IRCRehberi.Net- Türkiyenin En iyi IRC ve Genel Forum Sitesi  
 sohbet
derya sohbet


2Beğeni(ler)
  • 1 Post By CeReN
  • 1 Post By ihaveanidea


 
 
Seçenekler Stil
Alt 27 Ağustos 2020, 09:29   #1
Standart Dogustan Gelen BagisIklik Tepkileri Ve Bariyer Savunmalari

Dogustan gelen bagisIklik tepkisi, genellikle patojenlerin vucuda girmesini engelleyen, girdikten sonra onlari yok eden veya kendilerini vucudun yumusak dokularini ortamina yerlestirmeden once onlari temizleyen fiziksel engellerle baslamaktadir. Bariyer savunmalari, vucudun en temel savunma mekanizmalarinin bir parcasidir. Bariyer savunmalari enfeksiyonlara bir yanit degildir, ancak genis bir yelpazedeki patojenlere karsi korunmak icin surekli olarak calismaktadirlar.
Farkli bariyer savunma modlari, patojenlerin girmeye calisabilecegi vucudun dis yuzeyleriyle iliskilidir. Mikroorganizmalarin vucuda girisinin onundeki birincil engel deridir. Sadece deri, bakterilerin gelisemeyecek kadar kuru, olu, keratinize epitel tabakasiyla kapli olmakla kalmaz, ayni zamanda bu hucreler deriden surekli olarak soyulduklarindan bakteri ve diger patojenleri de beraberinde tasir. Ek olarak, ter ve diger deri salgilari pH’i dusurebilir, toksIk lipidler icerebilir ve mikroplari fiziksel olarak yikayabilir.
Diger bir engel, bakterileri hucre duvarlarini sindirerek yok eden bir enzim olan lizozim bakimindan zengin olan agizdaki tukuruktur. Bircok patojen icin olumcul olan midenin asidik ortami da bir engeldir. Ek olarak, gastrointestinal sistem, solunum yolu, ureme sistemi, gozler, kulaklar ve burundaki mukus tabakasi hem mikroplari hem de kalintilari hapseder ve bunlarin uzaklastirilmasini kolaylastirir. Ust solunum yolu soz konusu oldugunda, kirpikli epitel hucreleri potansiyel olarak kontamine mukusu yukari dogru agza dogru hareket ettirir ve burada daha sonra sindirim sistemine yutulur ve midenin sert asidik ortaminda son bulur. Bu aktiviteler kisinin ne sIklikla yedigine, diger patojenlerle ne seviyede maruz kaldigina kiyasla veya ne sIklikla nefes aldigina bagli olarak degismektedir.

Dogustan Gelen BagisIklik Tepkisinin Hucreleri
Fagosit, fagositoz adi verilen bir surec olan bir partikulu veya hucreyi cevreleyen ve yutabilen bir hucredir. BagisIklik sisteminin fagositleri, ya bir enkaz alanini, eski hucreleri temizlemek ya da bakteriler gibi patojenik organizmalari oldurmek icin diger partikulleri veya hucreleri yutar. Fagositler, bariyer savunmalarini asan ve vucudun savunmasiz dokularina giren organizmalara karsi vucudun hizli hareket eden, ilk immunolojik savunmasidir.



Fagositler: Makrofajlar ve Notrofiller
BagisIklik sistemindeki hucrelerin cogu, en azindan yasam dongulerinin bir noktasinda fagositik bir yetenege sahiptir. Fagositoz, dogustan gelen bagisIklik tepkileri sirasinda patojenleri yok etmenin onemli ve etkili bir mekanizmasidir. Fagosit, organizmayi kendi icinde bir fagozom olarak alir ve daha sonra bir lizozom ve onun sindirim enzimleriyle birleserek bircok patojeni etkili bir sekilde oldurur. Ote yandan, tuberkulozun nedeni olan Mycobacteria tuberculosis gibi bazi bakteriler bu enzimlere direncli olabilir ve bu nedenle vucuttan atilmasi cok daha zordur. Makrofajlar, notrofiller ve dendritik hucreler, bagisIklik sisteminin baslica fagositleridir.
Bir makrofaj dogada amoeboid ve vucutta fagositlerin yonlu en cok duzensiz sekilli bir fagosit olup. Makrofajlar dokularda hareket eder ve psodopodi kullanarak kilcal duvarlardan gecerler. Sadece dogustan gelen bagisIklik tepkilerine katilmakla kalmazlar, ayni zamanda adaptif bagisIklik tepkisinin bir parcasi olarak lenfositlerle isbirligi yapacak sekilde evrimlesirler. Makrofajlar, ya bag dokularinda serbestce dolasan ya da lenf dugumleri gibi belirli dokulardaki retikuler liflere sabitlenmis bircok dokuda bulunur. Patojenler vucudun bariyer savunmasini ihlal ettiginde, makrofajlar ilk savunma hattidir. Dokuya bagli olarak farkli isimler alirlar, bu isimler karacigerdeki kupffer hucreleri, bag dokusunda histiyositler ve akcigerlerdeki alveolar makrofajlardir.
Bir notrofil, kemotaksis yoluyla kan dolasimindan enfekte dokulara cekilen fagositik bir hucredir. Bu kuresel hucreler granulositlerdir. Bir granulosit, sirayla histamin gibi cesitli vazoaktif aracilari iceren sitoplazmik granuller icerir. Aksine, makrofajlar agranulositlerdir. Bir agranulosit, cok az sitoplazmik granule sahiptir veya hic yoktur. Makrofajlar, her zaman enfeksiyona karsi tetikte olan nobetciler gibi hareket ederken, notrofiller, dusmanin yok edilmesini hizlandirmak icin bir savasa cagrilan askeri takviyeler olarak dusunulebilir. Genelde dogustan gelen bagisIklik tepkisinin iltihaplanma surecinin birincil patojen oldurucu hucresi olarak dusunulse de, yeni arastirmalar notrofillerin tipki makrofajlar gibi adaptif bagisIklik tepkisinde de rol oynadigini one surulmektedir. Bir monosit, bir makrofaj veya dendritik hucreye farklilasan, sinyal molekulleri tarafindan enfeksiyon alanlarina hizla cekilebilen dolasimdaki bir oncu hucredir.
Dogal oldurucu hucreler
NK hucreleri, zorunlu hucre ici bakteriler ve virusler gibi hucre ici patojenlerle enfekte olmus hucrelerde apoptozu, yani programlanmis hucre olumunu indukleme kabiliyetine sahip bir lenfosit turudur. NK hucreleri, bu hucreleri hala iyi anlasilmayan ancak muhtemelen yuzey reseptorlerini iceren mekanizmalarla tanir. NK hucreleri, hucre icindeki bir dizi olayin iki mekanizmadan biriyle kendi olumune neden oldugu apoptozu indukleyebilir:
• NK hucreleri kimyasal sinyallere yanit verebilir ve fas ligandini ifade edebilir. Fas ligand Fas’a baglanir, boylece icindeki hucre ve patojen oldurme, o apoptotik sinyallerin gonderilmesi gibi.
• NK hucrelerinin granulleri, perforinleri ve granzimleri serbest birakir. Bir perforin formlari enfekte hucrelerin zarlarinda gozenekler oldugu bir proteindir. Granzim, perforin gozenekleri yoluyla hucreye girmekte olan ve hucre icindeji apoptozu tetiklemekte olan protein sindiren bir enzimdir.
Her iki mekanizma da ozellikle viral olarak enfekte hucrelere karsi etkilidir. Apoptoz, virusun tum bilesenlerini sentezleme ve bir araya getirme kabiliyetine sahip olmadan once induklenirse, hucreden bulasici virus salinmaz ve boylece daha fazla enfeksiyon engellenir.

Patojenlerin Taninmasi
Dogustan gelen bagisIklik tepkisinin hucreleri, fagositik hucreler ve sitotoksIk NK hucreleri, patern tanima reseptorlerini kullanarak bakteriyel hucre duvari bilesenleri veya bakteriyel flagellar proteinler gibi patojene ozgu molekullerin modellerini tanir. Bir patern tanima reseptoru (PRR) , bir patojenin karakteristik ozelliklerini ve stresli veya hasar gormus hucreler tarafindan salinan molekullerin karakteristik ozelliklerini taniyan membrana bagli bir reseptordur.
Adaptif bagisIklik tepkisinden once evrimlestigi dusunulen bu reseptorler, ihtiyac duyulsun ya da olmasin hucre yuzeyinde bulunur. Ancak cesitlilikleri iki faktorle sinirlidir. Ilk olarak, her reseptor tipinin belirli bir gen tarafindan kodlanmasi gerektigi gercegi, reseptorlerin tum patojenleri taniyabilmesi icin hucrenin DNA’sinin cogunu veya tamamini tahsis etmesini gerektirir. Ikinci olarak, reseptorlerin cesitliligi, hucre zarinin sinirli yuzey alaniyla sinirlidir. Bu nedenle, dogustan gelen bagisIklik sistemi, mumkun oldugunca cok cesitli patojenlere karsi aktif olan sinirli sayida reseptor kullanarak “gecmelidir”. Bu strateji, her biri belirli bir patojene yuksek oranda spesifik olan cok sayida farkli reseptor kullanan adaptif bagisIklik sistemi tarafindan kullanilan yaklasimin tam tersidir.
Dogustan gelen bagisIklik sisteminin hucreleri, tanidiklari bir patojen turu ile temas ederse, hucre patojene baglanir ve rahatsiz edici mikropu yok etme cabasiyla fagositozu (veya hucre ici bir patojen olmasi durumunda hucresel apoptozu) baslatir. Reseptorler bir sekilde hucre tipine gore degisir, ancak genellikle asagida tartisilan bakteriyel bilesenler ve tamamlayici icin reseptorler icerirler.

Dogustan Gelen BagisIklik Tepkisinin Cozunur Aracilari
Yapilan tartismalar, hucreleri belirli bir reseptorun ekspresyonu gibi cesitli fizyolojik ozellikleri degistirmeye tesvik edebilen kimyasal sinyalleri ima etmektedir. Bu cozulebilir faktorler, dogustan gelen veya erken uyarilan tepkiler sirasinda ve daha sonra uyarlanabilir bagisIklik tepkileri sirasinda salgilanir.

Sitokinler ve Kemokinler
Bir sitokin, hucrelerin kisa mesafelerde birbirleriyle iletisim kurmasina izin veren sinyal molekuludur. Sitokinler, hucreler arasi bosluga salgilanir ve sitokin, alici hucrenin fizyolojisini degistirmesine neden olur. Bir kemokin, islevi hucreleri (kemotaksis) daha uzun mesafelerden cekmek olmasi disinda, sitokinlere benzer cozunebilir bir kimyasal aracidir.

Erken Tesvik Edilen Proteinler
Erken induklenen proteinler, vucutta yapisal olarak mevcut olmayan, ancak dogustan gelen bagisIklik tepkisi sirasinda ihtiyac duyuldugunda erken yapilan proteinlerdir. Interferonlarerken uyarilan proteinlere bir ornektir. Viruslerle enfekte olan hucreler, bitisIk hucrelere giden ve onlari antiviral proteinler yapmaya tesvik eden interferonlar salgilar. Boylece ilk hucre feda edilse bile cevredeki hucreler korunur. Bakteriyel hucre duvari bilesenlerine ozgu diger erken induklenmis proteinler, karacigerde yapilan ve spesifik olarak bakteri hucre duvarinin polisakkarit bilesenlerine baglanan mannoz baglayici protein ve C-reaktif proteindir. Makrofajlar gibi fagositler, bu proteinler icin reseptorlere sahiptir ve bu nedenle, bakterilere baglandiklarinda onlari taniyabilirler. Bu, fagosit ve bakteriyi birbirine yaklastirir ve opsonizasyon olarak bilinen islemle bakterinin fagositozunu artirir. Opsonizasyon bir antikorun veya bir antimikrobiyal proteinin baglanmasiyla fagositoz icin bir patojenin etiketlenmesidir.



Tamamlayici Sistem
Kompleman sistem temel olarak, kan plazmasinda bulunan protein dizisidir. Bu nedenle, bu proteinler erken uyarilan bagisIklik tepkisinin bir parcasi olarak kabul edilmez. Bu siniftaki bazi antibakteriyel proteinlerle ayni ozellikleri paylassalar bile. Karacigerde yapilirlar, tamamlayici aktivasyonun alternatif yolu olarak bilinen yolu kullanarak, dogustan gelen bagisIklik yanitinda cesitli islevlere sahiptirler. Ek olarak, klasIk yol adi verilen adaptif bagisIklik tepkisinde tamamlayici islev gorur. Kompleman sistemi, daha sonraki proteinleri bir dizi halinde enzimatik olarak degistiren ve parcalayan birkac proteinden olusur, bu nedenle kaskad olarak adlandirilir. Etkinlestirildikten sonra, reaksiyon dizisi geri alinamaz ve asagidaki eylemlere sahip parcalari serbest birakir:
• Onu aktive eden patojenin hucre zarina baglanarak onu fagositoz icin etiketlemektedir (opsonizasyon)
• Patojenden uzaklasin ve fagositik hucreleri iltihaplanma bolgesine cekmek icin kemotaktik ajanlar olarak hareket etmektedir
• Patojenin plazma zarinda zararli gozenekler olusturmaktadir
C3 proteininin bolunmesi, her iki yol icin ortak adimdir. Alternatif yolda, C3 kendiliginden aktive olur ve molekuller faktor P, faktor B ve faktor D ile reaksiyona girdikten sonra ayrilir. Daha buyuk parca olan C3b, patojenin yuzeyine baglanir ve daha kucuk olan C3a, aktivasyon bolgesinden disariya dogru yayilir ve fagositleri enfeksiyon bolgesine ceker. Yuzeye bagli C3b daha sonra, son bes protein olan C5–C9 ile kaskadin geri kalanini aktive ederek membran-saldiri kompleksini (MAC) olusturur. MAC, ozmotik dengesini bozarak belirli patojenleri oldurebilir. MAC, ozellikle genis bir bakteri yelpazesine karsi etkilidir. KlasIk yol, aktivasyonun erken asamalarinin antijene bagli antikorun varligini gerektirmesi ve dolayisiyla adaptif immun tepkisine bagli olmasi disinda benzerdir. Kaskadin onceki parcalarinin da onemli islevleri vardir. Makrofajlar ve notrofiller gibi fagositik hucreler, daha kucuk kompleman fragmanlarina kemotaktik cekim ile bir enfeksiyon bolgesine cekilir. Ek olarak, bir kez ulastiklarinda, yuzeye bagli C3b reseptorleri, fagositoz ve yikim icin patojeni opsonize eder.
Tahrik edici cevap
Dogustan gelen bagisIklik tepkisinin ayirt edici ozelligi iltihaptir. Iltihap, herkesin deneyimledigi bir seydir. Mesela parmagini kesmek gibi doku hasarina ve iltihaplanmaya neden olan herhangi bir aktivite yaptiktan sonra su dort ozellik ile sonuclanacaktir: isi, kizariklik, agri ve sisme (islev kaybi bazen besinci ozellik olarak belirtilir). Enflamasyonun bir enfeksiyon tarafindan baslatilmasi gerekmedigine, ancak doku yaralanmalarindan da kaynaklanabilecegine dikkat etmek onemlidir. Hasarli hucresel icerigin yaralanma bolgesine salinmasi, patojenlerin girmesine izin verecek fiziksel engellerde kirilmalar olmasa bile (ornegin bas parmaga cekicle vurarak) yaniti uyarmak icin yeterlidir. Enflamatuar reaksiyon, hucresel artiklari temizlemek ve yara onarimi icin asamayi ayarlamak icin fagositik hucreleri hasarli bolgeye getirir
Bu reaksiyon ayni zamanda dogustan gelen bagisIklik sisteminin hucrelerini de getirerek, olasi bir enfeksiyonun kaynaklarindan kurtulmalarini saglar. Enflamasyon, cok temel bir bagisIklik tepkisi biciminin bir parcasidir. Surec, patojeni yok etmek ve bolgedeki birikintileri cikarmak icin bolgeye sadece sivi ve hucreler getirmekle kalmaz, ayni zamanda bolgeyi izole etmeye yardimci olarak patojenin yayilmasini sinirlar. Akut iltihap, vucuda yapilan bir hakarete kisa sureli iltihapli bir tepkidir. Bununla birlikte, iltihabin nedeni cozulmezse, buyuk doku yikimi ve fibroz ile iliskili kronik iltihaplanmaya yol acabilir. Kronik iltihaplanma devam eden iltihaptir. Yabanci cisimler, kalici patojenler ve romatoid artrit gibi otoimmun hastaliklardan kaynaklanabilir.
Enflamatuar yanitin dort onemli bolumu vardir:
• Doku yaralanmasi: Yarali hucrelerin salinan icerikleri, mast hucre granullerinin ve bunlarin histamin, lokotrienler ve prostaglandinler gibi guclu iltihaplanma aracilarinin salinmasini uyarir. Histaminyerel kan damarlarinin capini arttirir (vazodilasyon), kan akisinda artisa neden olur. Histamin ayrica yerel kilcal damarlarin gecirgenligini artirarak plazmanin disari sizmasina ve interstisyel sivi olusturmasina neden olur. Bu, iltihapla iliskili sismeye neden olur. Ek olarak, yarali hucreler, fagositler ve bazofiller, prostaglandinler ve lokotrienler dahil olmak uzere enflamatuar aracilarin kaynaklaridir. Lokotrienler, kemotaksi ile kandaki notrofilleri ceker ve vaskuler gecirgenligi artirir. Prostaglandinler, vaskuler duz kasi gevseterek vazodilatasyona neden olurlar ve iltihapla iliskili agrinin ana nedenidir. Aspirin ve ibuprofen gibi steroid olmayan antiinflamatuvar ilaclar, prostaglandin uretimini inhibe ederek agriyi hafifletir.
• Vazodilatasyon: Histamin gibi bircok enflamatuar araci, lokal kilcal damarlarin caplarini artiran vazodilatorlerdir. Bu, kan akisinin artmasina neden olur ve iltihapli dokunun isisindan ve kizarikligindan sorumludur. Kanin iltihaplanma bolgesine daha fazla erisimini saglar.
• Artan vaskuler gecirgenlik. Ayni zamanda, enflamatuar aracilar, lokal damar sisteminin gecirgenligini artirarak, sivinin interstisyel bosluga sizmasina neden olarak, iltihaplanma ile iliskili sislik veya odem ile sonuclanir.
• Fagositlerin toplanmasi: Lokotrienler, notrofilleri kandaki kemotaksi ile enfeksiyon bolgesine cekmede ozellikle iyidir. Makrofaj sitokinleri tarafindan uyarilan erken notrofil sizintisinin ardindan, bolgede kalan kalintilari temizlemek icin daha fazla makrofaj gorevlendirilir. Lokal enfeksiyonlar siddetli oldugunda, notrofiller cok sayida enfeksiyon bolgelerine cekilir ve patojenleri fagositoz yaptikca ve daha sonra olduklerinde biriken hucresel kalintilari enfeksiyon bolgesinde puy olarak gorunur hale gelir.
Genel olarak, iltihaplanma bircok nedenden dolayi degerlidir. Sadece patojenler oldurulmez ve dokuntu giderilmez, ayni zamanda vaskuler gecirgenlikteki artis, yara onarimina yonelik ilk adim olan pihtilasma faktorlerinin girisini tesvik eder. Enflamasyon ayrica, adaptif immun yanitin gelisimi icin antijenin dendritik hucreler tarafindan lenf dugumlerine tasinmasini kolaylastirir.
________________

Bizde Mutsuz Olalim ~
 
Alt 27 Ağustos 2020, 09:36   #2
Standart

Aynı şekilde tek hücreli canlıların da beslenme yöntemidir fagositoz.

 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Kapalı
Refbacks are Kapalı





Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 09:50.