Hoşgörü kelimesini hep duyarız ve sık sık kullanırız. Peki, hoşgörü kelimesinin anlamı nedir? Hoşgörü demek, bir insanın başka insanların düşüncelerine, yaşam tarzlarına, dinlerine, dillerine, hareketlerine ve daha bunun gibi birçok duruma duymuş olduğu saygıdır.
Hoşgörü, sağlıklı insan davranışıdır. Lakin, hoşgörülü davranmak en fazla zorlandığımız bir davranış biçimidir.

Sevgi olmazsa, saygı olmazsa, vefa olmazsa, hoşgörüde olmaz !

Hiçbir insan ayni düşünceye sahip olmadığı gibi ayni yaşam tarzınıda uymak zorunda değildir. Her insan özgür bir bireydir. İnsanların yaşam tarzlarinda kücük yada büyük farklılıklar olması gayet doğaldır. Hepimiz ayni düşünceye, ayni yaşam tarzına sahip olsaydık, robottan bir farklımız kalmazdı. Insanlar daha sağlıklı iletişim kurabilmek için birbirlerine karşı hoşgörülü olmak zorundadır. Bazen insanlar hata yaptığında da, bunun gayet doğal olduğunu ve insanların hata yapabileceğini düşünerek, hoş karşılayabiliriz. Rabbim bizi yarattiğinda kusurumuzla birlikte yarattı. Biz insanların kusurlarını hoş görürsek, ilerde kendi kusurlarımızda hoş görülecektir.

Yaşadığımız olumsuz birçok davranışın sebebi, yeterince hoşgörülü olamamaktan geliyor. Evde, trafikte, okulda, işyerinde, sokakta hoşgörü yoksa orada bencillik, anlaşmazlık, güvensizlik, tartışma, kavga vardır. Eğitimli ya da eğitimsiz hiç önemi yok, her insanda görülebilen bir eksikliktir, hoşgörüsüzlük.

Hoşgörü, bizim kültürümüzün ve değerlerimizin bir parçasıdır. Beraber yaşama, başkalarına tahammül etme anlayışıdır. Hoşgörü bir gönül işidir ve yüksek bir karakterdir. Söz olarak hoşgörüden bahsetmek kolaydır, ama asıl hedef hoşgörüyü yaşamak ve yaşatmaktır.

Hepimiz ayni dünyada benzer olayları tecrübe ediniyoruz. Bu yaşadıklarimizi kendi özümüzde değerlendiriyoruz, sonra bu yaşantılara yönelike belirli bir yargıya varıyoruz. Bu değerlendirme süreci her bireyde farklı gelişiyor. Tüm yaşadıklarımızı olumlu ve olumsuz yönünden değerlendiririz. Yani ayni olayi yaşayan iki ayrı insan farkli sonuçlara varabilir, ayrı duygulara kapılabilir, hatta olayları farklı lanse edebilir. Bizi mutlu yada mutsuz kilan yaşadıklarımız değildir, ona yüklediğimiz anlamdır. Kücük bir örnek vermek gerekirsek, mesela bir eleştiri aldığımızda, sinirlenebilir ve kizabiliriz. Bizi eleştiren kişiye saldırabilir veya kavga çıkarabiliriz. Diğer taraftan ama, olaya olumlu bakarak, “eleştiri benim hatamı görmemi sağlar” diyerek daha sakin ve kişiyi dinlemeye yönelebiliriz.

Hoş Görülü Chat
Bunuda söylemekten geçemeyeceğim. Her şeyde hoşgörü olmaz. Sınırsız özgürlük gibi, sınırsız hoşgörü de çok yanlıştır. Kötüler hoş görülür mü? Suçlular hoş görülürse, toplumun düzeni nasıl sağlanır?

Size sohbet odasında rastladığım iletişim bozukluklarından bahsetmek istiyorum.
Sanalda “hoşgörüsüzlüğe” daha çok rastlıyoruz. Çünkü insanlar arkadas sohbet odalarında anonim, yani kişisel bilgilerini vermeden sohbet edebiliyor. Bu da insanların daha rahat, fikirlerini dayatmaya sebep oluyor. Şuan bu yazıyı okurken, evet dediğinizi duyar gibiyim. Arkadaşlık sohbet odalarında her türlü insanalara rastlamak mümkündür. Bir arada sohbet edebilmemiz için, birbirimize saygili olmak zorundayız. Her insanin kendine ait bir fikri, sahip olduğu bir görüş, bir düşüncesi vardır. İnsanların çoğunluğu kendi görüşünü başkalarına da kabul ettirmeye çalışıyor ve sadece kendi görüşünün doğruluğuna emin olarak karşı tarafı dinlemiyor, dinlese de inanmıyor. Görüşünü kabul etmeyeni zorluyor.

Karşımızdaki insanı ne oranda dinliyoruz ve sözlerine saygı duyuyoruz? Aynı fikirde olmadığımızda dahi tartışma ortamı yaratmadan ve karşılıklı olarak birbirimizi dinleyip konuşabiliyormuyuz?

Birçoğumuz egomuza yenik düşerek, hep kendi fikrinin onaylanmasını ister. Halbuki gerçek hayatta böyle bir şey mümkün değildir. Çoğu konuda tek bir doğru yoktur. Tek doğrunun olduğu durumlarda da karşı tarafı aşağılamadan, uygun bir üslup ile doğruyu anlatmak gerekir.

Sanal ortam olsa bile kimsenin kişiliğini, görüşünü, inancını, bilgilerini aşağılayamayız!
Senden daha üstün olup olmadığını bilemezsin.
Kendini Kimsenden Üstün Görme!
Herkesin bilgisi birikimi kendinedir.
Anlayışlı olun.
Saygılı olun.
İnsanlara değer verin.
Edepli olun, nerede susmanız gerektiğini bilin.

Hazreti Mevlana’nın dediği gibi

“Sevgide güneş gibi ol, dostluk ve kardeşlikte akarsu gibi ol, hataları örtmede gece gibi ol, tevazuda toprak gibi ol, öfkede ölü gibi ol, her ne olursan ol, ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol.”

Sevgiyle ve Muhabbetle kalın

irc.tatlisohbet.org