ne fena bir uğultu
ricalı sokaklar katliam dolu
oluk oluk kahkahalar akıyor
yokuşlardan aşağı
minnetli evlerde feryad sessizliği
birbiri içine sığınmış kuş yuvaları karanlık...

hasret koyusu gözlerime güneş
renk tanımı ırkçılığı örtmüyor
acıları hiç bir küfür susturmuyor...

nefes dolusu gece çekiyor ciğerlerim
sabaha karşı
tuana lütfen sus artık
bu kalabalık yuvarlak dönüp duran
taş ve toprak yığınında
kimde dahi değilsin şuan...

can-i