IRCRehberi.Net- Türkiyenin En iyi IRC ve Genel Forum Sitesi  
 sohbet
derya sohbet


Tebrikler & Kutlamalar Tüm özel günlerinize dair kutlamalara bu başlık altından ulaşabilirsiniz.

2Beğeni(ler)
  • 1 Post By INFLaMeS
  • 1 Post By WildCat


 
 
Seçenekler Stil
Alt 19 Mayıs 2021, 13:38   #1
Standart 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı

" İtilaf Devletleri, güvenliklerini tehdit edici bir durum olduğunda herhangi bir stratejik noktayı işgal hakkına sahip olacaklardır."

Bu maddeyi tarih kitaplarından gayet iyi hatırlarız. Mondros Ateşkes Antlaşması'nın o ünlü 7. maddesi. Osmanlı Devleti'ni hızla parçalamak, yok etmek ve dolayısıyla işgallere zemin hazırlamak için konulmuş bir maddeydi.

Osmanlı Devleti'nin içinde bulunduğu topluluk 1. Dünya Savaşı'nda ağır bir yenilgi almakla kalmamış, koşulları ağır bir ateşkes antlaşması imzalamaya zorlanmıştı. Büyük savaş halk üzerinde olumsuz bir tesir bırakmıştı. Ulus yorgun, yoksul ve moralsizdi. Ülkeyi savaşa sürükleyenler, kendi dertlerine düşmüşler ve ülkeyi terk etmişlerdi. Üstelik İstanbul Hükümeti, işgal güçlerinin her isteğine boyun eğmişti, görevlerini yerine getirememekteydi.
Hal böyleyken işgal güçleri derhal, işgal edilecek bölgede karışıklıp çıkartıp Anadolu'yu karış karış istila etmeye başlamışlardı. İngilizler Antep, Urfa ve Maraş'a; Fransızlar ise Adana ve çevresine giriyorlardı. İtalyanlar Antalya ve Konya bölgesini işgal ederken Samsun'da yine İngiliz askeri bulunuyordu. Bir süre sonra İzmir ve çevresini Yunanlılar işgal edecekti. İstanbul ise İtilaf donanmaları ve askerleri tarafından denetim altında tutuluyordu.

Devlet büyük bir kaos ile birlikte çöküşe sürüklenirken kurtuluş nasıl olacaktı? Kimi cemiyetler, kurtuluşu bölgesel kurtuluşta arıyorlardı. Kendi bölgelerini kurtarıp orada ayrı bir devlet kurabilmek düşüncesi içindeydiler. Bir başka düşünce ki, bu çok daha popüler bir düşünce idi; Amerikan ya da İngiliz mandasına girmeyi savunuyordu.
Ne var ki, bu çözümlerin hiçbiri gerçek anlamda ülkeyi kurtuluşa erdirecek çözüm önerileri değildi. Bir gerçek vardı. Osmanlı Devleti artık ömrünü tamamlayan bir devletti ve toprakları bir bir paylaşılıyordu, parçalanıyordu. İşgaller sürüp giderse ortada sadece bir avuç Türk'ün barındığı, ata yurdu olan işgal edilmemiş bir bölge kalacaktı.

Kimsenin aklına getirmediği bir çare daha vardı. Bakın Mustafa Kemal Atatürk, " Nutuk" adlı eserinde fikrini nasıl açıklıyor:

" Efendiler! Bu durum karşısında tek bir karar vardı. O da ulusal egemenliğe dayanan, kayıtsız şartsız bağımsız yeni bir Türk devleti kurmak!"

Bu kararın dayandığı en güçlü düşünce ve mantık şuydu:

" Temel ilke, Türk ulusunun, onurlu ve şerefli bir ulus olarak yaşamasıdır. Ne kadar zengin ve bolluk içinde olursa olsun, bağımsızlıktan yoksun bir ulus, uygar insanlık dünyası karşısında uşak olmak konumundan daha yüksek bir muameleye layık olamaz.

Yabancı bir devletin koruma ve kolaycılığını kabul etmek, insanlıktan yoksunluğu, güçsüzlük ve uyuşukluğu kabul etmekten başka bir şey değildir. Gerçekten bu seviyesizliğe düşmemiş olanların, başlarına isteyerek bir yabancı efendi getirmelerine asla ihtimal verilemez.

Oysa, Türk'ün onuru, gururu ve yeteneği çok yüksek ve büyüktür. Böyle bir ulus tutsak olarak yaşamaktansa yok olsun daha iyidir.

O halde, ya bağımsızlık ya ölüm!

İşte gerçek kurtuluş isteyenlerin parolası bu olacaktır.

Bir an için, bu kararın uygulanmasında başarısızlığa uğranılacağını kabul edelim. Ne olacaktı?
Tutsaklık!

Peki efendim, diğer kararlara boyun eğildiğinde sonuç, bunun aynısı olmayacak mıydı?

O günkü şartlarda böyle bir ülkü içinde olmak ve yeni bir Türk devleti kurmak, Mustafa Kemal Paşa'nın yakın arkadaşları tarafından dahi hayal ürünü olarak görülüyordu.

Yine dönemin şartlarına baktığımızda pek haksız değillerdi. Ordu dağıtılmıştı, silahlar toplanmıştı, para yoktu, tüm haberleşme araçlarına el konulmuştu, basın tamamen işgal güçlerinin denetimi altındaydı. Ülkenin dört bir tarafında yabancı devletlerin subay ve görevlileri, özel adamları ve ajanları gizli faaliyetler yürütmekteydi. Ayrıca Türk halkı yıllarca savaşmaktan, savaş kaybetmekten; eşini, çocuğunu, babasını ya da kardeşini kaybetmekten yorgun düşmüştü; bitkindi ve moralsizdi. Bir de İstanbul hükümeti ve padişah üzerine düşen vazifeyi yerine getirmediği için yeni bir yönetim şekli bir kenara dursun, ülkeyi kurtarmak imkansızdı.

Mustafa Kemal Paşa, herkesten farklı düşünüyordu. O, çoktan ülkeyi kurtarmış, halk egemenliğine dayalı bir yönetim şeklini uygulamaya koymuş ve inkılapları yapmaya başlamıştı bile. Hayır, hiçbir düşüncesi hayal ürünü değildi. Fikirlerinin hepsini çok okuyarak ve araştırarak, karşılıklı istişare yaparak ve de kalkınan, gelişen devletleri inceleyerek düşünmüş, tasarlamış ve planlamıştı.

Direniş Anadolu'dan başlamalıydı ve bir şekilde Anadolu'ya geçmeliydi. Ama nasıl olacaktı bu? İşte Mustafa Kemal Paşa'ya o tarihi fırsat, mayıs ayında geldi. İstanbul Hükümeti tarafından kendisine verilen emirde, 9. Ordu Müfettişi olarak Samsun'a gitmesini ve oradaki karışıklığı sonlandırması isteniyordu. 16 Mayıs 1919 günü Bandırma Vapuru'na bindiğinde vapurun batırılacağına dair söylentiler vardı. Ama hiçbiri umrunda değildi. İnanıyordu, Türk ulusu ne olursa olsun bağımsızlığını kazanacaktı. Çünkü hem haklıydı, vatanını geri istiyordu hem de Türk ulusunun bağımsızlığını geri almak için her şeyi seferber edeceğine inanıyordu. Ve 19 Mayıs 1919 günü büyük kurtarıcı Samsun'a vardığında tarih sahnesine bir kez daha çıkıyordu.

Başta ulu önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere; tüm şehit ve gazilerimizi, kahraman Türk kadınlarını, bu bağımsızlık mücadelesine destek veren tüm Türk ulusunu rahmet, minnet, sevgi ve saygı ile anıyoruz. İyi ki vardınız! "[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]" kutlu olsun.

@neoarkeo Hazırlamış olduğu 19 Mayıs Anlam ve Önemini vurgulayan sözleri ile dönemin şartlarını ve yaşanılan zorlukları ifade ettiği bu makalemi de ayrıca videolu anlatımı ile hasas paylaşımdan dolayı teşekkür ederim emeklerine sağlık dostum.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
 
Alt 19 Mayıs 2021, 13:44   #2
Standart

@[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] emeginize saglik

________________

19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı
 
Alt 19 Mayıs 2021, 13:59   #3
Standart

19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlu olsun

________________

No MoRe DramA
 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Kapalı
Refbacks are Kapalı





Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 15:36.