18.Haftanın Tartışması İletişim Dilinin Anlattıklarımız Üzerindeki Etkisi
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Merhaba arkadaşlar bu haftaki konumuzu iletişim üzerinden gerçekleştirmek istedim. Hayatın her alanında, hemen hemen her anında bir şekilde iletişim halindeyiz. Peki iletişimin kalitesi olur mu? Bittabi olur, öyle teknolojik boyutlardan bahsetmiyorum. Bizzat karakterimizi yansıtan dilden bahsediyorum. Ne söylediğimiz ve daha önemlisi ne şekilde söylediğimiz kişiliğimiz hakkında ipuçları verir hatta ve hatta direkt olarak bizi yansıtır. Üzülerek söylemek isterim ki pek çok insan, dili kullanma becerisine sahip değil; daha doğrusu çoğu insanın bu konuda bir hassasiyeti yok. Herkes güzel şeyler duymak ister elbette ancak bunu anlatacak bir dile sahip olmak konusunda o kadar istekli değiliz. Anlattığımız şeyler, anlatış şeklimizle değer kazanır oysa. Fikrimizi en açık şekilde ifade ederken ; nezaketten ödün vermeden, tartışmaya girmeden, karşımızdakinin de bir insan olduğunu,farklı görüşlere sahip olabileceğini unutmadan, kendi fikirlerimizi dayatmadan ve kabalaşmadan kullanabilirsek dilimizi iletişimimiz çok daha sağlıklı, çok daha "şık" olacaktır. Sizin bu konudaki görüşleriniz nedir? Sizce dili kullanma şekli anlattıklarımız üzerinde ne kadar etkilidir? |
Ben etkisinin ağır bastığını diyebilirim , sonuçta güzel bir anlatım , yazma becerisi ve anlaşılır olmak kişiyi gözönünde tutar ve daha iyi bir iletişim gerçekleştirir.
|
Alıntı:
|
İnsanlar artık naiflikten kibarlıktan yana değil, dilinin ucuna ne gelirse söyleyip bir de ben dobrayım, herkes herşeyi dobra dobra söyleyemez bahanesini sunuyorlar.
Ya da bir insanın dilinden çıkan süslü kelimelere rağmen hareketleri bambaşka. Söylediğiyle yaptığı bir değil ve tam bir hayal kırıklığı. Oysa bir insanın karakterini en başta konuşmasına bakarak gözlemleriz. Seçtiği kelimeler bize içini yansıtır. |
Ses tonu, söyleyiş tarzı (yumuşak dil), jest ve mimikler çok önemli. Tatlı dilli ve anlayışlı olursak, sorun kalmayacak zaten. ;b6
|
"ne kadar bilirsen bil , anlattıkların karşındakinin anlayabildiği kadardır"
|
„tatli dil yilani deliginden cikarir.“ diye bosuna dememisler.
saygi cok önemli. konusurken , karsimizdakine saygi duyarak; kalp kirmadan güzelce konusurak, kendimizi düzgün ifade ederek te cogu seyi anlatabiliriz. aslinda ‚ben olsam karsimda ki bana böyle konussa ne hissederim; ne düsünürüm‘ diye düsünerek; kendimizi karsi tarafin yerine koyup konussak her sey daha „tatli“ olabilir.:) |
İletişim için iki ayrı dil var ; ben dili ve sen dili.
"Ben dilini yürek yüreğe iletişim olarak tasvir ederiz." diyor uzmanlar. Empati yapabilmek , kişinin yüreğine hitap edebilmek , değerli hissettirebilmek , savunma istemek yerine dinleyebilmek , sinirlendiğinde bile sakin kalabilmek, ruhunu dizginleyebilmek ; keskin sirke olmamak , insanı kendinle bir tutabilmek işte doğru iletişim bu şekilde başarılabiliyor ancak. Başarabiliyor muyuz ? Yoksa sen diline mi geçiyoruz ? Sen dili ise kişinin karakterine , benliğine , düşüncelerine direk saldırıdır. Kişiye anlaşılmadığını hissettirir daha çok açıklama yaparken benliğini yorgun hissettirir. Konuşma isteğini kaybetmesine , üzülüp , kırılmasına neden olur. Aranızda ki şey ilişki kuruyor gibi değil de haklı olmak gibi bir iletişim çeşidine dönüşür. Kendini kazanmak zorunda olduğun bir savaşın içinde gibi hissedersin. Sence hangisi sensin ? -Reyhan |
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Alıntı:
Çok doğru bir nokta yakalamışsın Zeyna. Davranışla bütünleşmeyen söylemin de bir kıymeti yoktur. Iletişim aslında bir bütün. Nezaket sadece dilden çıkan sözcük anlamına da gelmiyor. Teşekkürler yorum için. |
Sakinlik ve tatlı dilden yanayım ben herzaman bunları yapabildigin zaman hiçbir sorun kalmıyor ;khv
|
Alıntı:
|
konuşurken, yazarken seçtiğimiz kelimeler ve tarzımız bizim kendimizi insanlara tanıtma yolumuzdur ve onların bize karşı olan davranışları da bizim üslubumuza göre şekillenir. devamlı ters konuşan biri başkaları da onu tersleyince şaşırmamalıdır mesela.
bunun yanı sıra üslubumuzla kendimizi de etkileriz. devamlı öfkeli, hararetli konuşarak, küfür ederek kendimizi iyice gaza getiririz mesela. oysa öfkelenince bile sakin konuşmayı denersek negatif enerjimizi başkalarına bulaştırmadan daha çabuk sakinleşmek mümkün olabilir. işin sosyolojik boyutunda en göze çarpan konu ise kadın-erkek eşitliği herhalde. günlük hayatta devamlı kadını aşağılayan kelimelerin kullanımı, cinsel aşağılamalar içeren küfürler, şakalar, sevişmek gibi işteş bir eylemi tanımlarken bile kullanılan agresif kelimeler bir süre sonra farkında olmadan bunların normalleştirilip içselleştirilmesine sebep olur. sonra o toplumda mastürbasyon yaptığı için dahi vicdan azabı çeken kadınlardan kadın cinayetlerine uzanan bir yelpazede sorunlar başgösterir. oysa bir cinsten bahsederken takınılan kibar üslup insanı düşünmeye zorlar, o konudaki çifte standardı veya ikiyüzlülüğüyle yüzleştirir. bu yüzden “amaan, dilimize böyle yerleşmiş”, “şaka da mı yapmayalım” deyip boşvermemeliyiz. |
Etkili iletişimi sağlayan birçok şey vardır.. Hoşgörülü ve önyargısız olmak gibi, empati kurmak gibi. Yani olaylar ve durumlar karşısında kendini karşısındaki kişinin yerine koymak gibi. Onun yanında iletişimi jest ve mimiklerle desteklemek ve göz teması kurmak gerekir. İletişimde üslupta önemlidir. Yanlış üslup doğru sözün celladıdır...
|
Anlatımı hoş sade yalın bir dile, iletişime girmeye çalışmalı kimi zaman o seviyeyi yakalayamazsınız sizin gösterdiğiniz yalınlığı bulmazsınız bu sizin fikir değişmenize sebep olmasın. Siz sade olun ve devam edin. İsteyen istediği şekilde düşünsün. Siz kendinizden sorumlusunuz sadece.
|
Başlığı açan ve yorum yapan arkadaşlar; emeklerinize, yüreklerinize, kaleminize sağlık çok güzel şeyler yazarak anlatmışsınız. Empati, hoşgörü, anlayış, saygı vs. ama bunu hayatımızda ne kadar kullanıyoruz? Şahsım adına size hak veriyorum, ama itiraf etmek gerekirse bazen bildiğimizi bile uygulamıyoruz.
Hoşgörü, nezaket, empati, saygı... etkili iletişim kurabilmek için kendimizde bulundurmamız gereken insani düşünceler. Peki ama öfke, sinir, kızgınlık? Bunlar insanın doğasında olan duygular. İstemesekte belirli zamanlarda eyleme geçirdiğimiz faaliyetler. İnsan robot veya melek değildir Tanrı bizi sınanmamız için yarattı. Benim canım yanarken, canımı yakan kişi, durum veya olayı nasıl hoşgörü ve empatiyle karşılayıp iletişim kurayım? Haklısın canımı yakman gerekiyordu, ben olsam aynısını yapardım. (: Etkili ve güçlü bir iletişim kurabilmemiz için şahsi düşüncem; konuşmalarımız bizim karakterlerimizse, kendimizden çok karşı tarafın karakterini analiz etmeliyiz. Ses tonuyla, mimikleriyle, beden diliyle.. Yani etkili bir iletişim için ben kendimi başkasının yerine koymadan da anlayabilirim. Empati kurarak belki o kişiye acıyacağım ve iletişim sağlıklı olmayacak. Her olay empati ile doğru sonuçlanmayabilir. Fakat karşı tarafı analiz ettiğiniz ve düşüncelerini tarttığımız zaman, kendimizi daha açık anlatıp karşımızdakini anlayabiliriz. Siz daha bilgili olabilirsiniz fakat karşınızdaki cahil ise anlayacağı şekilde anlatmak sizin erdeminizdir. Birçok kişi hayatında yazı ile iletişimini sağlarken, Türkçemizi kullanımı, kelimelerin seçimi dahi karşınızdaki kişinin kültür seviyesini belirleyici bir etkendir. Bunu farkettiğimiz zaman nasıl iletişim kuracağımızı da anlayacağız. Hitaplarımızı, kelimelerimizi anlayacağı şekilde seçebiliriz. Kişinin odak noktasını bulduğumuzda zaten istediğimiz gibi iletişime yön vermek bizim elimizde. Etkili iletişim kurmak bir beceridir. Umarım en güzel şekilde kendimizin ve çevremizin becerilerini geliştiririz. Saygılar. |
Alıntı:
|
Alıntı:
|
.............. |
Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 14:36. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2024, vBulletin Solutions, Inc.
Copyright ©2019 - 2023 | IRCRehberi