[KhjkL ✓]

Kadını nasıl sevmelisin biliyor musun?
Onu, sabahın ilk ışığında uyanan bir çiçek gibi sevmelisin; kırılgan ama hayat dolu, nazik ama dimdik duran bir varlık gibi… Sevmek, yalnızca “seni seviyorum” demek değildir. Kadını sevmek, ona her bakışında kalbine teşekkür etmek, onun varlığıyla nefesinin güzelleştiğini fark etmektir.

Kadını, sadece güzelliği için değil, yüreğinin derinliği için sevmelisin. Onun gözlerinin içine bakarken gördüğün şey sadece bir çift göz olmamalı; orada hayatın bütün sırlarını, gizlenen acıları, içten gülüşleri ve sessiz duaları görebilmelisin. Kadını, sustuğunda anlamalı, ağladığında yanında olmalı, güldüğünde o gülüşü en büyük ödülün bilmelisin.

Kadını, incitmeden sevmelisin. Onun kalbi, en değerli hazinelerden bile daha kırılgan bir cevherdir. Sesini yükseltmemeli, onu küçültmemeli, sevgini eksik göstermemelisin. Kadını sevmek, onun ellerini tutarken "buradayım" demektir. Ona güven vermek, fırtınalı günlerinde sığınabileceği bir liman olmak demektir.

Kadını yarım sevmemelisin. Çünkü kadın, eksik sevgiyi hisseder; o boşluğu kalbinin en derininde taşır. Ona tam olmalı, sözlerinde sadık, bakışlarında dürüst olmalısın. Kadını sevmek, başka gözlere bakmamak, başka yollara sapmamak, sevginde daima sabit kalmaktır.

Onu, gençliğinde değil sadece; saçlarına aklar düştüğünde, yüzünde yılların izleri belirdiğinde de aynı tutkuyla sevmelisin. Çünkü gerçek sevgi zamana direnir, yıllar geçse de güzelliği, değeri, anlamı azalmayan bir hazineye dönüşür.

Kadını, başkalarıyla kıyaslamadan sevmelisin. O, kendi eşi benzeri olmayan bir dünyadır. Kusurlarıyla, yaralarıyla, eksikleriyle sevmelisin. Çünkü sevmek, kusursuzluğu aramak değil, kusurlarıyla birlikte kabul etmektir. Kadını olduğundan farklı yapmaya çalışmamalı, onun zaten olduğu haliyle en güzel olduğunu bilmelisin.

Kadını, küçük şeylerle mutlu etmelisin. Bir çiçek, bir tebessüm, ansızın söylenen içten bir söz, bir sarılış… İşte bunlar kadının kalbine atılan en büyük imzalardır. Ona büyük vaatlerden çok, küçük ama gerçek sevgiler sunmalısın.

Ve unutma, kadını her gün yeniden sevmelisin. Ona, “sana alıştım” diyerek değerini küçültmemeli, aksine her sabah uyandığında “iyi ki varsın” demelisin. Çünkü kadın, yeniden sevilmeyi, yeniden değer görmeyi hak eder.

Kadını nasıl sevmelisin biliyor musun?
Onu hayatının merkezine koyarak değil, yanında yürüyen eşin olarak kabul ederek… Ona yük olmadan, ama omuz vererek; onun ruhunu daraltmadan, ama her zaman yanında olduğunu hissettirerek… Kadını sevmek, sadece bir ömür değil, sonsuzluğu birlikte hayal etmek demektir.

Kadını, ruhunun yarısı gibi sevmelisin. Çünkü doğru sevildiğinde, kadın sadece sevilmez; aynı zamanda bir erkeğin kalbine en güzel hayatı da armağan eder.

O~