11 Haziran 2021, 20:50 | #1 |
“Karadır Kaşların Ferman Yazdırır” Türküsünün Hikayesi
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Mustafa Tuna 1944 yılında memleketi Eskişehir’in Seyitgazi ilçesinde komşularının kızı olan Raziye’ye tutulur. Raziye Rum kızıdır. Mustafa Tuna’nın Babası “kanıma Rum kanı karıştırmam” diyerek konuyu kapatır. Bunun üzerine Raziye’yi başka birine verirler kısa sürede düğün hazırlıkları yapılır düğüne bir gün kala Mustafa arkadaşları ve aracı bir kadınla çeşmeye giden Raziye’yi dar bir yolda sıkıştırıp zorla kaçırır. Arabacı Raşit’in arabasına bindirerek hızla uzaklaşırlarken kendilerini Eskişehir yolu üzerindeki Kızıltepe ormanının içinde arabaları devrilir. Ormanda Mustafa’yı Jandarmalar ve Raziye’nin nişanlısının akrabaları çevirirler ve yakalarlar. Mustafa tutuklanır. Hapiste 27 gün yatar, Sorgu hakimi olan arkadaşının yardımıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest kalır ama olay bununla kapanmaz. Kız kaçırma suçundan ağır cezada yargılanır. Raziye’nin Mahkemeye gelip ben kendi isteğimle kaçmak istedim demesi de kurtarmaz Mustafa’yı ve 2 yıla mahkum olur. Mustafa’nın hapisliği sırasında Raziye’yi nişanlısı ile evlendirirler. Raziye mahkemede Mustafa lehine ifade verdikten sonra bir daha kocasının evine gitmez ve bu evliliğini kısa sürede bitirir. Raziye’nin babası Mustafa hapisteyken onunla görüşmek ister. Mustafa’nın babası buna izin vermez. Mustafa babasına bu kez karşı gelemez. Ancak bir yandan da Raziye ile görüşmektedir. Raziye Mustafa’ya bir aracı ile çevre göndermiş haber yollamıştır. Onun da Mustafa’da gönlü vardır. Türküyü de bu mahpusluğu sırasında söyler. Hapishaneden tüm Eskişehir’e dalga dalga yayılır türküsü. Mustafa bir türlü babasına karşı gelip ve Raziye’ye kavuşamaz. Terk-i diyar ederek Ankara’ya yerleşir. İnşaatlarda çalışır, daha sonra memur olur. Uzun yıllar Seyitgazi’ye gelmez. Ankara’nın Kalecik ilçesinden Hikmet Hanim ile evlenir. Çocukları olur. 22 yıl sonra ailesi ile birlikte Seyitgazi’ye tekrar yerleşir. Raziye de daha sonra Kadir isimli biriyle daha evlenir. 21 Temmuz 1989’da ölür. Türkü ile ilgili en ilginç notlardan birisi de Mustafa Tuna’nın, Raziye ve ailesi rencide olmasın diye Türküyü yaşadığı bir olay üzerine kendisinin yaktığı ve bu olayın Eskişehir’in Seyitgazi ilçesinde yaşandığını yıllarca saklamasıdır. Hatta tuttuğu hatıra defterini de yakar. Bu nedenle Türkü bir süre görev yaptığı Zonguldak’a (Bartın) mal eder ve TRT kayıtlarında türkü bu şekilde geçer. Raziye’nin 1989 yılında ölmesi üzerine Mustafa Tuna şu şiir dökülecektir yüreğinden. “Açmış kolların kara toprak Seni bağrına basmak için Niçin, niçin, niçin? Çektiği ıstıraplar için.” Mustafa Tuna’nın Raziye için yazdığı başka şiirler de vardır. Türkünün hikayesi kahramanı söz yazarı ve bestecisi Mustafa Tuna’nın kendi anlatımından özetlenmiştir ve bizlere yine vuslatı mahşere kalan, hikayeleri dilden dile dolaşan türkülerini bırakarak göçüp gitmişlerdir bu fani dünyadan. Ruhları şad mekânları cennet olsun. Karadır kaşların ferman yazdırır Bu dert beni diyar diyar gezdirir Lokman hekim gelse yaram azdırır Yaramı sarmaya yar kendi gelsin Ormanlardan aşağı aşar gelirim Nazlı yari kaybettim ağlar gezerim Ormanların gümbürtüsü başıma vurur Nazlı yarin hayali karşımda durur Karadır kaşların benzer kömüre Yardan ayrı düşmek zarar ömüre Kollarımdan bağlasalar zincire Kırarım zinciri vararım yare Ormanlardan aşağı aşar gelirim Nazlı yari kaybettim ağlar gezerim Ormanların gümbürtüsü başıma vurur Nazlı yarin hayali karşımda durur Uzaklara gittim gelirim diye Tabancam doldurdum vururum diye Hiç aklıma gelmez ölürüm diye Ölüm ver Allah’ım ayrılık verme Ormanlardan aşağı aşar gelirim Nazlı yari kaybettim ağlar gezerim Ormanların gümbürtüsü başıma vurur Nazlı yarin hayali karşımda durur
________________
Oturduğum Yerden Millete Dert Oluyorum, Ayağa Kalksam Ne olur Acaba
|
|
|
11 Haziran 2021, 20:57 | #2 |
Karadır kaşların ferman yazdırır
Bu dert beni diyar diyar gezdirir Lokman hekim gelse yaram azdırır Yaramı sarmaya yar kendi gelsin Gel gel gel
________________
No MoRe DramA
|
|
|
11 Haziran 2021, 23:29 | #3 |
Hakan BOZDAĞ güzel söylemiş, yüreğinize sağlık..
________________
Fuego, sonrisas, realidad y dolor . . . Bırak elinde ki kalemi diyorlar, bırak şeytan doldurur. Ve bugün imge dediğin her şey, bir anda bizim gibi bir katil olur.. |
|
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|