Evet artık şiirimsilerimden sıkıldınız bende yazmaya karar verdim ve ne yazmam konusunda aklımda hiç bir fikrim yoktu.
Fırsat buldukça yazacağım hatta belki de bunu alışkan edebilirim umarım. Sabahın erken saatlerinde sermayenin çarkı olmak için evden çıktığım da başladı
bu yazı aslın da Kafka'nın karakteri gibi bir sabah uyanıp hamamböceği olan var ya evet o bende bu sabah uyanıp sokak lambası olmak istedim sanırım. Evet sokak lambası.
Saçma ama bir yalnızlık ve umursamazlık var gibi sokak lambalarında gecenin ayazında yol gösteriyorsun yıldızlara inat belki bir evsize çatı oluyorsun yada bir sarhoşun
muhabbet arkadaşı kuşlar başın üstünde aslında hiç de kötü değilmiş sokak lambası olmak. Yalnızlıktan bunalma şansın yok. Peki hiç yalnız kalmamışsan kalabalık sen ışık
tuttukça sendeyse hayat da bu değil mi dersiniz? Etrafınıza bakın o kalabalığa kendi koşturmanızdan bir an sıyrılın ve izleyin insanlığı bir sokak lambası gibi mesel
istiklalin o yokuşunda durun ve aşağıya yukarıya giden kalabalığı izleyin cemal Süreyya da dediği gibi aslında hiç bir şey yok akıp giden sokaktan başka
Evet sevgili okuyucu şuan daha dikkatli bak sokak lambanın belki o bir sokak lambası değil Kafka vari palyaçonun kendisidir.
Aslında bu yazıda emeği olan kişi de sevgili
@[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Lütfen Üye Olmak için TIKLAYIN...]
getirdi aklıma ortak yazı yazmamızı ve şu mısralar döküldü kaleminden :
Şimdi bir haller oldu bana,
Sen gittikten hemen sonra,
Sahipsiz bir gemiyim bu okyanusta,
Ne rüzgar, ne dalga fayda etmez bana...
Dayanmak pek kolay olmaz buna,...
Onca yıl seninle yaşadıktan sonra,
Bilmem bulunur mu bir çare?
Ne ilaç, ne merhem fayda etmez bana..
Sen Bilemedin, Bilemezsin, Benim Tek Arkadaşım Sokak Lambam..
Dedik ya sokak lambaları hep var . Peki asıl sokak lambaları nerede?
İyi geceler sayın dinleyen tabi böyle bir şey mümkünse