Değerli okurlarım hepimiz için 2020 zor bir yıldı, tüm dünya için zor bir yıl. Adeta, “Bildiğimiz dünyanın sonu” türünden bir yıldı. Yüz binlerce insan salgın hastalıktan öldü, ve hala ölüyor. Çoğumuzu yalnız ölme korkusu sardı ya da sevdiklerimizin yanında olamama korkusu. İnsanlar yalnızlaştı. Herkes “eski normale dönebilmek” hayalinde. Yine rahatça seyahat edebilmek, kafelerde arkadaşlarıyla buluşabilmek, sevdiklerine sarılabilmek… yanı kısaca normalleşebilmek istiyor. Bu zaman içinde düşünmek için oldukça zamanımız oldu. Belki sizde benim gibi hayatınızı gözden geçiriyorsunuzdur.

Dünyaya yeniden başlayabilseydiniz, neyi değiştirmek istersini?

Ben şahsen bazı kararlarımı değiştirmek isterdim. Mesela bu kadar kusursuz olmak için çaba harcamazdım. Kendime yanılma payı bırakırdım. Neşeli olurdum, herseyi bu kadar ciddi bakmazdım. kendımı bu kadar kasmazdım. Mutlu anlarım daha çok olurdu… Yaşam anlardan ibarettir… güzel veya kötü. O ani yaşamak yaşamaya değer bulmaktır insanın mutluluğumu arttıran. Güzel anılar biriktirmek, ilerde hatırlarken tebessüm ekmektir. Böyle geçen bir ömür kıymetli olur.

Eğer yeniden başlayabilseydim hayata

güzel bir sahil kasabasında, denizin sesiyle uyanmak isterdim… ayakkabılarımı çıkarır yalın ayak yürürdüm toprakla iç içe, ayaklarım kirlenecek diye korkmazdım ! Yeni yollar keşfederdim, yeni hayaller kurardım, yeni insanlarla tanışırdım. Çocuklar gibi oynar, güneşin tadını çıkarırdım.. yağmurda ıslanırdım… hasta olmaktan korkmadan !

Dolu dolu yaşardım !

Biz insanoğlu genelde başkalarını değiştirmek için uğraşırız. Bütün enerjimizi bu yönde harcarız. Boş bir çaba aslında, değiştiremeyiz çünkü. Değişmek için önce kendimizden başlamalıyız. Kendimize yönelmeliyiz. Eksiklerimizi bulup hatalarımızı kabullenmeliyiz. Kendimizle barışık yaşamalıyız. Sahip olduğumuz değerlerin bilincinde olmamız gerekir. Ve bunu başardığımızda göreceğiz ki önce düşüncelerimiz arkasından da duygularımız değişecek.

Diğer önemli bir hususta bağışlamayı öğrenmemiz gerek. Sorunları içimize atarak kendimizi cezalandırdığımızın farkına varmalıyız. İnsanlar hata yapar, hatasız insan yoktur… Bize karşı bilerek ya da bilmeyerek yapılan hataları içimize atarak, kötü duygular beslenmemize sebep oluyor. Kalbını karartma…kin, nefret ve öfke gibi duygulara yer verme. Ve göreceksiniz ki hayat daha yaşanır olacak.

Affetmek karşımızdaki kişiye yaptığımız bir iyilik olarak düşünürüz. Ama aslında affetmek kendimize yaptığımız en büyük iyiliktir. En önemlisi aslında kendini affetmektir. Kendine hata payı vermek, kusursuz olmadığını kendine hatırlatmak…

Affetmek, içimizde bugüne kadar taşıdığımız kin, nefret, haset, üzüntü, incinmişlik gibi zehirli duygulardan, olumsuz düşüncelerden kurtulmaktır. Bu duygulardan kurtulup özgürleşelim. Kendi huzurumuz için, enerjimizi tüketmemek ve koşulsuz sevgiye ulaşmak için… affedelim …

İnsan geçmişin acılarını, geleceğin de kaygılarını silmeyi öğrendiğinde doğru zaman algısını yakalamış olur.

Hayat bu gündür.

Dün geçmiştir.

Yarın ise gelecek…

Siz yeniden başlasanız hayata, neyi değiştirmek istersiniz ?

Değerli fikir ve görüşlerinizi sabırsızlıkla bekliyorum.

Dostca kalın, saglıklı kalın, sohbetsiz kalmayın, sohbetbaslar.com’da sevecen güzel yürekli insanlarla tanışmayı ihmal etmeyin…

Saygı ve Sevgilerle…