Tekil Mesaj gösterimi
Alt 11 Ağustos 2020, 14:44   #1
Yazgı
Huysuz ve tatlı kadın..
Yazgı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart Kaktüsümdeki Çiçek




Bir insanı neden seversin mesela? Görüntüsüne düşmek diye bir sey vardır doğru, peki "güzele 40 günde doyulur da güzel huyluya 40 yılda doyulmaz" sözünü hiç duydun mu?

Seviyoruz hepimiz, sorsan herkes seviyor herkesi ama süreli değil mi? Sevginin de süresini biz icat ettik, yoktu eskiden sevmelerin saatlerle, günlerle işi.

Gönlünü hoş ettiği kadar mı seversin birini ya da yanında güzel durduğu kadar mı ne bileyim seni övgülere, hediyelere boğdugu kadardır belki. Öyle ya medyanın işi bu değil mi? Ben daha mutluyum, benim evim daha güzel, ben çok geziyorum, ben neler yiyorum, ben hangi pahalı cafelerde takılıyorum? Ben ben ben.. Samimiyetsiz mutluluk pozları.. Niye? Sahiden mutluysan mütevazisindir zaten kimsenin gözüne sokmazsın bunu. Her şeyi bir rol gibi oynatmaktan sıkılmıyor mu bu insanlar sahi?

Özlüyoruz, samimiyeti en çok. Güvensiz yüreklerimizin altında yatan sebepleri bir deşsen ohoo, gülen yüzlerimizin altında kaç rimel akıp gitti.. Makyajı tazeleyince umutların geri gelmiyor ne yazık ki.. Sahtelikler artık o kadar gerçek ki ayırt edemiyorsun, hal böyle olunca da hiç inanmamayı hayal kırıklıklarına tercih ediyorsun.

Kaçarak bir yere varılmıyor, ancak savaşarak tırnaklarını çıkarmayı öğrenerek baş edebiliyorsun hayatla, insanlarla. "Her yerin iyisi kötüsü var" der ya hep büyükler, kötülüklerle karşılaştın diye camını kapını çitlerle çevirmeye, kendini yalnızlığa hapsetmeye meyletme sakın. Bilirim ki hassas insanlar kırılınca içlerine kapanır, dış dünyadan soyutlanır, üstüne gitmedikçe bir çözümü yoktur halbuki bunun.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Toprak kuruysa o çiçek açmaktan vazgeçmez, her toprağın ürünü başkadır. Mücadele koşuluna göredir. Gül değil kaktüs biter susuz kalan yerlerde tıpkı bazı insanlara dikenlerini batırman gerektiğini anlatır gibi, koşul her ne olursa olsun çiçek açmaya devam etmen gerektiğini öğütler gibi, ışığından vazgeçmeden etrafına güzellik katmaya devam etmeni anlatır gibi..

Kaktüsten çiçek açtıran mevlam acaba bize ne anlatmak istedi? Tabi ki bunların hepsi benim ütopyam ama doğruluk payı oldukça yüksek bir çıkarım olduğunu garantilerim.

Kaktüsüne çiçek açtırdığı için sev mesela birini, çatlayan toprağına su oldu diye sev, seni tamamladı, sana güzellik kattı, değerini bildi diye sev, ihtiyaç duyduğun şeyi anladı ve seni olduğun gibi sevdi diye ne bileyim umutlarını yeniden yeşertti diye sev, emek verdi süre zaman tanımadan seni bekledi diye, sana sadık kaldı diye, en güzel güllere senin içindeki güzellikleri değişmedi diye, seni sularken bir fotoğraf çekip sonra bir köşede kurumaya bırakmadı diye.. :)

Not: Kaktüsünden çiçek açtıran insanları sev, asıl samimiyet tam da onların kalbinde. :)

Yazgı