Akşam Üstü Özlemlerin Niyetine Buğulu camlarda hüzün dururken
En derin yerimde seni çiziyor bir ses.
***
Acı hayatıma bir dua gibi,
Yazıp dolaşacağım seni.
Gözyaşlarım avucumda zamansız yas,
Elimden bir şey gelmeyecek,
Gideceğim.
Kör karanlıklar içinde dağılarak…
***
Bitmeyen yollar saracak etrafımı.
Ben merhamet dilenirken
Ayaklar altında ezilen topraktan
Geçmişim bir türlü bırakmıyor peşimi,
Kuşlar yapıştı yakama.
***
Ve her kuşun kanadı biraz özgürlük kokar
İnsan neden yalnız kendi göğüne bakar?
***
Korkular, dudak izin kadar yakın
Sen en uzak cümlelerden almışsın yolunu.
Gitmişsin sonu belirsiz ateşlere,
Yabancı iklimlere tutunarak.
Bense üşüyorum çölde.
***
Kelebek misali yaşasam da,
Fütursuz, kısa ve dağılmış yaşımla
Yıllara sığmayan gönlümü
Nasıl harcadın bir günde?
***
Bir kenara koymuşsun biten ömrümü.
Özgür bulutlara sığmayan yaşlı gözlerimi,
Kim tutabilir lekeli bir sabahta?
***
Fakat benim içim nem toplar,
Unutmak mümkün mü eski yaraları?
Hele bir hüzün akşamında
Ay bile getirmiyorsa seni…
***
Kimin suratına savurayım bu feryadı?
Sensiz her vakitte benimle yalnızlık.
Giden gelmez, bunu öğrendim.
Bu akşam da böyle söylendim…
Akşamüstü özlemleri niyetine |