Qölge-ce terennümler
 

İyiler kazanıyor diyorlar. Lafı güzaf!!
Yeminle derim ki kötüler kazanıyor..
Her köşe başında her saltanatta o tufeyliler arz-ı endâm ediyor.
Senin kendini parçaladığın iyilik adına, iyi adına ne varsa hepsi boşa.
Kendi belirledikleri çizgi dışında isen,seni asla dahil etmiyorlar içlerine.
Kendin gibi olmana kendi hayatını çizmene ise asla izin vermiyorlar.
Sevgi değerini yitirmiş, aşkın anlamı kaybolmuş.
Şehla yarınlar ,reşit olmayı bekleyen naylon düşler ..
Ne kadar yük çeker acaba diye sallıyoruz her gün hayat nehrine oltamızı.
Elde var sıfır. Elde var namutenahi acılar..
Şaibeli gölgelerden olmadım hiç.
Benlik ve dirlik savaşlarını yollarda öksüz, yıllarda yorgun bırakıp
gömdüm kılıcımı adını bilmediğim mayın tarlalarına.
Meyus bir sevginin yollarında kurban ettiğim günden beri şüheda düşlerimi,
içimdeki girdaplarda tavaf ediyorum hayatı.
kefilim sefil yüreğime.İçimden seken bir içimlik satırlar sadece
benden kalan ruhumun firarı müzmin hüzünlü,m/eziyet sandığınız
hüznün peşrevi terennümler en solgun dilbâz beyitler.
.Oysa sadece ö/z lüyorum cancağızım ö/z lüyorum...

İyiler kazanıyor diyorlar. Lafı güzaf!!
Yeminle derim ki kötüler kazanıyor.

Vallahi billahi doğru emeğine sağlık @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Lütfen Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Şaibeli gölgeler, bu gölgeler nasıl oluyor?

"Güneşin en dip yukarısında siz hiç kendi gölgenizi oluşturmak için güneşin altında durdunuz mu ?"

Kelimelerim hep gölge ile olacak.
Ahh @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Lütfen Üye Olmak için TIKLAYIN...] 'cim ne güzel yazmışsın, harikasın
Yüreğinden öptüm, emeğine sağlık
Teşekkür ediyorum.

t
Ben tesekkur ederim guzel arkadasim @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Lütfen Üye Olmak için TIKLAYIN...] hayatta degerinizi bilecek insanlar olsun hep.

Siz de cok sagolun yureginiz incinmesin @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Lütfen Üye Olmak için TIKLAYIN...] .

Günün birinde tanrı kedi, sırtında bir heybeyle yeryüzüne intikal etmiş ve fâni dünyanın bütün kedilerini etrafına toplayıp onlara seslenmiş:

"Ey hane-i cihanın an-ı devranının mensubiyetiyle mevcut mihmandar kediler! Önümde duran iki gözlü torbanın bir yanında hayır, öbür yanında aynı miktar şer. Şimdi keyfiyet sizdedir, dileyen istediğini seçer. Gelin ve ihtiyacınız kadar olanı alın, böylece beni payidar kılın."

Tanrı kedinin sebeb-i ziyaretini öğrenen kediler, gayet memnun ve müteşekkir bir hissiyatla hemen üşüşmüşler torbalara. Derken, heybede iyiliğin bulunduğu torba muazzam bir ilgi görerek yağmalanırcasına eriyip gitmiş, talibi az olan kötülüğünse büyük ekseriyeti torbada arta kalmış. Artık heybenin başına kimse varmaz olunca ziyaretinin payan bulması gereğine karar veren tanrı kedi, arta kalanıyla heybesini almış ve mühleti ebedi, mekânı payidar olan makamına geri dönmüş.

Çok geçmeden tanrı kedinin bu ziyaretinin hikmeti sual olunmaya başlanmış ve bir müddet sonra kediler, ne yaptıklarının farkına varmış.

İşte o günden beri kedilerin ekseriyeti kendisi için iyi olanın talibi olur, ama hayrın payından nasip olunan onlara kâfi gelmez, onları tatmin etmez.

İşte o günden beri kedilerin ekseriyeti heybede arta kalan kötülükten dem vurur ve birbirini o kalan şerrin layığı olmakla yaftalar durur.

Kediden örnekle insan-ı beşer, o beşer ki böyle gelmiiiş, böyle gider. Pandoranın kutusunda kalan umut anca bizi eğlemeye yeter.

Kaleminin arz-ı kelâmına sağlık.

Kaleminize sağlık

Tam ilk cümleyi okudum alıntılayacaktım
Derken ikinci cümle de haklı dedim
Üçüncü cümleye geldiğimde işte buydu
Ve dört, maalesef ki….


Sonuna kadar geldiğimde
Hiç birini ayırt edemedim
Her biri birbirinden doğruydu

Düşüncenize sağlık