IRCRehberi.Net- Türkiyenin En iyi IRC ve Genel Forum Sitesi

SEVGİNİN GÜCÜ

Bir zamanlar bir bilgin varmış, 20 yıl sonra nihayet kendini idrak eden ve bir kitap yazma çağrısını duyan bir bilgin. Genç bir bilgin olarak, ağır ve yanlış yönlendirilmiş dini yazılar tarafından kafasının karıştığını ve üzüldüğünü asla unutmamıştı. Bir gün umutsuzluk içinde, sonunda AŞK'ı anladığında, gerçek bir şey yazacağına, yürekten bir şey yazacağına ve insanlara yolculuklarında gerçekten yardımcı olacak bir yazı, bir kitap yazacağına yemin etti.

Çünkü AŞK hakkında konuşulmasına rağmen büyük ölçüde yanlış anlaşıldığını hissetti ve kitabını yazmak için oturdu. İlk sayfayı çıkardı ve tam ortasında mükemmel bir odaklanma ve konsantrasyon ile gerçekten sevgi dolu bir niyetle dünyaya AŞK yazdı.

Hemen sokağın karşısında bir kadın telefonu bırakıp ağlayan çocuğunu teselli etti. Yan tarafta iki çocuk birbirine sarıldı. Birbirine küs iki dost barıştılar. Zamanla, bir aile yeni köpeğini aldı. Üç bin mil ötede beklenmedik bir rüzgar çıktı ve şehrin dumanını dağıttı.

Bilgin aynı odak ve konsantrasyonla, barış ve samimi niyetle ikinci sayfanın ortasına AŞK yazdı.

Hemen, birkaç blok ötede, bir çocuğa hamile kaldı ve ölümü düşünen bir kadın, onun yerine gerçekten yaşamayı riske atmaya karar verdi. Şehirdeki birçok insan görünürde bir sebep olmadan mutlu hissediyordu. Ülkede çıkan kargaşanın yok olması ve herkesin birlik ve beraberlik içinde barış sağlandı.

Bilgin üçüncü bir sayfa çıkardı ve ortada eskisi gibi aynı duygu ve niyetle AŞK yazdı.

Çok uzak olmayan bir zamanda, bir aileden bir kadın, aniden, zahmetsizce anne ve babasını affetti ve o anda ailesini nesiller boyu süren acı hayatları sona erdi. Şehirde bir iş adamı, depresyonda olan bir arkadaşıyla konuşurak sorunlarını çözüp beraber kahve içmeye gittiler ve bir anne yorgun çocuğuna sırtını vermek için eğildi. Dünyanın her yerinde zengin bir adam fakir bir adama o ülkede yüz dolar, bir servet verdi.

Dördüncü sayfanın ortasında bilgin AŞK yazısını tamamladı.

Yakınlarda, küçük çocukları olan bir kadın, sinirlerinin her şeyi alt üst etmesine izin vermektense 5 dakika meditasyon yapmayı tercih etti. Bir trafik kazası sonucu komaya giren ve yaşaması beklenmeyen bir çocuk gözlerini açtı. Bir erkek ve bir kadın sevgili olmaya kararlıydı, ilk kez karşılaştılar ve bilge, nazik bir şifacı ellerinin altında bir tümörün çözüldüğünü hissetti.

Bilgin bunu yılın her günü için 365 kez yaptı. SEVGİ'nin mutluluğun ve kendini gerçekleştirmenin gerçek anahtarı olduğunu keşfettiğinden, insanlara SEVGİ'yi gerçekten hatırlatmak istedi.

İlk başta, birkaç yayıncı onun el yazı kitabını geri verdi, ancak bilgin hala dünyayı değiştirdiğini hissetti. Doğal olarak bilgin olduğundan, kopyalarını dağıttı veya insanlara kendilerinin nasıl yazılacağını gösterdi. El yazması o kadar yaygınlaştı, o kadar tanındı ve insanlar üzerinde o kadar etkili oldu ki, dünyayı yeniden değiştirdi.

Bilgin daha da mutlu ve sevecen hale geldi. Bu şekilde AŞK ile dünyaya SEVGİ'nin gücünü böyle gösterdi işte. Ve dünyaya aşkı, sevgiyi ve mutluluğu aşıladı.

Ve hikayemi Oscar Wilde’nin şu sözü ile bitirmek istiyorum: “Sevgiyi yüreğinden eksik etme. Sevgisiz yaşam, bütün çiçeklerinin ölmüş olduğu güneş olmayan bir bahçe gibidir.”