![]() |
| | #1 |
![]() Günler geçip gitmiş, dersler başlayalı 3 hafta olmuştu...O hafta sonu Nur ailesinin yanına Manisa ya gitmişti.Sare yi götürmeyi çok istemiş ama Sare de '' Daha sonra gelirim, bu senin ilk gidişin evine ‘ diyerek ısrarlarını savuşturmuştu... Aile ortamı nasıl olur en ufak bir fikri yoktu ve bilmediği bir ortama girmekten ödü kopuyordu...Henüz böyle bir tecrübeye hazır değildi... Onun aile bildiği tek yer daha 3 aylıkken kapısına bırakıldığı yetiştirme yurdu idi...Ve 18 ine bastığı gün o aile bildiği yer de artık onun yuvası değildi..18 yaşına geldiği güne kadar onu yetiştiren, hayata hazırlayan,ayakları üzerinde durabilme yetisi kazandıran yurt ve çalışanlarına minnettardı,herbirinin üzerinde ayrı ayrı emekleri vardı, en çok da yurt müdürü Suna Annesinin.. Nur un yokluğunda vaktinin çoğunu kütüphanede ders tekrarı yaparak geçirdi..Biriken çamaşırlarını yıkadı, ütüsünü yaptı...Kantindeki yurdun tek televizyonunda ‘Selvi Boylum Al Yazmalım’ filmini belki 5.defa izledi.. Oda arkadaşları akşamüstü bir çay içmek için’Moda ya gidelim’diye onu da davet etmelerine rağmen işlerini bahane ederek onlara katılmadı... Yapısı gereği içine kapanık ve kendi halinde bir kız olan Sare; Nur Ve Semih yanında değilse,kendini koruma alanının dışına çıkmış gibi hissediyor, içini korku ve güvensizlik kaplıyor,onlarsız yurdun dışına bile çıkmıyordu... Pazar akşamı Nur’un geliş saatini pencere önünde bekledi resmen..Dolmuştan indiğini görünce koştu sevinçle merdivenlere...Kapıda karşıladı arkadaşını, sımsıkı kucakladı...İki gün önce değil de aylardır ayrı kalmıştı sanki... Ertesi sabah Sare ile Nur kampüsün girişinde kimlik kontrolünü geçmiş, fakulteye doğru ilerlerken arkalarından; -Nuurrr , Nuurr ! Diye birinin seslenmesiyle geri döndüler..Nur o meşhur çığlıklarından birini atarak sesin sahibine doğru koştu...Boynuna atıldı... -İnanmıyorum ! Orhan! Nerdesin sen yaa kaç haftadır? -Dur bi sakin! Yurt dışındaydım yeni döndüm.. İki arkadaş özlemle kucaklaştılar...Sare kenarda durup onları izliyordu..İkili onun ordaki varlığını unutmuş hasretle aralarında sohbete başlamışlardı.. Orhan uzun boylu, yapılı, esmer, yakışıklı bir delikanlıydı..Göze çarpan ilk özelliği uzun kirpiklerinin bile saklamaya yetmediği yeşil gözleri idi... Nur’un olup bitenleri heyecanla el kol hareketleri ile anlatışını yüzünde sakin sıcak bir gülümseme ile dinleyen Orhan’ın bakışları bir anda Sare ye kaydı...Onlardan tarafa bakan Sare ile biranlığına gözgöze geldiler..Sare hemen kaçırdı bakışlarını, çimenlerde oturan gençlere doğru çevirdi...Orhan bakmaya devam ediyordu..Nur bunu farkedince; -Aa Sare ile tanış gel! Diyerek elinden tutup Sare’ye doğru yöneldi.. -Sarecim bu benim kankam Orhan..Beyefendi ancak teşrif edebildiler! Orhan,Nurdan kurtardığını elini uzattı; -Selam.. Nasılsın? Sare de elini uzatarak; - Memnun oldum, teşekürler, sen? -İyiyim teşekkürler, aynı sınıfta mıyız, hiç görmedim de? Nur araya girdi; -Yok bölüm aynı da, bizim çömez o.. :) aynı zaman da oda arkadaşım.. Orhan da gülümseyerek; -Ooo süpermiş! E hadi kantine gidelim bi kahve içmem lazım afyonum patlamadı daha... Nur ‘a dönerek; -Sahi bizin don juan nerde? Nur kıkırdayarak cevapladı; -Kantindedir muhtemelen... Nur ile Orhan önde Sare arkalarında kantine doğru ilerlerken, yeni hayatının en temel taşı ile az evvel tanıştığının farkında bile değildi...Birazdan gireceği anatomi dersinin notlarını düşünmekteydi... Kantinde Orhan ile Semih’in karşılaşması da çok sıcak ve candandı..Masada kahve eşliğinde hararetli bir sohbet vardı..Yaz tatilinde ayrı kalan üç arkadaş yeniden biraraya gelmenin keyfiyle tatlı tatlı ayrı kaldıkları zamanlarda yaşadıklarını paylaşıyordu.. Onların sohbetini Sare de yüzünde bir gülümseme ile dinlemekteydi.Semih yaz boyu şirkette babasının nasıl onu nefes aldırmadan çalıştırdığından dem vuruyordu; -Abi adam takmış kafaya..İlla şirkette devam ettirecek ya beni..Bu sene de son sene ya..Her gelen misafirine beni takdim etti..Tanıtırken de ne dese beğenirsiniz ! Benim varis! Orhan kahkaha atarak; -Varis Bey! E bilmediğin bir şey değildi bu, alış biran önce Nur huzursuzca baktı Orhan’a..Bu sene Semih mezun olacak ve memleketine dönecekti..Birlikteliklerini nasıl devam ettirecekleri konusu dillendirmeseler de bir sorun olarak önlerinde duruyordu..Bu konuyu sık sık Orhan ile paylaşıypordu Nur..Ortamın sessizleşmesi üzerine Orhan konuyu değiştirmek için Sare’ye dönerek; -Sare..Sen peki alışabildin mi ortama? Bütün bakışların üzerine odaklanmasından tedirginleşen Sare huzursuzca yerinde kıpırdanarak; -Evet.. derken Orhanla gözgöze geldi, yine yüzünün o hep tanıdık gelen yanma hissini duyumsadı..Bakışlarını Nur’a çevirerek devam etti; -Nur sağolsun, onun sayesinde hiç zorlanmadım... Nur uzanıp eline dokundu; -Canımm... Orhan bakışlarını Sare den ayırmadan; -Birtanedir Nurumuz..Olmayan kızkardeşim o benim... -Ay şımarıyorum bak valla, sen de cansın Orhancım, hislerimiz karşılıklı diye cevap verdi Nur ellerini birleştirip ‘minnettarım’işareti yaparak.. Semih uzanıp öptü yanağından.. Orhan,Sare’nin duruşundan,oturuşundan, bakışlarını kaçırmasından,konuşurken yüzünün al al olmasından çok etkilenmişti..Alışık olmadığı bu hal ve tavır onda garip şekilde bir ilgi uyandırmıştı..Uzun zaman sonra ilk defa bir kızı merak etmişti..Bu duygu biran çok yabancı geldi kendine...’N’oluyo ya’ diye düşündü.. Sare ise Orhan’ın bakışlarını üzerinde hissediyor ve bu onu tedirgin ediyordu..Korunaksız kalmıştı sanki ve bu ortamdan kaçıp kurtulmak istiyordu... Semih’in sesiyle sessizlik son buldu; -Hadi geç kalmayalım, kalkın! Diyerek sandalyesinden kalkıp notlarını toparladı masadan...Orhan ters oturduğu sandalyesinden kalkıp düzeltti, masanın altına iterken, yine Sare ye bakarak; -Arada görüşürüz... Birlikte çıktılar kantinden...Semih ile Nur önde elele, arkalarından Orhan ve Sare... 👍 6
________________ ![]() | |
| |
| Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |