IRCRehberi.Net- Türkiyenin En iyi IRC ve Genel Forum Sitesi  
 sohbet
derya sohbet


2Beğeni(ler)
  • 2 Post By Okan44


 
 
Seçenekler Stil
Alt 17 Ocak 2021, 15:35   #1
Standart Raşid Halifeler Devrinde Kadın

Cahiliye dönemindeki kadınlarla ilgili olumsuz lukların Hz. Peygamber döneminde kaldırılmak istendiği ve büyük ölçüde de başarılı olunduğu bilinmektedir. Araştırmalar, çağı ile geçmişi dikkate alındığında bu devirde kadınlar lehine son derece önemli değişme ve gelişmelerin kaydedildiğini ortaya koymuştur.

Hz. Peygamber (s.a.v.) devrinde kadının toplumda elde ettiği bu olumlu çizgi onu örnek alan halifeler döneminde de büyük ölçüde korunmuştur. Kadınların Raşid Halifeler Devrinde en büyük destekleri Kur'an-ı Kerim ve Hz. Peygamber dönemi uygulamaları olmuştur. Erkeklerle yaptıkları hak mücadelesinde Hz. Peygamberden örnekler vererek kendilerini savunan kadınlar erkeklerin bazı engellemelerini bu şekilde aşmışlardır.

Kadının fikri konularda öne çıkmasını engelleme çabaları bulunmamakla birlikte bunun çok olumlu karşılandığı da söylenemez. Bu devirde kadının sosyal güvenliği konusunda olumlu gelişmeler olmuştur. Bilindiği üzere fetihler İslâm toplumunu ekonomik yönden refaha kavuşturmuştur. Bu kadınların sosyal güvenliğinin de iyileşmesine sebeb olmuştur. Mesela Hz. Peygamber'in eşleri halifeler de dahil olmak üzere en yüksek derecede devletten maaş alan görevlilerden daha çok yıllık atiyye alıyorlardı.

Kadın-erkek ilişkilerinde Raşid Halifeler devri dikkate alındığı zaman halifelerin anlayışlarına göre bazı farklılıklar görülmüştür. Hz. Ömer, Hz. Peygamber devrinden itibaren bu konuda kadınlara bazı sınırlamalar getirilmesini istemiştir. Kendi hilafeti döneminde kadınların Mescide gitmeleri konusunda bazı yeni uygulamalar getirmiştir. Kadınlara özel bir kapı tahsisi, Ramazan ayında teravih namazı için onlara ayrı bir imam tayini ve Mescid'de namaz dışında kadınların bulunmaması gibi düzenlemeler yanında kadın ve erkeklerin aynı havuzdan abdest almalarına da yasak getirmiş olması gibi hususlar bu dönemde görülen uygulamalar arasındadır. Hz. Ömer'i bu ve benzeri konularda yeni bazı düzenlemeler almaya yönelten sebep onun toplumda gördüğü kadın erkek arasındaki gayri meşru ilişkilerin artmasıdır diyebiliriz.

Hz. Peygamber (s.a.v.) devrinden sonra Arap toplumunun kadınlarla ilgili Cahiliye düşüncelerinden bazılarına yeniden dönüş yaptıklarını tesbit etmiş bulunuyoruz. Bunu yapanlar yaptıklarının Cahiliye anlayışı olduğunu bilmeden yapmışlardır. Hatta bu, bazen İslâm adına da yapılmıştır. Bu hususun Raşid Halifeler devri ile sınırlı kalmaması ise çok daha kötü sonuçlar doğurmuştur. Kişilerin bu konulardaki yaklaşımları bazen dini nassmış gibi algılanmıştır. Tabiun'dan bazılarının Sahabinin kadınlarla ilgili yaklaşımlarını bize aktarırken, bunun sanki Hz. Peygamber'in anlayışı imiş gibi aktarmaları işi bazen çıkmaza sokmuştur. Sahabi olan kişi Hz. Peygamberden bir hadis aktardıktan sonra onunla ilgili kendi düşünce ve yorumlarını anlatırken muhtemelen dinleyenlerden bazıları bunların çoğunun Hz. Peygambere ait olduğunu zannederek sonrakilere aktardıklarına kaynaklarda örnekler bulunmaktadır. Bunlardan tesbit edilenler konusunda fazla bir sıkıntı bulunmamakla birlikte tesbit edile-meyip hadis diye kitaplara girmiş olan rivayetler ise araştırıcıları sıkıntıya sokmaktadır. Hz. Âişe'nin çabaları olmasaydı bu tip yanlışlıklar daha da çok olacaktı. Hz. Âişe'nin "Bu Cahiliye Döneminde böyleydi" diye uyardığı büyük sahabiler bulunmaktadır. Ebu Hureyre, Hz. Ömer, Abdullah b. Ömer, Abdullah b. Abbas gibi Hz. Peygamber'e en yakın olan kişilerin hadis diye aktardıkları bazı rivayetlerin hadis olmadıklarını ve yanlış anladıklarını Hz. Âişe söylemiştir. Bununla ilgili daha geniş açıklamalar ez-Zerkeşi'nin el-İcabe li İradi Mestedrekethu Aişe Ale's-Sahabe adlı kitabında bulunmaktadır.

Raşid Halifeler Devrinde kadını sosyal alanda önemli faaliyetler içinde görmekteyiz. Mesela ticari konularda faaliyetlerini gördüğümüz kadınların başka alanlarda da çalışmalarına şahid olmaktayız. Hz. Ömer'in çabalarıyla cenaze törenlerinde aşırılık yapanlar engellenmiştir. Ancak bu törenlere kadınların iştiraki de büyük ölçüde azalmıştır.

Eğitim ve öğretim konusunda kadınların bu dönemde de iyi durumda oldukları söylenebilir. Bu dönemin eğitim ve öğretimine damgasını vuran Hz. Âişe'nin altmıştan fazla kadın, iki yüzden fazla da erkek öğrencisi olmuştur. Bilindiği gibi bu devirde sistematik eğitim ve öğretim kurumlan bulunmamaktadır. Bu iş için mescidler ve bilgi sahibi olan kimselerin evleri okul gibi hizmet vermiştir. Bu dönemde yetişmiş önemli kadın şairler ve kadın hatipler edebiyat kitaplarında yerlerini almışlardır.

Evlilik hayatıyla ilgili olarak kadının, eşini seçme konusunda, fikrini sorma işi biraz gevşemiş, bu konuda veli ön plana çıkmıştır. Evlilikte küfüv (denklik) gündeme gelmiş, başlangıçta çok olumlu görülen bu anlayış, sonuçta sanki evlenen için gerekli şartlardan biri imiş gibi algılanmıştır. Kitap ehlinden olan kadınlarla yapılan evlilikler, yeni bir nesil, meydana getirmiştir. Anneleri gayri müslim olan bu grup bazı konularda İslâm toplumu için tehlikeler arzetmeye başlamıştır. Fetihler sebebiyle kadın sayısının artması karı-koca ilişkilerini olumsuz yönde etkilemiştir. Erkek, eşini çok rahat boşayabil-mekte ve rahatlıkla yeni kadınlar bulabilmektedir.

Eş sayısının birden çok olması ve beraberinde cariyelerin bulunması bazı ailelerde cinsel problemleri beraberinde getirmiştir. Kadınların cinsel tatminsizliği ailelerin huzursuzluğuna ve boşanmaların artmasına sebep olmuştur. Erkekler, Kur'an'ın istediği üç aylık süreyi de beklemeden hanımlarını bir celsede boşayabilme kolaylığını da elde etmişleridir. Kur'ân, cariyeliği ortadan kaldırmak için önemli mesajlar ihtiva etmesinin yanında Hz. Peygamber'in de bu konuda güzel örnekler bırakması, cariyeliğin önüne geçememiştir. Bu dönemde cariyelik, bir kurum olarak zenginlikle beraber güçlenmiştir.

Raşid Halifeler Devrinde kadın, siyasi alanda kendini hissettirmiştir. Genelde akrabalığın siyasi tercihi belirlediği bu dönemde Hz. Âişe'yi babasının halifeliğini desteklerken görmekteyiz. O, Hz. Ali'nin Hz. Peygamber tarafından halifeliğe vasiyetle tayin edindiğini söyleyenlere "Hz. Peygamber ruhunu benim kucağımda teslim etti. Bu vasiyeti ne zaman yapmış?" diyerek bu görüşü çürütmüştür. Hz. Fatıma'nın, kocası Hz. Ali'nin halife olması için büyük çaba harcadığı hemen dikkati çekmektedir.

Yine Hz. Ömer'in Hz. Ebu Bekir tarafından halifeliğe tayin işinde Hz. Âişe'nin önemli rolü olduğu görülmektedir.

Hz. Osman'ı destekleyenler arasında Hz. Peygamber'in eşi Ummu Habibe bulunmasına rağmen diğer eşi Hz. Âişe'nin muhalefet cephesinde yer alması, halifenin işini zorlaştırmıştır. Hz. Âişe'nin halkın içinde Hz. Osman'ı tenkit etmesi, çok etkili olmuş ve Medine'deki muhalefet gün geçtikçe güçlenmiştir. Mısır, Küfe ve Basra eyaletlerinden gelen heyetlerin Medine'de tutunmalarında en önemli desteklerden biri de Hz. Âişe'den gelmiştir. Kardeşi Muhammed b. Ebi Bekir'in de içlerinde bulunduğu kuşatmacılar Hz. Âişe'den tam destek almışlardır. Bunlara engel olması için Hz. Âişe'yi devreye sokmak isteyen Emeviler, bunu başaramamışlardır. Sonunda Hz. Osman şehid edilmiştir. Olayın bu noktaa varacağını tahmin edemeyen Hz. Âişe, bu defa Hz. Osman'ın mazlumen katledildiğine hükmederek isyancılara karşı mücadele etmeye karar vermiştir.

Hz. Peygamber'in diğer bir eşi Ümmü Seleme ise bu konuda Hz. Ali'nin yanında yer almış ve oğlunu da ona destek olmak üzere göndermiştir.

Hz. Ali'nin, Muaviye'ye karşı yürüttüğü siyas: mücadelede de kadınlardan önemli destekler gör müştür. Sıffın savaşında ordunun içinde yer alan ve konuşmaları ile orduyu savaşa teşvik eden kadın ha tipler ve kadın şaireler Hz. Ali'nin en büyük destek çileri olmuşlardır. Raşid Halifeler devrinde kadınır fetih hareketlerinde de önemli hizmetler yaptıklar kaynakların beyanıyla ortadadır. İslâm fetih here ketlerinin hızlı bir şekilde gerçekleştirilmesinde ka dınların katkılarının olduğunu tesbit etmiş bulunu yoruz. Ecnadeyn, Yermük, Dımaşk'ın fethi, Kıbrıs Zu's-Savari, Kadisiye gibi savaşlarda kılıç sallayan ok atan, süvari birlikleri oluşturup düşmana hücun eden yaralıları tedavi eden ve orduya her türlü des teği veren kadınlar, tarih kitaplarının bize aktardığ rivayetler arasındadır.

Kaynak : (Raşid Halifeler Devrinde Kadın ,Yrd. Doç. Dr. Rıza Savaş, Ravza yayınları)
________________

www.sohbetzirve.com / [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Kapalı
Refbacks are Kapalı





Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 03:07.