|
23 Eylül 2021, 16:28 | #1 |
Beğendiğim Hikayeler
Zamanın birinde genç adam var evleniyor.Evliliğinin 2. 3. gününde oyun oynuyorlar tuzağa düşürüyorlar ve adam hapse düşüyor.20-30 yıl cezaya çarptırılıyor, karısına doyamadan etmeden ayırıyorlar...
Karısı görüş günlerini hiç aksatmıyor, sürekli yanında.Gel zaman git zaman görüşmeler hiç aksamıyor, fakat adam birgün karısına diyor; "Yanımdan hiç ayrılmadın fakat sen daha genç güzelsin, ama beni artık görmeye gelme, seni benim gibi sevecek birini bulursan, git onunla evlen kendini kurtar, ben burda yaşlanmış olacağım... Burdan çıktığımda elbet evimize uğrayacağım.Eğer beni bekleyeceksen evimizin arkasındaki akasya ağacını biliyorsun ona bir tane kırmızı eşarp bağla.Ben onu görürsem gelir içeri girerim, bağlı değilse çeker giderim..." Aradan yıllar geçer adam yorgun bir şekilde hapisten çıkar.Evinin arkasına gider akasya ağacına bakar ve görür ki; akasya ağacında bir tane kırmızı eşarp yok, yüzlercesi var!!!...
________________
|
|
|
23 Eylül 2021, 18:02 | #2 |
Vefaya güzel bir örnek.
________________
Un coeur en hiver |
|
|
23 Eylül 2021, 19:07 | #3 |
________________
|
|
|
12 Ekim 2021, 13:51 | #4 |
Iki kardeş hikayesi
İki erkek kardeşin hikayesi, birlikte çalıştıkları babalarından kalma çiftlikte geçiyordu. Kardeşlerden biri evliydi ve beş çocuğu vardı. Diğer kardeş ise bekardı. Her günün sonunda iki kardeş ürünlerini ve kârlarını eşit olarak bölüşürlerdi.
Günün birinde bekar kardeş şöyle düşündü; – Ürünümüzü ve kârımızı eşit olarak bölüşmemiz hiç de adaletli değil. Ben bekarım ve pek fazla ihtiyacım yok. Kardeşimin geniş bir ailesi var. Onun daha fazla ihtiyacı olur. O günden sonra bekar olan kardeş her gece evinden çıkıp, bir çuval tahılı gizlice erkek kardeşinin evindeki tahıl deposuna götürmeye itti. Bu arada evli olan kardeş de kendi kendine; – Ürünümüzü ve kârımızı eşit olarak bölüşmemiz hiç de doğru değil. Ben evliyim, eşim ve çocuklarım var ve yaşlandığım zaman onlar bana bakabilirler. Fakat kardeşim yaşlandığı zaman ona bakacak hiç kimsesi yok. İlerde onun daha fazla ihtiyacı olacak. Böylece evli olan kardeş de her gece evinden çıkıp, bir çuval tahılı gizlice erkek kardeşinin tahıl deposuna götürmeye başladı. İki kardeş de yıllarca ne olup bittiğini bir türlü anlayamadılar. Çünkü her ikisinin de deposundaki tahılın miktarı değişmiyordu. Sonra, bir gece iki kardeş gizlice birbirlerinin deposuna tahıl taşırken karşılaştılar. O anda olan biteni anladılar. Çuvallarını yere bırakıp birbirlerini kucakladılar. kardeşlik bencilce sadece kendini düşünmek değil başkalarını da düşünmek ve kardeşçe paylaşmaktır.
________________
|
|
|
12 Ekim 2021, 13:58 | #5 |
Kalemine saglık kuzum
________________
|
|
|
12 Ekim 2021, 14:20 | #6 |
________________
|
|
|
12 Ekim 2021, 14:23 | #7 |
Yoksul ve Zengin
Resül-i Ekrem (s.a.a) her zamanki gibi meclisinde oturmuş ve dostları da etrafında halka şeklinde, onu bir yüzük taşı gibi ortaya almışlardı. Bu arada eski elbiseli fakir bir müslüman kapıdan içeriye girdi.
İslami adetlere göre herkes her hangi mevkide olursa olsun bir oturuma girince nerede boş yer bulursa hemen oraya oturmalıdır. ‘Benim canım şurasını istiyor’ görüşüyle özel bir yere oturmak gerekmez. O adam etrafına bakındı ve boş bir yer buldu; gitti oraya oturdu. Tesadüfen ileri gelen zenginlerden birisinin yanına oturmuştu. Zengin adam elbisesini toplayarak ondan bir az uzaklaştı. Bu hareketleri izleyen Resul-i Ekrem (s.a.a) ona dönerek: - Fakirliğinden sana bir şey geçer diye mi korktun? - Hayır ya Resülallah. - Servetinden ona bir pay düşer diye mi korktun? - Hayır ya Resülallah. - Elbiselerin kirlenir diye mi korktun? - Hayır ya Resülallah. - O halde niçin yanından uzaklaşıp bir kenara çekildin? - Yanlış bir iş yaptığımı ve hata ettiğimi itiraf ediyorum. Şimdi bu hatamın telafisi ve bu günahımın keffaresi olarak servetimin yarısını bu müslüman kardeşime vermeye hazırım dedi. Çünkü ona karşı yanlış bir hareket yaptım. Beni bağışlayın ya Resülallah. - Eski giyimli adam: Fakat ben bunu kabul etmeye hazır değilim. - Cemaat: Niçin? - ‘Çünkü bir gün beni de bir gururun sarmasından ve bir müslüman kardeşime, bu gün bu şahsın bana yaptığı gibi, aynı hareketi yapmaktan korkuyorum’ der.
________________
|
|
|
12 Ekim 2021, 14:58 | #8 |
ahahaha serin hikaye tamam kesin yaşanmıştır bu inanalım.
________________
Kalabalıkta karşılaştılar. Sakin denizde yılgın ilerleyen gemiler gibi, yürüyen insanların arasında. Yan yana geldiklerinde gözler birleşti, zaman durdu. Sonra geçip gittiler, ardından uyandı. Zaman hâlâ duruyordu... |
|
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|