Dünyanın en yaşanabilir şehirleri listesinin 1 numarasını yıllardır zapt etmiş, “muasır medeniyetler seviyesinin ne olduğunu ben belirlerim kardeşim” iddiasında bulunsa kimsenin itiraz etmeyeceği o şehir… Viyana… Var mıdır buradan daha “Avrupa” bir yer? Sanmıyoruz… Sana yine geldik, gelmeyecektik, annelerimiz istedi de geldik… Evet, kişisel tarihimizdeki 4. Viyana gezisi annelerimizi gezdirmek (bir talk show’da olsak buraya bir “awww” sesi ve alkış isterdim doğrusu) için gerçekleştirildi ve vesileyle bize de yeni bir Viyana Gezisi Rehberi hazırlama fırsatı doğdu.

Biz görmeyeli Viyana’da neredeyse hiçbir şey değişmemiş desek gerçekten abartmış olmayız, bu da üst seviye medeniyete dahil midir? Şehir özellikle gezilecek yerler açısından neredeyse her şeyiyle aynı duruyor diyebiliriz, çok büyük yeni gelişmeler yaşanmamış, yaşananlardan aşağıda bahsedeceğiz, maksimum müze giriş fiyatlarında falan 1-2 euro oynama olmuştur.

024 Viyana Gezisi Notları: Ulaşım Meselesi

Viyana gezisi boyunca en az dert edeceğiniz şey ulaşım olabilir, çünkü şehrin mükemmel bir ulaşım ağı var. Zaten yürüyerek gezmeye de çok müsait olan bu şehirde metrodan inip tramvaya, tramvaydan inip otobüse, ne bilelim faytondan inip zepline mi binmek istiyorsunuz, gerçekten de neredeyse hepsi mümkün ve çok kolay. Bu şehir biz bir yerlere ulaşalım istiyor, bu şehir biri bir yere ulaşamadıysa 3 günlük resmi yas ilan ediyor, bu şehir siz bir yere ulaşamayınca uyku uyuyamıyor….Teşekkürler Viyana….

Konuya ilişkin birkaç ipucu verecek olursak;

-Viyana havaalanından şehir merkezine ulaşmak için 4 seçeneğiniz var, CAT (City Airport Train yani), S-Bahn, taksi ya da otobüs. CAT 16 dakika gibi bir sürede sizi şehir merkezine ulaştırıyor ve ücreti şu an 14,90 Euro, gidiş dönüş alırsanız 24,90. S-bahn’ın S7 hattı ise yarım saat civarı sürüyor ve 4.40 Euro.

-Şayet taksiye binmeyi tercih ederseniz havaalanında kapının önünden direkt taksiye binmek yerine çıkıştaki taksi firmalarından birini kullanın, çünkü onların fiyatı daha uygun. Bunların yerini bulamazsanız “turist info”ya sorabilirsiniz, zaten bu şirketler de direkt Tourist Info’nun karşısında kalıyor. Hepsinde ücret aynı, hangisini seçeceğim endişesi yaşamanıza gerek yok, ücret şu an için sabit ücret 40 Euro gibi bir şey. Dönüşte de taksiyle dönecekseniz bi’ kartlarını rica edip dönüşü de bu şekilde ayarlayabilirsiniz.

-Şehir içinde ulaşım konusunda ise özellikle Vienna City Card aldıysanız zaten işiniz çok kolay çünkü bu kart ile kartınızın aktif olduğu süre boyunca (kalacağınız süreye göre seçebiliyorsunuz, 24 saat, 48 saat vs) toplu taşımayı herhangi bir ücret ödemeden kullanabiliyorsunuz. Kartı alacak olursanız telefon uygulaması aracılığıyla kullanıma geçirebiliyorsunuz.

-Eğer City Card almazsanız ve metroda ya da tramvayın içinde yer alan günlük ulaşım kartlarından ya da tek kullanımlık biletlerden satın alacak olursanız biletinizi makinelerde aktive etmeyi/okutmayı unutmayın, çünkü aksi takdirde ceza yersiniz. Ceza yemeyiz diye düşünmeyin, bizim orada bulunduğumuz 4-5 günlük süre içinde bile 2 kez ani gelişen bilet kontrolüne denk geldik, biletimiz olmasına rağmen aşırı paniğe kapıldık niye bilmiyorum…..

2024 Viyana Gezisi Notları: Bu Gezide Nereleri Gezdik?

Yukarıda da söz ettiğimiz gibi, Viyana’da gezilecek yerler özellikle ilk kez Viyana gezisi gerçekleştirecek biri için aslında çok net, şehrin tarihi bir dokusu, sarayları, köklü müzeleri olduğu için zaten turistik bölgeler ve ilk kez giden biri olarak öncelik vermeniz gereken yerler biraz belli diyebiliriz.

*Şehrin ünlü müzelerinden Albertina’nın yeni 2 lokasyonu daha açılmış; Albertina Modern ve Albertina Klosterneuburg. Öncelikli olarak ana müzeyi gezmenizi önersek de müzenin sitesinden diğer iki konumdaki sergilere de göz atarak ilginizi çeken bir şeyler varsa oralara da yolunuzu düşürebilirsiniz.

*Daha önce görmediğimiz adliye sarayı Justizpalast’ı bu sefer ziyaret ettik ve mimarisine bayıldık, insanın kendisini adaletin kollarına bırakası geliyor….. Burayı ücretsiz olarak ziyaret edebilirsiniz, girişte ufak bir güvenlik kontrolü oluyor ama gerginmiş gibi görünse de gerilecek herhangi bir durum yok, rutin bir kontrol gibi. Çıkarsanız sanki çok sinirlenecekler ve hemen oracıkta tutuklanacaksınız ve Avusturya hapishanelerine çürüyeceksiniz gibi hissettirse de üst kata çıkılıyor, korkmadan çıkabilirsiniz…

*Şehrin ünlü sarayları Schönbrunn, Belvedere ve Hofburg üçlüsünden ilginizi çekenleri zaten ziyaret edeceksinizdir, bunlara ilişkin ekleyebileceğimiz küçük detaylar var. Özellikle Schönbrunn ya da Belvedere’ye gitmek niyetindeyseniz (Belvedere’nin içinde Gustav Klimt’in The Kiss adlı eseri sergileniyor bu arada belki fikrinizi etkiler) biletini önceden internetten almak iyi bir fikir olabilir, çünkü gezmek için belli bir zaman aralığı seçilmesi gerekiyor. Şayet kapıda bilet alacak olursanız gittiğiniz saatin biletleri tükendiyse içeri giremiyorsunuz ve bilet bulabildiğiniz zaman aralığının gelmesini beklemeniz gerekiyor, özetle sinir bozucu bir durum ortaya çıkıyor (1’de gittiğiniz yere 4’te girebilmek gibi) biraz planlı olmakta fayda var yani. *Önceden harika bir kütüphane olan Austrian National Library’nin içine girilemiyordu ancak biz gitmeyeli orayı da turistlerin ziyaretine açmışlar, ilginizi çekiyorsa ziyaret edebilirsiniz, Vienna City Card’ınız varsa indirim oluyor ancak doğruyu söylemek gerekirse biz giriş ücretini biraz mantıksız bulduk.

*Bit pazarı gezme aktivitesinden hoşlanıyorsanız Cumartesi günleri kurulan Naschmarkt Flea Market’a yolunuzu düşürebilirsiniz, bizim planlarımız arasındaydı ancak maalesef yağmurlu bir havaya denk gelince ziyaret etme imkanımız olmadı. Çöp satıp Vintage gibi yediriyorlar mı yoksa gerçekten güzel bir bit pazarı mı kontrol etmeden gitmenizi önermeyiz, bu konuda bir instagram/tiktok araştırmasına girmenizi öneririz…

*Burggarten hoş bir şehir parkı, turistik noktaların civarında olduğu için gezerken burada ufak bir mola vermek için uğranabilir, aynı zamanda Mozart heykelini görebilirsiniz. İlginizi çekiyorsa Butterfly House da bu parkın içinde. Bizim çekmedi……Üstüne kelebek konunca kaçan bizler gibi insanların fikirlerini dikkate almayın zaten….

*Şehrin en ünlü binalarından Hundertwasserhaus bildiğimiz gibi, tüm güzelliği ve enteresanlığı ile duruyor, orayı zaten mutlaka ziyaret edersiniz. Buraya kadar gitmişken yakınlardaki Kunst Haus Wien’i de ziyaret etmeyi unutmayın, içindeki sergiler dönemsel olarak değişiyor, sergiyi gezme vesilesiyle binanın içini de görmüş oluyorsunuz. Ayrıca kapsamında bir kafe açtıklarını da hatırlatalım, illa içini görmek isterseniz kafeye de girebilirsiniz.

*Viyana’da alışveriş yapmak gibi bir niyetiniz varsa Urban Outfitters, &Other Stories, Brandy Melville, Weekday gibi en azından şimdilik Türkiye’de bulunmayan markaların hepsi bu şehirde mevcut. Ayrıca lokal bir marka olan Kitsch Bitch’e de bakmak isteyebilirsiniz, Neubaugasse üzerinde 2 şubeleri var.

2024 Viyana Gezisi Notları: Yeme İçme Önerileri

•Favori kahvecilerimiz No Panic Coffee ve Cafe Exchange (Otto Wagner’in tasarladığı harika bir binada) oldu. The Pelican Coffee Company, resmen yıllardır kalitesini bozmayan Kaffemik, Kaffefabrik, Good Coffee Society hep güzel seçenekler. Görsel olarak harika olan Phil ise hem bir kitapçı hem de kahveci.

•En iyi kahvaltıyı Drechsler‘de yaptık. Hildebrandt Cafe (bahçesi çok seviliyor), Ulrich, Erich (bu ikili aynı kişilere ait), Sil popüler seçenekler, herhangi biri için “mutlaka gidin çok iyi” diyemeyiz ama yine de tercih edebilirsiniz, orta seviye diyelim. Viyana’da kahvaltı konusunda çok büyük beklentilere girmeseniz iyi olur.

•Şehrin en ünlü yemeği şnitzeli yiyebileceğiniz en ünlü mekan hala Figlmüller, o kesin. Biz oraya daha önce birkaç kez gittiğimiz için bu sefer yine Figlmüller’e ait olan ama biraz daha “modern” diyebileceğimiz konseptteki restoranları Lugeck’e gittik ve çok beğendik, bizce Viyana’da şnitzel denemek istiyorsanız burayı kaçırmayın. Şnitzelin yanında gelen patates salatasını da acıktıkça canımız çekecek.

•Favori akşam yemeğimizi Michelin listesinde de yer alan Skopik und Lohn’da yedik, yediğimiz her şeye bayıldık. İtalyan &Japon mutfağının ilginç bir birleşimi olan Cucina Itameshi inanılmaz popüler, yer bulmak aylar sürüyor, bizce efsanevi olmasa da uğranabilir. Pizza Mari’de de çok güzel pizzalar yedik, kesinlikle listenize alabilirsiniz. Bunların hepsine rezervasyon şart ve Viyana halkının 5 ay önceden plan yapma huyu sebebiyle bu rezervasyonları ne kadar erken yaparsanız o kadar iyi edersiniz.

•Hızlıdan birer sosisli götürmek isterseniz biz opera binasının hemen yanındaki Bitzinger’i seviyoruz, peynirli olanı seçmenizde ısrarcıyız.

•Oldukça turistik bir mekan olan Palmenhaus’un tipi gerçekten çok güzel ama yemek için önermiyoruz, illa burada vakit geçirmek isterseniz bir şeyler içmeye gidebilirsiniz.

•Viyana’nın kafe kültürünün şanını siz de duymuşsunuzdur, şehir tarihi kafe/pastaneler ile dolu. Cafe Central, Cafe Sacher, Demel, Hawelka, Landtmann gibi çok ünlü birçok kafe var. Biz bu gezide buralarda pek vakit geçirmedik, bir tek annelerimiz deneyimlesin diye Demel’e uğradık ama kesinlikle iyi olduğunu düşünmüyoruz…..

*Five Guys tutkumuzu paylaşanlar, şehirde 1 adet Five Guys olduğunu hatırlatalım, ona göre midenizde yer ayırın…