IRCRehberi.Net- Türkiyenin En iyi IRC ve Genel Forum Sitesi  
 sohbet
derya sohbet


Felsefe Felsefe hakkındaki tüm konulara bu başlık altından ulaşabilirsiniz.

 
 
Seçenekler Stil
Alt 23 Temmuz 2020, 00:14   #1
She
✰ ÖzeL..
She - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart Hegemonya

Hegemonya: Bir toplumda hakim sınıf ya da yönetici sınıfın iktidarını doğal ve meşru göstermesi, kendi sınıfsal çıkarlarını evrensel çıkarlar olarak ifade etmesi durumu; Marksist teorisyen Antonio Gramsci tarafından kapitalist bir toplumda, yönetici sınıfın ideolojisini kitlelere çok büyük bir çoğunlukla güce hiç başvurmaksızın empoze edişini açıklamada kullanılan kavram. Marx’ın tarihsel materyalizminde orta*ya çıkan hegemonya kavramı esas Antonio Gramsci’nin çalışmalarıyla daha büyük bir önem ve anlam kazanmıştır. Burjuva hegemonyasının en önemli aracının sivil toplum olduğunu öne süren Gramsci’ye göre, hakim sınıfların tahakkümü, güç kullanımı ya da doğrudan kontrolden ziyade, bağımlı sınıf ya da kümelerin rızasıyla sağlanır. Hakim sınıf alternatif bakışları, farklı söylemleri dışlar ya da marjinelleştirirken, belli düşünce ve bakışlar üretip, onları yerleşik hale getirir. O, burjuva kapitalizminin inanç sisteminin, söz konusu ideolojinin ilkelerini kitleler için özlenen idealler olarak veya şeylerin doğal düzeni diye takdim eden sa*natlar ve kitle iletişim araçları tarafından iletildiğini savunur.
Gramsci’nin düşüncelerinden yola çıkan yapısalcı Marksist teorisyen Louis Althusser ise hegemonyayı açıklarken, Batı top*lumlarının çok çeşitli “ideolojik devlet aygıtları” (İDA) ile “baskıcı devlet aygıtı” (BDA)’ndan meydana geldiğini söyler. Ona göre, hakim sınıfın ideolojik ilkelerini, gün*delik yaşamın ayrılmaz bir parçası haline gelecek şekilde topluma yaymak, İDA’ların, yani eğitim sisteminin, sanatların, kitle iletişim araçlarının görevidir. İDA’ların amacına ulaşamamaları durumunda. BDA yani hükümet, polis ve ordu, düzeni şiddet ihtiva eden yollarla oturtmak ve yerleştirmek için vardır.
Postmodernist düşüncede, hegemonya kavramı Ernest Laclou ve Chantal Mouffe tarafından yeniden ele alınıp gözden geçirilmiştir. Buna göre, hegemonyanın olumsal doğasını vurgulayan düşünürler, Marksist teorinin aşikar başarısızlıklarını tashih etmek üzere geliştirilmiş bir şey olduğuna işaret ederler. Klasik Marksist teorinin köşe taşlarından birini oluşturan tarihsel zorunluluğa göre, işçi sınıfının sonunda kendisini sömürenlere karşı ayaklanmaları gerekmektedir. İşte hegemonya bunun niçin gerçekleşmediğini açıklarken klasik Marksist tarihsel zorunluluk anlayışını kuşkulu hale getirir. Onların gözünde hegemonya çoğulcu bir Marksizmin geliştirilmesine duyulan ihtiyacın bir kanıtı olmak durumundadır.



Alıntı
________________

~ E & B ~
 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Kapalı
Refbacks are Kapalı





Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 11:28.