07 Aralık 2023, 17:35
|
#1 |
| | Beyin yakan filmlerden Zindan Adası ile ilgili az bilinen 9 detay Martin Scorsese imzalı Zindan Adası aradan geçen yıllara rağmen hala internette aranan filmler arasında. Peki, Zindan Adası filminin konusu nedir? İşte Zindan Adası filmiyle ilgili az bilinen 9 detay, filmin konusu, künyesi... "Hangisi daha kötü olur, bir canavar gibi yaşamak mı, yoksa iyi bir adam olarak ölmek mi?"... 2010 yılında vizyona giren, Martin Scorsese imzalı Zindan Adası filmi, Dennis Lehane'in aynı adlı romanından uyarlandı. Zihnin sınırlarını zorlayan bu filmin başrollerinde Leonardo DiCaprio, Mark Ruffalo ve Ben Kingsley yer alıyordu. 1959'da geçen Zindan Adası psikiyatrik bakım konusunda uzmanlaşmış bir hastanede bir hastanın ortadan kaybolmasını araştırmak üzere gönderilen iki polis Teddy Daniels (DiCaprio) ve Chuck Aule'yi (Ruffalo) konu alıyordu. Tabi ki hiçbir şey göründüğü gibi değil. İşte Zindan Adası filmiyle ilgili az bilinen 10 detay
Zindan Adası hakkında
Tür: Gizem, gerilim, Dram
Orijinal Dil: İngilizce
Yönetmen: Martin Scorsese
Senaryo: Laeta Kalogridis
Süre: 2 saat 18 dakika
Başroldekiler: Leonardo DiCaprio,Mark Ruffalo,Ben Kingsley ZİNDAN ADASI FİLMİ KONUSU NE? Psikolojik gerilim temalı Zindan Adası'nda Leonardo DiCaprio, bir mahkumun ortadan kayboluşunu araştırmak için uzak bir adadaki bir akıl hastanesine giden ABD'li bir polis şefini canlandırıyor. Filmi izlemeyenlere fazla ipucu vermemek için filmin konusu şöyle özetlenebilir:
1954 yılında ABD'li polis Teddy Daniels, Boston'daki Ashecliffe Hastanesi'nden bir hastanın kayboluşunu araştırmak üzere görevlendirilir. Bir süre sonra radikal tedavileri etik dışı olan hastane doktorları tarafından bir komplonun parçası olarak oraya getirildiğini düşünür. Bir kasırga anakara ile iletişimi keser, daha tehlikeli suçlular karışıklık içinde "kaçar". İpuçları çoğalırken Teddy her şeyden şüphe etmeye başlar: Hafızasından, ortağından, hatta kendi akıl sağlığından... ZİNDAN ADASI NE ANLATIYOR? Filmde psikiyatri merkezindeki kayıp hastayı soruşturan polis aldatmacalarla örülü bir labirenttedir ve kendi gerçekliğini sorgulamaya başlar. Zindan Adası aslında suçluluk ve acının bir insan zihinsel sağlığı üzerindeki etkisini gösteriyor. Ashoka Üniversitesi'nde yer alan bir makaleye göre filmde aslında Grandiyöz ve Zulüm Sanrıları konu ediliyor. Oscar alamayan tek ortaklık
Zindan Adası, Martin Scorsese ve Leonardo DiCaprio'nun herhangi bir Akademi Ödülü adaylığı almayan tek ortak çalışması oldu. Screen Rant'a göre bu durumun nedeni Paramount'un yıllık Oscar kampanya bütçesini Up in the Air ve The Lovely Bones'ta kullanmak için filmin çıkış tarihini Ekim 2009'dan Şubat 2010'a ertelemesi olabilir. Mektup yazarak rolü aldı
Mark Ruffalo, Chuck Aule rolüne seçilmeden önce başka favori adaylar vardı. Ruffalo, Martin Scorsese'ye onunla çalışmayı ne kadar çok istediğini anlattığı bir mektup göndererek rolü kazandı. Filmin adı farklı olabilirdi
Film Dennis Lehane tarafından yazılan ve 2003 yılında yayınlanan 'Shutter Island' adlı kitaba dayanıyordu. Zindan Adası'nın çekimleri sırasında ise yapımcılar filme akıl hastanesinin adı Ashecliffe'i vermeyi düşündüler. Daha sonra bu fikirden vazgeçildi. Filmin sonu hakkında bir yorum
Zindan Adası, finalinin belirsizliğiyle ünlü. Martin Scorsese ile Leonardo DiCaprio filmin anlamı konusunda suskun kalsa da, filmin psikiyatrik danışmanı Dr. James Gilligan'ın bir yanıtı vardı. Dr. Gilligan Teddy Daniels'ın, Andrew Laeddis olarak lobotomi olmayı seçtiğine inanıyor. Çünkü, geçmişteki hatalarından duyduğu suçluluk duygusu, tam lobotomiyi bir tür intihar olarak kabul etmesine yol açtı. Zombi filmleri ve klasiklerden etkilendi
Martin Scorsese, Zindan Adası'nın görsel tarzı ve tonu için 1940'lardaki zombi filmlerinden etkilenmiş. Ayrıca çekimlerden önce Vertigo (1958) ve Out of the Past (1947) filmlerini de ekibe izletip ne yapmak istediğini anlatmış. Scorsese ilk aday değildi
Zindan Adası'nı yönetmesi için adı geçen ilk isim Martin Scorsese değildi. Screen Rant'a göre kitabın film hakları başlangıçta Wolfgang Petersen'in yönetmesi için opsiyonlanmıştı. Petersen ise aksiyon dolu bir gişe filmi yapmak istiyordu. Bu, Dennis Lehane'nin kitabında önemli değişiklikler demekti. Bu plan işlemeyince yapımcılar projeyi David Fincher'a teklif ettiler. Fincher, başrollerde Brad Pitt ve Mark Wahlberg'e yer vermeyi planlıyordu. Ancak sonunda proje Scorsese ve Di Caprio'ya geldi. Bilinçli hatalar
Filmde, bir sahnede, hastalardan biri 'hayali suyu' içerken görülmüştü. Ancak bir sonraki çekimde elinde gerçekten bardak vardı. Uzun süre merak konusu olan sahne bir montaj hatası değildi. İzleyiciye filmin baş karakteri Teddy Daniels'ın bakış açısı hakkında ipucu veriyordu. Suyun görünmemesi ise muhtemelen travmatik deneyimi hatırlatmasıyla ilgiliydi. Scorsese, filmde Teddy'nin bozuk ruh halini yansıtmak için bir dizi kasıtlı hataya yer verdi. Senaryo Gerçek Hayattaki Bir Seri Katilden Alıntı Yapıyor
Filmdeki bir sahnede duvarı kendi kanıyla boyayan ve sessizce "Daha fazlasını öldürmeden beni durdurun" diye fısıldayan bir hasta vardı. Bu sahne 1940'larda Chicago'lu bir seri katil olan William Heirens'e bir gönderme imiş. Scorsese bir psikoloji uzmanıyla çalıştı
Scorsese, yapım sırasında New York Üniversitesi'nden Profesör James Gilligan adlı bir "psikiyatri danışmanı" ile çalıştı. ROTTEN VE IMDb Puanı
Zindan Adası'nın Rotten eleştirmen puanı yüzde 69, seyirci puanı ise yüzde 77. Filmin IMDb'deki ratingi 8.2. Film IMDb'nin gelmiş geçmiş en iyi 250 filmi arasında 140. sırada yer alıyor. Kaynak [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Lütfen Üye Olmak için TIKLAYIN...] |
|
| |