IRCRehberi.Net- Türkiyenin En iyi IRC ve Genel Forum Sitesi  
 sohbet
derya sohbet


Özel Eğitim Rehabilitasyon ve Kişisel Gelişim Özel eğitim Rehabilitasyon ve Kişisel Gelişim ile alakalı tüm konulara bu başlık altından ulaşabilirsiniz.

 
 
Seçenekler Stil
Alt 08 Mart 2021, 09:53   #1
Standart Ogrenme Gucluklerinin Belirlenmesine Dair Cagdas Fikirler

Gectigimiz yillarda, ogrenme guclukleri veya belirli ogrenme guclukleri, ogrencilerin bu kategoriye ne sIklikta yerlestirildiklerine bagli olarak ozel egitimin kendisiyle esanlamli hale gelmesiyle ozel egitimin en cok incelenen ve bilinen siniflandirmasi olarak ortaya cikmistir. Bununla birlikte, ogrenme gucluklerinin ayri bir disiplin olarak kurulmadigi goz onune alindiginda, akademisyenler, arastirmacilar ve egitimciler arasinda bugune kadar en cok anlasmazligi getiren de ozel egitim kategorisidir. Yani, simdiye kadar ogrenme guclukleri fenomenolojisi ile bunlara neden olan faktorler arasinda herhangi bir nedensel iliski belirlenmemistir. Resmi tanimlara ragmen, bunlarin dogasi ve yorumlanmasina iliskin bir anlayis eksIkligi vardir, bu da farkli bir disiplinin ana amacinin yerine getirilmedigini gosterir. Dogalari ve yorumlanmalari anlasilmadan, ogrenme guclukleri ile ilgili bilimsel bakis acilari sorgulanabilir veya temelsiz kalir. Ve bu, bir siniflandirma kategorisinin nasil daha iyi tanimlanacagina dair fikir birligi eksIkligi olan tanimlama ogrenme guclukleri icin sorununun temelini olusturur.


Ogrenme Gucluklerinin Belirlenmesine Dair Cagdas Fikirler100 yildan fazla bir suredir devam eden bir calisma boyunca, basit bir soruya oybirligiyle ve kesin bir cevap verilmemistir: Ogrenme guclukleri nelerdir? Bugun, ozellikleri ve uygulanan uygulamalar hakkinda cok sey bilinmektedir, ancak bunlarin dusuk akademik basariya sahip ayri bir ogrenci kategorisini mi temsil ettikleri yoksa tum dusuk performans gosteren ogrencilerin yapabilecegi bir yapi mi olduklari sorusuna henuz cevap yoktur. Bu iki yon, tutarli bir sekilde olmasa da, zaman icinde titizlikle incelenmistir. Sonuc olarak, bugun bile bazilari ogrenme guclugunun belirli bir guclugu temsil ettigini iddia etmektedir. Cunku bu cocuklar yuksek zekaya sahipken digerleri bu kategorinin ogrenemeyen her cocugu icerdigine inanilir.


Yirmi birinci yuzyilin basindan beri cesitli disiplinlerden bilim adamlari, ama cogunlukla egitimciler, ebeveynlerin anaokuluna giden cocugum tersten yaziyor mu bu disleksi mi? Cocugum gelecekteki bir Einstein olacak mi? Cocugumun anlamlari anlamakta gucluk cekiyor ve bu disleksi olabilir mi? veya Cocugum sIkintili ve okulda kotu performans gosterir ve bu yuzden ogrenme guclugu cekiyor olabilir mi? Bu bilim adamlari, Ogrenme Engelleri Dernegi gibi uluslararasi kuruluslar araciligiyla, alani islevsel olarak islevsel hale getirmeye calismislardir. Yani belirli ozelliklere sahip bir bilimsel disiplin mi yoksa her seyi ve hicbir seyi kapsayan bir sozde bilim mi olduguna cevap vermeye calismislardir. Ayrica cocuklarin okul ve toplum baglaminda tam potansiyellerine ulasmalarina yardimci olacak operasyonel ozellikleri belirlemeye calismislardir.


Cagdas Cerceveler
Bu nedenle gunumuzde arastirmacilar, belirli ogrenme gucluklerinin bilimsel bir kategori olusturup olusturmadigi veya ozel bir tedaviye veya ozel olarak tasarlanmis bir egitime ihtiyac duymayan, daha dusuk basariya sahip gruplardan birini mi temsil ettigi sorusuna cevap vermek icin alanini yeniden tanimlamaya calismaktadir. Yakin zamanda tartisildigi gibi, alan tasviri, cesitli tanimlarda ve uygulamali pedagojik uygulamalarda yansitilan onceden var olan tum bilgileri ozetlemelidir. Bu, eksIkligin katkisinin derecesinin yani sira cesitli dis faktorlerin etkilerinin katkisinin belirlenmesine yardimci olur. ABD‘de egitim reformu cabalari, 30 yili askin suredir hem ABD’de hem de uluslararasi alanda arastirmalarin odak noktasi olan okuma ogretimini gelistirmek amaciyla kanita dayali ogretim yaklasimlarinin uygulanmasina vurgu yapmaktadir.
Arastirmadan ortaya cikan onemli bir endise, egitim sistemlerinin cocuklar, ozellikle de engelli olanlar ve azinliklara mensup olanlar arasindaki ucurumu kapatmadaki basarisizligidir. Yeniden tanimlamalara ve egitim duzenlemelerine ragmen, ogrenme gucluklerinin kavramsallastirilmasi ve tanimlanmasina iliskin belirsizlikler ve celiskiler hala mevcuttur. Neden var olduklarini belirleme girisimleri olmus ve bircok norobiyolojik arastirmaci onlari merkezi sinir sistemi (CNS) bozukluklarina atfetmeye calismistir. Fakat simdiye kadar nedenleri belirlenmemistir. Zeka basarisi tutarsizliginin tanimlama cercevesi, ogrenme gucluklerini ayri bir bozukluk olarak goren kisiler tarafindan hala uluslararasi alanda kullanilmaktadir. Dusuk basari modeli ise farkli olmayan bir dusuk basarili ogrenciler grubundan bahsedenler tarafindan uygulanmaktadir.


ABD’de, cesitli eyaletlerdeki okul bolgeleri, geleneksel test modelini (ornegin, zeka-basari uyusmazligi) cocugun mudahaleye yaniti ile tamamlamaya baslamistir. Bahsedildigi gibi cocugun mudahaleye yanit, ogrenme bozuklugu olan ogrencileri tanimlamak icin uygun bir yontem olarak kabul edilir. Ulusal bir ankette, ogretmenlerin % 72’si ve ebeveynlerin % 54’u bu karari destekler. Cunku cocugun mudahaleye yanitin yaklasimi erken mudahale ve sevk oncesi hizmetleri kolaylastirir. Bu sekilde, ozel egitime uygunsuz yonlendirmeler azaltilir ve ayni zamanda okul basarisizligini gosterdikten sonra ozel egitim hizmetlerine yonlendirilen ogrenciler icin onleyici mudahale modeli olusturulur. Son yillarda, baska bir cerceve, guclu ve zayif yonler modeli ustun gelme egilimiyle ortaya cikmistir. Federal kanun duzenlemeleri tarafindan kapsanmasa da, arastirmaya dayali uygulamalari destekledigi icin ABD’de yaygin olarak kabul gormekte ve kullanilmaktadir.
Ogrenme Gucluklerinin Belirlenmesine Dair Cagdas FikirlerBu nedenle, ogrenme gucluklerine yonelik teorik yaklasimlara bagli olarak, bugun ozellikle ABD’de kavramsallastirilmasi ve tanimlanmasi icin kullanilabilecek dort cerceve modeli vardir. Bozuklugun ayirt edici olmayan dogasinin savunuculari, beklenmedik basarisizlik unsurunu hesaba katmayan dusuk basari cercevesini benimsemislerdir. Bozuklugun ayirt edici dogasinin savunuculari, kalan uc cerceveden birini veya daha fazlasini kullanir: zeka-basari uyusmazligi, talimat-mudahaleye yanit ve birey ici farkliliklar. Hastaligin ayirt edici karakterinin anahtar unsurlarindan biri, beklenmedik basarisizlik kavramidir. Bu, ogrenmesi gereken ancak skolastik basariyi gosteremeyen cocuklar tarafindan, baska ogrenme engelleri olmadan ve yeterli egitim alirken sunulur. Bu nedenle, tanimlamanin gecerliligini degerlendirmenin anahtar yonu, hangi cercevelerin benzersiz bir dusuk basarililar grubu urettigini belirlemektir. Gecerli bir siniflandirma, beklenmedik basarisizlik yapisina islevsellik saglayan olcumleri yansitmalidir.


Geleneksel istihbarat basarisi tutarsizligi cercevesi (IAD), kiskirttigi tartismalara ragmen hem ABD’de hem de uluslararasi alanda kimlik tespitinde baskin olmaya devam etmektedir. Tipik olarak IQ ile olculen okuma, yazma ve matematiksel testlerle olculen akademik basari arasinda onemli bir tutarsizlik gosterdiklerinde belirli ogrenme guclukleri olan ogrencileri tanimlamanin belirleyici bir yontemidir. Bu cerceve, ogrenme gucluklerinin cok boyutlu dogasi ve psIkometrik olcumlerdeki hatalar nedeniyle hem yetenek testleri hem de basari testleri acisindan guvenilirligi nedeniyle elestirilmistir. Mudahaleye yanit belirtildigi gibi, hem genel egitimde hem de cekirdek mufredat duzeyini karsilamayan ogrenciler icin ozel mudahalelerde ogretimi kolaylastiran baska bir cercevedir. Bir ogrencinin akademik zorluklar nedeniyle risk altinda sayilmasi icin, ogrencinin degerlendirmeleri derlenir ve belirli mudahalelerden sonra ilerlemesi izlenir.
Mudahalelerin uygulanmasinin ardindan, basari ve buyumede hala tutarsizlik varsa, ogrencinin ogrenme bozuklugu oldugu kabul edilir. Bu model ABD’de kullanilirken, Britanya’da da benzer bir pedagojik dinamik degerlendirme modeli kullanilir. Bu cerceve ayni zamanda, her konuda daha dusuk basariya sahip ogrencileri belirlemek icin sinifta coklu degerlendirmelerin kullanilmasidir. Her zaman sinifi olusturan gruba bagli olarak, istikrarsiz bir yontem oldugu gerekcesiyle elestiri almistir. Tek bir testin veya birden fazla testteki puanlarin kullanilmasiyla, bir ogrencinin yeteneklerinin gizliligini fark etmek ve onu ogrenme guclugu grubuna yerlestirecek kesme noktasini belirlemek zordur.


Soylendigi gibi, guclu ve zayif yonler modelinin cercevesine, Engelli Bireyler Egitim Yasasi’da alternatif arastirmaya dayali uygulamalarin saglanmasi kapsaminda izin verildigi soylenmektedir. Uyum-uyumsuzluk modeli, ikili tutarsizlik / tutarlilik modeli ve tutarsizlik / tutarlilik modeli gibi farkli guclu ve zayif yonler modelleri vardir. Bu uc model metodolojide farklilik gosterir, ancak ogrencilerin bir veya daha fazla ozel bilissel yeteneklerde buna karsilik gelen zayiflik gosterdiklerinde ogrenme guclugune sahip olarak tanimlanabilecekleri gercegi uzerinde birlesirler. Bununla birlikte, uygulamada, ogrenciler genellikle yalnizca akademik basari alanlarinda guclu ve zayif yonlerin bir modelinin gosterilmesi yoluyla SDL ile ozdeslestirilebilir. Dahasi, olcum hatalarini biriktiren ve guvenilmez kilan birden fazla bireysel farklilik mevcut olabilir.Ogrenme Gucluklerinin Belirlenmesine Dair Cagdas Fikirler
ABD’deki okul psIkologlari tarafindan kullanilan cercevelerle ilgili yakin tarihli bir ankette Cottrell ve Barrett, 471 okul psIkologu ornegine bakarak, % 63,1’inin neredeyse her zaman zeka-basari uyusmazligi cercevesini kullandigini ortaya cikarmistir. Cogu durumda % 49,3 mudahaleye yanit ve % 29,4 hemen hemen her durumda guclu ve zayif yonler modeli cercevesini kullanilmistir. Ancak, hangi cercevenin oncelikli olarak kullanildigini belirleyememislerdir. Ornegin, % 31,5’i cogu zaman mudahaleye yanit cercevesini kullandiklarini, yalnizca % 17,8’i bu cerceveyi yalnizca kullandiklarini bildirmistir. Maki ve Adams, hangisinin oncelikli olarak istihdam edildigini bulmak icin 2017’de 461 okul psIkologuna anket yapmistir. Yalnizca % 30,4’unun oncelikli olarak zeka-basari uyusmazligi cercevesini kullandigini bildirirken, esasen sirasiyla neredeyse esit olarak mudahaleye yanit (% 34,5) ve guclu ve zayif yonler modeli (% 35,1) cercevesini kullandiklarini kesfetmislerdir.


Benson vd, 1317 okul psIkologu ile yapilan baska bir ulusal duzeydeki ABD arastirmasinda, teshis prosedurune dahil edilmeyen eyaletlerde bile % 37’nin zeka-basari uyusmazligi kullandigini ortaya cikarmistir. Yuzde elli bir mudahaleye yanit kullanmistir. Son olarak, yaklasIk % 53’u guclu ve zayif yonler modeli kullandigini bildirmistir. Ayni ankette, % 49,2’si erken okuryazarligin izlenmesi, sozlu okuma akiciligi, okudugunu anlama, erken sayi, matematik ve hesaplama prosedurlerini kullanimlardir. Ayrica matematik kavramlari ve uygulamalari, yazim ve yazili ifade istemlerini iceren akademik tarama prosedurlerine katildiklarini bildirmislerdir. Katilimcilarin cogu mudahaleye yanit, guclu ve zayif yonler modeli veya zeka-basari uyusmazligi birlikte kullanildigini bildirmislerdir. Bu son anket, belirlenmesinde profesyoneller arasinda kimlik belirleme prosedurlerine iliskin fikir birligi olmadigini dogrulamaktadir.


ALİNTİ ~
________________

Bizde Mutsuz Olalim ~
 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Kapalı
Refbacks are Kapalı





Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 19:32.