1. Anzer balı kadar tatlı dilli olsa da dobradır, sözünü sakınmaz. Haksızlıklar karşısında her daim dimdik durduğu gibi, yanındakileri savunmayı, onlarla birlik olmayı ihmal etmez.

2. Çalışkandır; anneleri yaz kış tarla, bağ ve bahçe işlerini sürdürürken onlar da çay ve fındık toplar, ot keser, hayvanları otlatır…

3. Karadeniz fıkralarının en hasını bilir; espriden anladığı kadar da komiktir. Etrafına yaydığı pozitif enerjiyle her daim ortamın aranan insanıdır.

4. Karadeniz’de çocukların kız-erkek farkı gözetmeden yetiştirilmesinden ötürü serttir, delikanlıdır, adeta vurdu mu oturtur.

5. Hırçın dalgaların esir aldığı Karadeniz gibidir; yeri geldiğinde dalgalı, yeri geldiğinde sakin olur. Bu nedenledir ki çabuk parlar, çabuk söner.

6. Tuttuğunu koparır; hiçbir işi yarım bırakmayı sevmez. Başladığı işi tamamlamak, onun için onur ve gurur meselesidir.

7. Ayder Yaylası’nın havasından mıdır bilinmez, sert bir kabuğu vardır; sevgisini az gösterir ama sevdiği zaman da tam sever, sevdiğini hayatının merkezine yerleştirir.


8. İçten ve samimidir; duygularını hiçbir zaman gizlemediği için insana her daim güven verir.

9. Karadeniz’in azgın sularının etkisinden midir bilinmez, çabuk sinirlenir ama asla kin tutmaz. Öfkesini kısa zamanda yatıştırdığı gibi, haksızsa özür dilemesini de bilir.


10. Anaçlık adeta damarlarına işlemiştir; elinden gelen her işin altından başarıyla kalktığı için etrafındaki herkesin annesi gibidir.

11. Parmakları ince ve narin olsa da en lezzetli yemekleri yapar; Karadeniz’in hamsisinden laz böreğine kadar her çeşit yemeği en lezzetli haliyle sevdiklerine sunar.


12. Zonguldak’ın kömürü kadar gözleri karadır; hiçbir şeyden korkmaz. Cesur, atak ve korkusuz olduğundan her işe tereddüt etmeden girişir ve şüphesiz ki hepsini başarır.

13. Güzelliğini Karadeniz’in doğasından, doğal güzelliklerinden aldığı için yanakları her daim al aldır; adeta sağlık fışkırır.


BONUS: Karadeniz’in eşsiz müziğinin en hasını dinler; şair ceketli çocuk Kazım Koyuncu’nun şarkılarını ezbere bilir.