IRCRehberi.Net- Türkiyenin En iyi IRC ve Genel Forum Sitesi  
 sohbet
derya sohbet


Merak Ettikleriniz Merak ettiğiniz tüm konulara bu başlık altından ulaşabilirsiniz.

 
 
Seçenekler Stil
Alt 16 Eylül 2021, 19:13   #1
Standart Pozitif Düşünce ve Beyin Gücü

Kardeşim sen düşünceden ibaretsin

Geriye kalan et ve kemiksin

Gül düşünürsün , gülistan olursun

Diken düşünürsün dikenlik olursun

MEVLANA

Pozitif düşünce , olumsuzluklara razı olmayan,her koşulda yapabilecek iyi bir şeyin olduğuna inanan , insan hayatını olumlu yönde etkileyen bir düşünce tarzıdır. Bu gün artık iş, spor ve sanat dünyasında bile pozitif düşünce ve beyin gücü verim arttırıcı bir faktör olarak kabul edilmektedir. Doğu felsefesinin ana kaynağı olan pozitif düşünce günümüzde batı tıbbının da benimsediği sihirli bir kelimedir.

Doğada , evrende her şey karşılıklı etkileşim halindedir.Zihinle beden arasında da böyle bir etkileşim vardır. Zihindeki olumlu düşünceler bedende bir takım olumlu sonuçlar yaratıyor.Mutlu insanlarda veya ızdırabını dindirme imkanı arayan kişilerin beyninde,Endorfin denilen bir çeşit doğal morfin salgılanır. Bu morfin bildiğimiz morfinden en az yüz kez daha güçlüdür.Kişinin ızdırabını dindirmesine yardımcı olur.Bu da insana mutluluk verir.

İnsanlar ne kadar mutlu ne kadar pozitif olurlarsa ürettikleri Nöropeptip denilen protein zincirleri daha sağlıklı olur ve bağışıklık sistemi daha da güçlenir.

Bu gün artık başarının yolu pozitif düşünmekten geçiyor.Bu iki kelimeyi hayat felsefesi olarak benimseyen, insanlar, umudunu , güvenini, iyimserliğini kaybetmeden kendine güvenen,cesur ve inisiyatif sahibi bireyler olduklarını çevrelerine hissettiriyorlar.

Pozitif düşünen kişiler , pozitif enerji veren insanlarla arkadaşlık ediyorlar,pozitif enerji veren yiyeceklerle besleniyorlar,pozitif enerji yüklemek için spor ve meditasyon yapıyorlar. Sizi daha güçlü kılacak şu yaşam felsefesine kulak verin;

MİZAH DUYGUNUZU YİTİRMEYİN

Mizah duygusu çok önemlidir. Onu yanınıza almadan sakın evden çıkmayın. Kendinize gülmeyi bilin. Yoksa kendinizi çok ciddiye alır ve bu kadar yükseklerde dolaştığınız için alay konusu olursunuz.Mizah bir savunma mekanizmasıdır.Mizah ruh sağlığımızı korur.Mizahın en önemli işlevlerinden birisi de öfkenin sakinleştirilmesidir.Diğer işlevi geribildirimdir. Yaratıcılık gücümüzü arttırır. Ancak mizah yerinde ve zamanında , tatlı ve kıvamında olmalıdır. Yoksa insanları incitir ve asıl hedefinden uzaklaşır.

İDEALİST OLUN

Biz dünyaya yalnızca yaşamak için değil , bir fark yaratmak için geliyoruz. Diyelim ki vurmak istediğiniz hedef “AY” ama isabet ettiremediniz. Yinede yıldızlardan birini vurabilirsiniz. Eğer bir hayaliniz yoksa , hayalinizi gerçekleştirme şansınız olabilir mi ? Daha çok düşünün , daha çok risk alın ve daha çok eylemde bulunun. İsminizi başkalarının kalplerine kazıyın, böylece sonsuza kadar yaşarsınız.

CESUR OLUN

Eğer doğru olduğuna inandığınız şeyi yaparsanız , ödülünüzü alırsınız. O da öz saygıdır. Bir ev satın alabilirsiniz, ama yuva satın alamazsınız. İnsanları satın alabilirsiniz , ama dostlar satılık değildir. Hatta kendinize bir ün bile alabilirsiniz. Ama karakter ? İşte doğru olduğuna i nandığınız şeyi yapmanız bu yüzden önemlidir. Bir zorlukla karşılaştığınızda onunla dost olmak çok etkili bir yaşam gücüdür. Mark Twain.” Olumsuzluklar insanın kendisini tanımasını sağlar “ demiştir.

KORKULAR

Korku insanlığın bir numaralı düşmanıdır. Her nesilde en azından birkaç büyük adam , korkunun kendisinden başka korkulacak bir şey olmadığını hatırlatır bizlere. Tüm insanların ortak bir temel korkusu yoktur ; tüm korkular sonradan kazanılmıştır. İnsanoğlu kazandığı tüm bu korkuları içindeki sevgi , güç ve sağlam akılla ortadan kaldırabilir.

Deepek chopra yaratıcı güç ile ilgili şöyle der: “sizin için en önemli gerçek, gücünüzü aldığınız kaynaktır. Yaratıcı güç aklımızı ve bedenimizi şekillendirir, evrimin gücüde budur. Yaratıcı gücünüzle ilişki kurun. Yaşamın tümünü kaplayan üç temel güç vardır. Bunlar ;

Yaratma
Koruma
Yok etme

Yaratıcılık gücünü egemen kılan kişiler başarılı olmuşlardır. Kendi güçlerinin kaynağının yine kendileri olduklarını bilirler ve aşağıdaki özelliklere sahiptirler.

Sessizliğin tadını çıkarmayı bilirler,

Doğayı hisseder ve ondan zevk alırlar,

Kendi duygularına güvenirler

Kargaşa içinde de işlerine odaklanırlar,

Çocuklar gibi onlarda hayal kurmaktan hoşlanırlar,

Kendi bilinçlerine güvenirler, her hangi bir görüşe katı bir şekilde bağlı değildirler,

“AF VE BAĞIŞLAMA”

Affetmek , bir başka insana veya kendinize karşı içinizde duyduğunuz öfkenin yerine sevgiyi koymaktır. Affetmek, öfkenin nefretin , acının , suçlamanın, kurban olma duygusunun, kendini haklı çıkarma çabasının üzerinizde yarattığı ağırlığı alır.

Doğru düşünen kişi bilinçsiz huzur, rahatlık ve iyi beslenmeyi yaşamında yerleştirir, diğer doğru alışkanlıklarda kendinde terbiye olur. Doğru af ve bağışlama yüzeysel ve tesadüfi bir eylem değildir. Belki zihin ve ruhun derinliklerinde bir arıtma ve tasfiye etme bir yaklaşımdır. Gerçek af ve bağışlama zaman ve dayanma gücü ister ve bu kesinlikle şuur altı düzeylerini temizler.

Her tür kin ve öfke zihni tırmalar ve bedenin hasta olmasına sebep olur. Samimi bir şekilde af ve bağışlama yapmazsanız tam şifa gerçekleşmez. Nefret ve öfke , eleştiri, serzeniş, hışım ve hesaplaşma isteği ve başkalarının eziyetini görme isteği , hepsi canı solgunlaştırır ve insanın sağlığını çalar. Bunun için size yapılan bütün eziyetleri af etmek size yararlı olacaktır. Bir kişiden veya bir pozisyondan nefret ettiğinizde çelikten daha güçlü bir halka ile o kişiye veya o pozisyona bağlanırsınız. Af ve bağışlama, kurtulmak için tek yoldur.

ŞİMDİYİ YAŞAMAK

Geçmiş ve gelecek , aşikar bir biçimde , kendi başına bir realiteye , bir gerçekliğe sahip değildir. Tıpkı ayın kendi başına , bir ışığa sahip olmayıp sadece güneşin ışığını yansıtabilmesi gibi geçmiş ve gelecek de sadece ebedi şimdinin ışığının , gücünün ve realitesinin solgun yansımalarıdır.

Onların realitesi şimdiden ödünç alınmıştır.

Ne kadar an’dan uzaktaysak o kadar özümüzden uzaktayız.

Ve de mutluluktan , huzurdan , ve de sevgiden. Tek gerçek an’dadır.

Gerçek dışı yaşadığımız zamanda ( yani şimdinin dışında) mutsuz , huzursuz ve sevgisiz oluyoruz. Gerçek dışı yaşamak, insanoğluna bugüne dek bir yarar sağlamadı.

Şimdi size Ömer Hayyam’ın bir dörtlüğünü söylemek istiyorum :

Gönlüm aranıp dünleri feryat etme

Kam almak için yarınlar icat etme

Dünler düş olup gitti ,yarınlarsa hayal

Cahilce şu gerçek günü berbat etme.

OLUMLU DÜŞÜNMENİN GÜCÜNÜ GELİŞTİRMEK

1.Başarıyı düşünün başarısızlığı değil . Başarıyı düşünmek , başarı üretecek planlar yaratması için zihninizi koşullar. Başarısızlığı düşünmek , zihni başarısızlık üretecek diğer düşünceleri harekete geçirmek üzere koşullar.

2. Kendinize hep düşündüğünüzden daha iyi olduğunuzu anımsatın. Başarılı insanlar süpermen değillerdir. Başarı süper bir zeka gerektirmez. Ayrıca başarı da ne mistik bir yan ne de şans temeli üzerine kurulmuştur.

3. Büyük düşünün . Başarının büyüklüğü inancınızın büyüklüğüyle belirlenir. Küçük hedefler düşünüyorsanız küçük başarılar bekleyin. Büyük hedefler düşünürseniz büyük başarılar kazanırsınız.

Dr.Davut İbrahimoğlu
________________


"Gitme!" diyebilecek kadar güçlü olmalı insan.
Çünkü, hiç kimse kaybettiklerini unutabilecek kadar GÜÇLÜ değil..
 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Kapalı
Refbacks are Kapalı





Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 16:37.