Günün Şiiri ~ 30.09.2021 Severmişim Meğer
Çiçekler geldi aklıma her nedense
Gelincikler kaktüsler fulyalar
İstanbul’da Kadıköy’de Fulya tarlasında öptüm Marika’yı
Ağzı acıbadem kokuyor yaşım on yedi
Kolan vurdu yüreğim salıncak buluklara girdi çıktı
Çiçekleri severmişim meğer
Üç kırmızı karanfil yolladı bana hapishaneye yoldaşlar 1948
Yıldızları hatırladım
…
Severmişim meğer
Gözümün önüne kar yağışı geliyor
Ağır ağır dilsiz kuşbaşısı da buram buram tipisi de
Meğer kar yağışını severmişim güneşi severmişim meğer
Şimdi şu vişne reçeline bulanmış batarken bile
Güneş İstanbul’da da kimi kere renkli kartpostallardaki gibi batar
Ama onun resmini sen öyle yapmayacaksın meğer denizi severmişim
Hem de nasıl
Ama Ayvazofki’nin denizleri bir yana bulutları severmişim meğer
İster altlarında olayım ister üstlerinde
İster devlere benzesinler ister ak tüylü hayvanlara ayışığı geliyor aklıma en aygın Baygın en yalancısı en küçük burjuvası
..
Severmişim
Yağmuru severmişim meğer
Ağ gibi de inse üstüme ve damlayıp dağılsa da camlarımda yüreğim
Beni olduğum yerde bırakır ağlara dolanık ya da bir damlanın
İçinde ve çıkar yolculuğa hartada çizilmemiş bir memlekete gider
Yağmuru severmişim meğer Nazım Hikmet Ran
________________ Eski bir kadınım ben,
Siyah-Beyaz fotoğrafları,
45'lik plakları özlüyorum...
Yine bir gül nihal alıyor gönlümü
eteklerim uçuşarak vals yapıyorum..
Beyoğlu'nda gezerken Pera'yı düşlüyorum
Yelpaze ile serinlemek,
Naif birkaç sözcükle ısınmak istiyorum.
Yüzüne bakmaya utandığım,
elimi tutmaya kıyamayan,
Aşklar hayal ediyorum...
Eski bir kadınım ben,
İnce bir dantel gibi işlemeden hayatı,
Ölmek istemiyorum... |