Bir zamanlar içimi dökerken, gözlerimin içine bakıp her kelimemi duymanı isterdim. Her suskunluğumda bir çığlık vardı, ama sen sessizliğimi “rahatlık” sandın.
Ben sustukça sen uzaklaştın, ben anlatmaya çalıştıkça sen duvarlarını yükselttin. Oysa ben hiçbir zaman kelimelerle değil, hâllerimle konuşmayı seçtim. Sen ise ne bakışımı okudun, ne de titreyen sesimin ardındaki kırgınlığı fark ettin.
Geceleri içimde yankılanan cümleler vardı; sana söylenmemiş, senin hiç duymadığın… Bir gün anlayacağını sanmıştım, ama yanılmışım. Çünkü anlamak, istemekle başlar. Sen anlamak değil, geçip gitmek istedin.
Bugün geriye dönüp baktığımda, “anlamazdın” kelimesi çakılı kalıyor zihnime. Ne eksik ne fazla…
Bütün yaşanmışlıklarımızın özeti bu: Anlamazdın.
..
.
🕊️