok. Uzanan bir el veya omuz nelere kadirdir oysa.

________________

Hiçbir süs edep kadar güzel değildir...

Konu velevki tarafından (08 Temmuz 2020 Saat 10:16 ) değiştirilmiştir..
 
Alt 08 Temmuz 2020, 10:11   #4
Huysuz ve tatlı kadın..
Yazgı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart

Senin elin hep omzumda olsun velevki bana iyi gelen nadir şeylerdensin

 
Alt 08 Temmuz 2020, 10:13   #5
Standart

1400 yıl önce için doğru olan şimdisi için doğru olabilirmi ? Kız çocuklarını 8 yaşında evlendiren zihniyetler var Dünyada...Asiyeler karamsar Asiyeler kendi geleceklerinin,kendi hayatlarının başkaları tarafından inşa edilmesin den dolayı mutsuzlar.

Bırakalım artık,Asiye' ler kendi ellerini tutabilsin ler...yüreğinin götürdüğü yere gidebilsinler.

________________

Ne kadar yakın olursan ol, bazı şeyler hep uzağındadır..
 
Alt 08 Temmuz 2020, 10:16   #6
Standart

Herkes dışarıdan gördüğüne yorum yapıyor.
İnsanın içini bilen yok, kimse kimseyi tanımaya niyetli değil.
Ne yaşıyor, içinde ne fırtınalar kopuyor bilen yok.
Dışarıdan yorum yapmak en kolayı çünkü, her zaman.

Emeğine sağlık @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Kapalı
Refbacks are Kapalı





Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 23:30.