[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Lütfen Üye Olmak için TIKLAYIN...]
''Tek korkum; yarın ölebilirim, kendimi tanıyamadan..."der Sadık Hidayet. Bu hayatta kimseye hiçbir şeyi tam olarak anlatamayacağını anlamıştı, biri için ölüm kalım meselesi olan, diğerinin gözünde toz kadardı. Çevresindeki mezarlara baktı ve iyi ki ölüyorlar, dedi içinden. İnsanoğlunun, hak ettiği için öldüğüne o gün inandı. Ölene kadar da başka bir şeye inanmadı.
Bu parça "Murat Menteş" in kaleminden çıkmıştır. Zannımca içinde farklı ifadeler barındıran bu şiir kesinlikle dini ritüellere bir saygısızlık değil bilakis insanın kendini tanıma yolunda ulaşabildiği en doğal noktadır. Kainata uyum sağlamak için var gücüyle çalışan biz insanoğlunun hikayesidir...
"Şeyhim 14 milyar yıl ne çabuk geçti
Yaş kırk oldu kırklara karışamadım
Ben defterden sildim ölümsüzlüğü
Şeyhim kainata alışamadım."
Sadece bu dizeleri bile insanoğlunu serüvenini bir şairin gözünden görmeye yeter ...
İnsan da dahil gelmiş ve gelecek, olmuş, olan ve olacak her şey tek bir bütünün parçasıdır ve beşer ancak bu kainatın ulvi ahengi ile bir olduğunda insanlığını bulur. Değilse biz bu kainata alışamadık, alışamayacağızda çünkü insan ebediyyet için varedilmiştir iyiki ölüm hakk... Yoksa dünya çekilecek yer değil ...
Son olarakta şu dizeleri buraya bırakayım;
"Ma bera-yı vasl kerden amedim
Ne bera-yı fasl kerden amedim."