IRCRehberi.Net- Türkiyenin En iyi IRC ve Genel Forum Sitesi  
 sohbet
Sohbet chat


Şiirler - Güzel Sözler Beğendiğiniz yazı, şiir ve güzel sözlere bu başlık altından ulaşabilirsiniz.

💬 Bu Alana Reklam Ver ! 🎉 Hemen Katıl!
 
 
Seçenekler Stil
Alt 09 Kasım 2022, 15:23   #1
Banlı Üye
Haje - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart İnsan ve Hayata dair Sözler

60'ını aşıp 70'e yaklaşmakta olan birine kendinde ne gibi bir değişiklik hissettiğini sordum.
Aldigim cevaplar birer hayat dersi adeta

(1) Ailemi, kariyerimi ve pozisyonumu sevdiğim yılların ardından, şimdi eski arkadaşlarımı sevmeye başladım.

(2) Bir atlas olmadığımın farkına vardım. Dünyayı omuzlarımda taşımam gerekmiyor.

(3) Meyve sebze satanlarla pazarlık yapmayı bıraktım. Sonuçta, bir kaç kuruş fazla ödememle cebimde bir delik açılmayacağını biliyorum ama o bir kaç kuruş, zavallı adamın kızının okul masraflarını ödemesine yardımcı olabilir.

(4) Taksi şoförüne ödeme yaptığımda, para üstünü almıyorum. Ekstra para kazanmak yüzüne bir tebessüm kondurabilir. Ne de olsa benden çok daha fazla yoruluyor.

(5) Yaşlılara "Bu hikayeyi anlatmıştınız." demeyi bir kenara bıraktım. Ne de olsa, bu hikâyeler hatıralarını canlandırmalarına ve geçmişi tekrar yaşamalarına yardım ediyor.

(6) İnsanları hatalı olduklarında bile düzeltmemeyi öğrendim. Ne de olsa, herkesi mükemmel yapma sorumluluğu bana ait değil. Huzur mükemmeliyetten çok daha önemli.

(7) Cömertçe ve bolca iltifat ediyorum. Ne de olsa, bu yalnızca karşımdakine değil, benim de ruh halime iyi geliyor.

(8) Giysilerimdeki kırışıklığı ya da bir lekeyi dert etmemeyi öğrendim. Sonuç itibariyle, kişilik görünüşten daha çok öne çıkar.

(9) Benden farklı kişilerle tartışmaktan kaçınıyorum. Ne de olsa, onlar iyi ilişkiler yürütmenin önemini bilmiyor olabilirler ama ben biliyorum.

(10) Beni kirli oyunlarıyla saf dışı bırakmak isteyen biri olduğunda, sakinliğini koruyorum. Sonuçta, ben ne kirliyim ne de kimseyle bir yarış halindeyim.

(11) Duygularımdan utanmamayı öğreniyorum. Ne de olsa, beni insan kılan duygularım.

(12) Bir ilişkiyi koparıp atmaktansa egomu bir kenara bırakmanın daha iyi olduğunu öğrendim. Sonuçta ego tek başıma olmama neden olacakken ilişkiler asla yalnız kalmamamı sağlar.

(13) Her günü son günümmüş gibi yaşamayı öğrendim. Ne de olsa, öyle de olabilir.

(14) Beni mutlu eden şeyleri yapmayı öğrendim, ne de olsa ben kendi mutluluğumdan mesulüm, başkasınınkinden değil...
 
Alt 09 Kasım 2022, 15:23   #2
Banlı Üye
Haje - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart

Bazılarının hayatında işine yaradıkları kadar varsın,
Bazılarının hayatlarında, evet dediğin kadar varsın,
Bazılarının hayatlarında,itaat ettiğin kadar varsın.
İlk hayır dediğinde,
İlk sınır çiziminde,
İlk hakkını aradığında şaşırırsın o gözünde yücelttiğin insana.
Seni bir hareketle nasıl gözden çıkardığına inanamazsın.
Önce çok üzülür,
sonra onun vefasızlığına öfkelenir
ve en son da kendine kızarsın.
Kendine kızarsın çünkü;
Hak etmemişsindir bunu,
Hak etmemişsindir "kendin oldun diye dışlanmayı,
hak etmemişsindir seni değersizleştirmesini.
Neyse ki böyle birini kaybetmenin bedelini kendini kazanarak tamamlarsın.
Bu sayede kendini ihmal ettiğini, Başkasının memnuniyetine esir ettiğini, Kendini onaylanmayla beslediğini fark edersin.
Onları affeder,
yoluna devam edersin.
Onlar,farkında olmadan seni sana kazandırmıştır.
Teşekkür et
ve hoşçakal diyebilirsin.
Unutma ki,
Kaybeden değil,kaybedilensin.
*Serhat Yabancı (Yazar)

 
Alt 09 Kasım 2022, 15:24   #3
Banlı Üye
Haje - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart







1. Bir kişiyi telefonla iki defadan fazla aramayın. Çağrınızı yanıtlamazlarsa, ilgilenmeleri gereken önemli bir şeyler olduğunu varsayın.

2. Ödünç aldığınız parayı, diğer kişi size ödünç verdiğini hatırlamadan önce iade edin. Bu sizin dürüstlüğünüzü ve karakterinizi gösterir. Aynı şey para haricindeki diğer şeyler için de geçerlidir.

3. Birisi size öğle / akşam yemeği ısmarlarken asla menüdeki pahalı yemeği sipariş etmeyin. Mümkünse onların seçtikleri yiyecekleri sizin için de sipariş etmelerini isteyin.

4. Hiç kimseye "Ah, yani henüz evli değil misin?", "Çocuğun yok mu", "Neden bir ev almadın?" veya "neden bir araba almıyorsunuz?" gibi garip sorular sormayın. Bunlar sizin sorununuz değildir.

5. Arkanızdan gelen kişi için daima kapıyı açın. Erkek ya da kız, yaşlı ya da genç olması fark etmez. Toplum içinde birine iyi davranmak sizi küçültmez.

6. Bir arkadaşınız sizin için bir ödeme yaptıysa, bir dahaki sefere siz ödeme yapın.

7. Farklı görüşlere saygı gösterin. Unutmayın, birinin 6 gördüğü, size 9 görünebilir. Ayrıca, ikinci görüş bir alternatif için iyidir.

8. İnsanların konuşmasını asla bölmeyin. Konuşmalarına izin verin. Dediklerinin hepsini duyun ve hepsini filtreleyin.

9. Konuşurken gereksiz konulara girmeyin. Asıl konuyu anlaşılır şekilde anlatmaya çalışın.

10. Birisiyle dalga geçer ve onlar bundan hoşlanmazsa, durun ve bir daha asla yapmayın. İnsanları daha fazlasını yapmaya teşvik edin ve ne kadar minnettar olduğunuzu gösterin.

11. Biri size yardım ederken "teşekkür ederim" deyin.

12. Arkadaşlarınızı kamuoyunda övün. Baş başayken eleştirin.

13. Birinin kilosu hakkında yorum yapmak için hiçbir zaman bir neden yoktur.
"Harika görünüyorsun" demen yeterli. Kilo vermek hakkında konuşmak istiyorlarsa, zaten yapacaktır.

14. Biri size telefonunda bir fotoğraf gösterdiğinde sola veya sağa kaydırmayın. Sırada ne olduğunu asla bilemezsiniz.

15. Bir arkadaşınız size doktor randevusu olduğunu söylerse, bunun ne için olduğunu sormayın, "Umarım iyisindir" demeniz yeterlidir. Onları, size kişisel hastalıklarını söylemek zorunda kalma gibi rahatsız edici bir duruma sokmayın. Bilmenizi isterlerse, bunu zaten söylerler.

16. Temizlik görevlisine CEO ile aynı saygıyı gösterin. Altınızdaki birine ne kadar kaba davrandığınızdan kimse etkilenmez, ama insanlar onlara saygılı davranırsanız bunu fark edeceklerdir.

17. Bir kişi doğrudan sizinle konuşuyorsa, telefonunuza bakmak kabalıktır.

18. Sizden istenene kadar asla tavsiye vermeyin.

19. Kimseye gerek yokken yaşını ve maaşını sormayın.

20. Sizi doğrudan ilgilendirmeyen herhangi bir şey olmadıkça işinize odaklanın.

21. Sokakta biriyle konuşuyorsanız güneş gözlüğünüzü çıkarın. Bu bir saygı göstergesidir. Göz teması konuşma kadar önemlidir.

22. Yoksulların ortasında asla zenginliğinizden bahsetmeyin. Benzer şekilde, çocuğu olmayanların yanında çocuklarınız hakkında konuşmayın.

23. İyi bir mesajı okuduktan sonra, "Mesaj için teşekkürler" demeye çalışın.

24. Cep telefonlarınız ile konuşurken, başkalarının sizi dinlemek zorunda kalmamasına dikkat edin.

 
Alt 09 Kasım 2022, 15:24   #4
Banlı Üye
Haje - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart


“Hayat her yaşta güzel...
Ve Gülmek için illa ki inci gibi dişler gerekmez
Kendinle barış..
Sonsuz bir Sevgi ile bak insanlara..
Sevgin kusur aramana engel olacaktır..
Çünkü Kusur arayan göz mutlaka bir kusur bulur...
Kusuru bulan onun sahibi olur...
Gülmek gerek...
Gülüp geçmek gerek şu dünyadan...
HOŞ GÖRMEK gerek..
Aksi takdirde çekilmez olur...”

 
Alt 09 Kasım 2022, 15:25   #5
Banlı Üye
Haje - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart

Hazır olun ya da olmayın, bir gün sona geleceksiniz.
O gün geldiğinde zenginliğiniz, hıncınız, kininiz, öfkeleriniz, hayal kırıklarınız, umutlarınız, tutkularınız, planlarınız ve yapmak istediklerinizin hiçbir önemi kalmayacak.
Öyleyse önemli olan nedir?
Yaşadığımız günlerin değeri neyle ölçülür?
Önemli olan, ne aldığınız değil, ne verdiğinizdir.
Önemli olan, öğrendikleriniz değil, öğrettiklerinizdir...
Önemli olan, doğruluk, dürüstlük, merhamet, fedakarlık ve cesaretle atmış olduğumuz her adımla, başka yaşamları zenginleştirmiş olmanızdır...
Önemli olan, yetenekleriniz değil, karakterinizdir.
Önemli olan, diğer insanları yüreklendiren, onların sizi takip etmesini sağlayan örnek bir insan olmaktır.
Önemli olan, kaç kişi tanıdığınız değil, siz gittiğinizde ebedi bir yoksunluk hissedecek olan insanların sayısıdır.
Önemli olan, hatıralarınız değil, sizi sevenlerin kalbinde yaşayacak olan hatıralarınızdır.
Önemli olan, ne kadar uzun süre hatırlanacağınız değil, kimler tarafından ne şekilde hatırlanacağınızdır.
Önemli bir hayat yaşamak rastlantıyla olmaz.
Önemli olan, koşullar değil, seçimlerinizdir...

*Michael Josephson

 
Alt 09 Kasım 2022, 15:25   #6
Banlı Üye
Haje - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart

Antakya müzesindeki bir lahitten alıntı;
Duvarda yazan söz MS 65 yılında vefat eden "Seneca" isimli bir düşünüre ait.
*Para iIe satın aIınan sadakat, daha fazIa para iIe de satıIır.*
*BaşIayan her şey biter.*
*Büyük bir servet, büyük bir köIeIiktir.*
*ÖIüm, bazen ceza, bazen bir armağan, çoğu zaman da bir Iütuftur.*
*Yeryüzünde gün ışığına Iayık oImayan nice insanIar vardır ama, güneş her gün yeniden doğar.*
*Hayatı komedi sananIar, son espriyi iyi düşünsünIer!*
*Yaşıyorsak, haIa umut var demektir.*
*Aza sahip oIan değiI, çok isteyen fakirdir.*
*Hayatı kaybetmekten daha acı bir şey vardır, yaşamın anIamını kaybetmek.*
*Unutmazsan senin, affetmezsen onun canı acıyacaktır. Unutma, affetmek ve unutmak sadece iyi insanIarın intikamıdır.*
*Ey hayat, senin bu kadar önemIi tutuIman öIüm sayesindedir.*
*Unutma ki, birIikte oIduğun insanın geçmişini kurcaIamak, onunIa kurmayı düşündüğün geIeceği yok etmekten başka bir şeye yaramaz.*
*İnsanIarı tanımak için onIarı sınamaktan korkmayın; çünkü kaybediImesi gerekenIer, en önce kaybediImeIidirIer.*
*GençIiğinde biIgi ağacını dikmeyen, yaşIıIığında rahatIayacağı bir göIge buIamaz.*
*Hafif acıIar konuşabiIir ama, derin acılar dilsizdir.
ÖLÜM HER ŞEYİ EŞİT KILAR.

 
Alt 09 Kasım 2022, 15:26   #7
Banlı Üye
Haje - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart

Tencerelerinizin senden daha parlak olmasına izin vermeyin!"

Ev işlerini bu kadar ciddiye alma!

Eşleştiğimde, ′′birileri gelip beni ziyaret ederse diye günde 24 saat temiz ve düzenli olmasını istedim ", ama sonra hepsinin çok meşgul olduğunu öğrendim.

Yürümek, eğlence, çalışmak ve hayatın tadını çıkarmak!.

Ya birisi aniden ortaya çıkarsa?
Evimdeki durumu kimseye açıklamak zorunda değilim.

İnsanlar bütün gün yaptıklarınızla ilgilenmiyor, insanlar etrafta dolaşıyor, eğleniyor ve hayatın tadını çıkarıyor.

Hayat kısa, tadını çıkar!

Gerekiyorsa tozunu al.

Ama bir resim çizmek veya şiir yazmak, yürüyüşe çıkmak veya arkadaşınızı ziyaret etmek, yemek pişirmek, bitkilerinizi sulamak için zaman ayırın...

Yüzmek için plaj (ya da havuz), dağ tırmanışı, evcil hayvanlarla oynamak, müzik dinlemek, kitap okumak, arkadaşlarını yetiştirmek ve hayatın tadını çıkarmak...

Gerekiyorsa tozunu al ama, dışarıda hayat devam ediyor.

Bugünün asla geri gelmeyeceğini düşün!

Gerekiyorsa tozunu al, ama unutma ki yaşlanacaksın ve şu anda yapabileceğin birçok şey yaşlılıkta kolay olmayacak.

Ve gittiğinizde, hepimiz bir gün gittiğimiz için siz de toz olacaksınız!

Ve hiç kimse, kaç tane fatura ödediğini veya temiz evini hatırlamayacak...
Ancak arkadaşlığını, mutluluğunu ve öğrettiklerini hatırlayacaklar.!

 
Alt 09 Kasım 2022, 15:26   #8
Banlı Üye
Haje - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart

MUTLU OLMAK İÇİN
1. Bol su için.
2. Kahvaltıda çok, öğle yemeğinde orta, akşam yemeğinde az yiyin.
3. Ağaçlarda ve bitkilerde yetişen yiyecekleri daha çok, fabrikalarda üretilen yiyecekleri daha az yiyin.
4. Hiç bir şeyi içinize atmayın.
5. İbadet ve dua için zaman ayırın.
6. Her gün en az 10 dakika sessiz olarak oturun.Tefekkür edin.
7. Düzenli uyuyun.
8. Her gün 10-30 dakika yürüyüş yapın. Ve yürürken gülümseyin.
9. Hayatınızı başkalarınki ile karşılaştırmayın. Onların seyahatinin nasıl olduğuna dair hiçbir fikriniz yok.
10. Kontrol edemeyeceğiniz olumsuz düşüncelere sahip olmayın. Bunun yerine enerjinizi şu an için harcayın, nefes aldığınız her anın kıymetini bilin, keyfine varın.
11. Sadeliğin güzelliğini keşfedin.
12. Hayatı çok da ciddiye almayın. Fâni olduğunuzu unutmayın.
13. Kıymetli enerjinizi başkaları hakkında konuşarak boşa harcamayın.
14. Sû-i zandan kaçının.
15. Kıskançlık, çekememezlik zamanın boşa harcanmasıdır. İhtiyacınız olan her şeye zaten sahipsiniz.
16. Geçmiş meseleleri unutun. Kişilerin geçmiş hatalarını hatırlatmayın. Bu durum mevcut mutluluğunuzu bozar.
17. Hayat, birisine kin duyarak zamanı boşa harcamak için çok kısadır. Kimseden nefret etmeyin.
18. Geçmişinizle barış yapın ki, şimdiki zamanı bozmasın.
19. Hayatın bir okul olduğunu ve öğrenmek için burada olduğumuzu unutmayın. Problemler, cebir dersi gibi gelip giden, ancak aldığımız derslerin bir ömür boyu devam ettiği eğitim programının bir parçasıdır.
20. Daha fazla gülümseyin ve pozitif olmaya çalışın.
21. Her tartışmayı kazanmak durumunda değilsiniz. Aynı fikirde olmasanız da, anlaşın.
22. Ailenizi sık arayın.
23. Her gün diğerlerine iyi bir şey verin. Gülümseme, teşekkür, iltifat, yardım, destek, moral...
24. Herkesi her şey için affedin.
25. 70 yaşından büyük ve 6 yaşından küçük kimselerle vakit geçirin.
26. Her gün en az 3 kişiye gülümseyin ve tanımadığınız birine SELÂM verin.
27. Başkalarının sizin hakkınızda ne düşündüğü ile ilgilenmeyin.
28. Doğru olanı yapın, yanlışlarınız için de pişman olmayın. Ne oluyorsa ya da olmuyorsa, hayrımıza olduğu içindir!
29. Faydalı, güzel veya neşe dolu olmayan her şeyden uzak durmaya çalışın.
30. ALLAH her şeyi iyileştirir, şu an fark etmesek de, yaşadığımız her şey iyiliğimiz içindir.
31. Bir durum iyi veya kötü olsun, nasılsa değişecektir. Durumu kabullenin.
32. Nasıl hissederseniz hissedin, kalkın, giyinin ve ortaya çıkın. Kendinizi eve kapatmayın.
33. En iyisine henüz sıra gelmedi.
34. Sabah canlı olarak uyandığınız için ALLAH' a şükredin.
35. Maneviyatınız daima mutluluğunuzdur. Hislerinizi önemseyin. İnanın, dua edin, gerekeni yapın ve gerisini ilahi akışa bırakın...

Prof. Dr. Nevzat Tarhan

 
Alt 09 Kasım 2022, 15:26   #9
Banlı Üye
Haje - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart

Napolyon düşman askerlerinden kaçarken, bir bakkal dükkânına girmiş. Bakkala hemen kendisini saklamasını emretmiş. Bakkal Napolyon'u saklayıp, biraz sonra gelen düşmanları da "Az evvel biri koşarak şu tarafa kaçtı" diye savuşturmuş.
Biraz sonra Napolyon'un muhafızları yetişmişler. Bakkal ömründe bir daha karşılaşamayacağı Napolyon'a sormuş: "Efendim, af buyurun ama merak ettim, ölümle bu denli burun buruna gelmek nasıl bir duygu?"
Napolyon birden öfkelenmiş. "Sen kim oluyorsun da benimle böyle dalga geçercesine konuşabiliyorsun?" diye bağırmış. Askerlerine, adamcağızı kurşuna dizmelerini emretmiş.
Askerler bakkalın gözünü bağlayıp, karşısına dizilmişler. Mermiler namlulara sürülmüş, artık "ateş" emri verilecek.
Adamcağız içinden 'Ah, ne yaptın sen? Şimdi ölüp gideceksin diye düşünürken, arkadan bir çift el uzanmış, gözündeki bağı açmış.
Tek cümleyle cevaplamış Napolyon: "İşte böyle bir duygu!"
"Yaşayarak öğrenmek, bedeli en yüksek öğrenme biçimidir

 
Alt 09 Kasım 2022, 15:27   #10
Banlı Üye
Haje - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart

Yeni Türkiye dedikleri tam da bu yazıda anlatılan..

Sabah markette alışveriş yaparken portakal almaya gittiğimde biri 1.99 TL, diğeri 3.99 TL olan iki farklı cins portakal gördüm.
Biraz daha kaliteli olduğu için 3.99 olana gittim. Yanımda benimle birlikte aynı portakaldan alan bir adam daha vardı.
Ben bir şey demeden "İçine ettiler memleketin" diye laf attı, cevap vermedim.
"Tarımı bitirdiler, şu fiyatlara bak." dedi, yine cevap vermedim.
"Marketler de ********, belediye satış yapmaya başlayınca hemen fiyatları düşürdüler" dedi, tebessüm ettim sadece.

Sonra birlikte kasaya doğru ilerledik. Kasadaki hanım, portakalı tartarken 1.99'luk olandan mı yoksa 3.99'luk olandan mı aldığını sordu.
Adam pahalı olandan almasına rağmen 1.99 olandan aldım dedi.
Belki yanlışlıkla söylemiştir diye bekledim ama düzeltmedi.
Beyefendi yanlış hatırlıyor herhalde, 3.99 olandan aldı, dedim.
Kıpkırmızı oldu.
Aldığı alacağı 2 kilo portakalda yapacağı sahtekarlıkla edeceği en fazla 4 lirayı kâr saydı zavallı. Belki de ne zorluklarla kazandığı paraya, kim bilir kaç kere böyle ufak ufak haramlar kattı.

Daha sonra otobüse bindim, adamın biri akbil bastı, yetersiz bakiye ikazı verdi. Hiçbir şey demeden cüzdanından 5 lira çıkardı, şöföre verdi.
O da hiçbir şey demeden para üstünü verdi. Şöförün kendi akbilini çıkarıp basmasını bekledim, yapmadı.
Belki unutmuştur diye 2-3 dakika sonra hatırlatmak için "Akbil basmadınız" dedim. Şaşkın şaşkın yüzüme bakıp:
“Niye?” dedi.
"Otobüs ücreti aldınız az önce" dedim,
"Eee?" dedi.
"Onun içinde belediyenin alması gereken pay da var" dedim,
"Akşama kadar direksiyon sallıyorum ben burda, bir de senle uğraşmayayım. Git işine" dedi.

Birkaç kuruşluk paraya, milyonlarca kişinin hakkına girme pahasına tamah etti zavallı. Akşama kadar İstanbul trafiğinde debelenerek kazandığı paraya, kim bilir kaç kere böyle ufak ufak haramlar kattı.
Hakka girmek illa maddi bir şeyi çalmakla olmuyor.
Metrodayım, yanımda ayakta duran hanımın hemen önündeki koltuk boşaldı. Kadın oturmak için yere koyduğu poşetleri alırken 2-3 metre ötedeki bir adam fırladı ve koltuğa oturdu. Kadıncağız elinde poşetle kalakaldı.
Dayanamayıp "Hanımefendi oturacaktı oraya" diye müdahale ettim.
-"E oturmadı" dedi.
-"Fırsat vermedinizki" deyince kadın uzatmamak için
-"Tamam oturmayacağım, mühim değil" dedi.
Belki de 10 dakika sonra kalkacağı koltuğa, sırf facebooktaki komik videoları daha rahat seyretmek için tamah etti zavallı.

Bu hadiseleri gördükçe sebze meyve fiyatlarını manipüle eden komisyoncuları, stokçuları; 5 katlık ruhsat alıp 8 kat bina yapan müteahhiti; binanın kolonları kesildiği halde avantasını aldığı için göz yuman belediye denetçisini garipsemiyorum.

Herkes kendi imkânınca bir şeylere tamah ediyor.
Herkes imkânı elverdiğince zavallı…
Tepeden tırnağa her kademede, dünyalık şeylere tamah eden bir yozlaşma var.
Hiç ölmeyecekmiş gibi dünyevi menfaat odaklı bir anlayış hakim.
Halbuki öleceğiz be abi. Belki 1 dakika sonra belki de en fazla 40 sene sonra bu dünyada olmayacağız ve insanı bu dünyada da, ahirette de zavallı konumuna düşüren şeylerin hiçbirini yanımızda götüremeyeceğiz.

Bazen herkesin şikâyet ettiği meselelere, büyük büyük çözüm teklifleri, acil faaliyet planları yapıldığını görüyorum. Bazısı çok mantıklı geliyor.
Ama ölümü unuttuktan sonra hepsi pansuman nispetinde.
Çünkü hiç ölmeyecek gibi dünyalık şeylere tamah eden toplum, en mükemmel düzenlemeler yapılsa dahi bir açık bulur.
Yani “Haramı helâlleştirdim diyerek helâl olmaz”.
“TUZ KOKARSA“ kokuşmaya mani olmak zor.
Bu kontroldeki insanlar işsiz mi?
Açıkta mı kalmış? Maaşı olan ama AHLAKSIZ ŞEREF Fukarası BİR MAHLUK.

Bir firmada üst düzey yetkili olarak çalıştım.
Mesai başlarken giriş saati yazıyorlar ve işe başlamak için hazırlanmaya çıkıyorlar ve 30-40 dakika sonra işinin başına geçiyorlar.
Mesai bitimine bir saat kala 30-40 dakika önce işinin başından ayrılıyor ve çıkış için giyinmeye gidiyor. İşini terk ediyor, tam çıkacağı saati çıkış saati olarak yazıyor. Günlük 1-1,5 saat çalışmıyor, ara kaçamakları saymıyorum.

1 saat, 1,5 saat x 26 gün = 26 saat 3 gün 2 saat, 39 saat olursa 5 gün sadece giriş çıkış saatlerine uymadığı için çalışmayanlar var.

Haram nedir? Biliyor musunuz?
1.000 LT lik suya karıştırdığınız 5 damla idrardır.
Bu su içilir mi? İçilmezzz diyorsunuz.
Abdest alınır mı? Alınmaz diyorsunuz. İçilir öldürmez iştahla olmaz.
Ama abdest alınmaz.
İşte bütün kazançlarımıza 5'er damla idrar karıştırarak yaşamaya devam ediyoruz.

Biraz DÜŞÜNELİM derim… ….

Alıntı Sifin

 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Kapalı
Refbacks are Kapalı





Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 01:49.