IRCRehberi.Net- Türkiyenin En iyi IRC ve Genel Forum Sitesi  
 sohbet
derya sohbet


Kitap Tanıtımları Kitap Tanıtımları

1Beğeni(ler)
  • 1 Post By ZeyNa


 
 
Seçenekler Stil
Alt 23 Nisan 2021, 19:19   #1
Standart Cehennemdere Kanyonu

Cehennemdere Kanyonu

CehennemDere Kanyonu , Efsane Komutan Osman Pamukoğlu tarafından yazılmış 20 asker ve 1 yüzbaşının terörle mücadelede yaşadıklarını konu alan bir kitaptır.

Kitabın başlangıcı ayın bile görünmediği soğuk bir kış gecesinde Komando Er Hasan'ın çok soğuk diye söylenmesine kızan Uzman Çavuş Ziya'nın "Kımıldanıp durma, köyüne gitmeden nalları dikeceksin" şeklinde cevap vermesi ile başlıyor.

Havalar soğuduğundan, yurtiçinden Irak'taki kamplarına dönmek için sadece geceleri hareket eden bir grubun, pusuya yattıkları vadiden geçeceği istihbaratını alınca burada tertiplenmiş
  • Komando Er Hasan
  • Uzman Çavuş Ziya
  • Asteğmen Tekin
  • Üsteğmen Metin
  • Üsteğmen Murat
  • Uzman Onbaşı Cengiz
  • Astsubay Başçavuş Mustafa
  • Sıhhıye Çavuş Ahmet
  • Komando Er Burak
  • Yüzbaşı Tayfun
  • Teğmen Aykut ve diğer askerlerin
Cilo Dağlarından , Han Yaylasına, Sat dağlarından Cehennemdere Kanyonuna kadar olan mücadelelerini anlatıyor.

Kitabın Sonunda Sıhhıye Çavuş Ahmet'ten bahsediliyor.

"Ahmet Çavuş terhisinden sonra gene sağlık hizmetine girdi.Bir türlü hafif sivil giysilere alışamıyordu. Sanki üzerinde bir şey yokmuş gibi geliyordu ona. Baharın güneşli ve ılık günlerinden birinde çalıştığı beldenin kahvehanesine gitti. İnsanların bir kısmı, üstü üzüm asmasıyla kapalı açık alandaki masalarda dereden tepeden konuşuyor, içerdeki iki üç
masanın etrafında oturanlar ise kağıt oynuyordu. "Selamünaleyküm" diyerek dışanda oturanlan selamladı,
Ahmet Çavuş. Sonra da bir sandalye çekerek masalardan birinin kenarına yanaştı. Oturanlar da selam verdiler. içlerinden biri, "Anlat bakalım, Ahmet efendi. Yediğin içtiğin senin olsun. Ne gördün? Nereleri gezdin güneydoğuda? En son gelen sensin!" diye sordu. Adamın, sanki gezmeye veya balayına çıkanlara soru soruyormuşçasına konuşması Ahmet'in tepesini attırdı, Ahmet yutkunarak cevapladı:
"Sorma! Yattık aşağı. Dağlar, ormanlar, turistik tesisler, kayak merkezleri voli. Hangisini anlatayım be birader. Ekmek elden su gölden. Yedik, içtik, yattık, bir türlü doyamadık. Her kula nasip olmuyor tabii." Ayakta masadakileri dinleyen bir oğlan, "Ben de yeni terhis oldum," dedi.
Ahmet sordu:
"Sen nerede yaptın askerliğini?"
"Ben mi? Batıda, sahili de olan bir sosyal tesisteydim."
"Çok zahmet çekmişsindir muhakkak!"
"Askerde olup da zahmet çekilmez mi? Sosyal tesislerde,
bulaşık yıka, ütü yap, servis aç, servis kapat, iş bitmiyor ki.
Tonlarca iş var. Biz neredeyse hiç üniforma giymedik. Sadece dışardaki bahçe ve kapı nöbetlerinde resmi kıyafetle bulunma zorunluluğu vardı. Şu, gece bir-üç nöbetleri yok mu! insanı ifrit ediyor. Tam kan uykusundayken biri gelip,"Kalk nöbetin· var demez mi! Ölür müsün, öldürür müsün?"

Bu satırlar askerliği sadece güneydoğu'da yapmış olanların anlayabileceği derecede can sıkıcı bir muhabbet.

Efsane komutan Osman Pamukoğlu'nun can alıcı eserlerinden birisi. Herkesin okumasını tavsiye ediyorum.


Kitabın arka kapağından bir söz "Beni öldürecek kurşun daha dökülmemiştir.!"
 
Alt 23 Nisan 2021, 19:50   #2
YGT
YGT - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

Standart

Osman pamukoğlu Türksilahlı Kuvvetlerimizin GecerLi KomutanLarından..

 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Kapalı
Refbacks are Kapalı





Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 10:56.