![]() |
| | #1 |
| Heavy metal (veya kısaca metal), 1960'lı yılların sonlarında 1970'li yılların başlarında İngiltere ve ABD'de gelişen bir rock müzik türüdür. Kökenleri blues rock, psikedelik rock ve acid rock'a dayanan heavy metal grupları; kalın ve ağır bir ses, distortion, uzun gitar soloları ve yüksek ses gibi kendine özgü elementler geliştirmiştir. Türün öncüleri olan Led Zeppelin, Black Sabbath ve Deep Purple 1968'de kurulmuştur. İlk etapta müzik eleştirmenlerince hor görülseler de geniş kitlelere hitap etmeyi başarmışlardır. Led Zeppelin ve Black Sabbath'ın izinden giden bazı Amerikan grupları, 1970'li yıllarda heavy metali modifiye ederek daha erişilebilir bir hale getirmiştir. Judas Priest, Heavy metali Blues türünün etkisinden kurtararak bu türün gelişimini tetiklemiş[4], bir başka grup olan Motörhead ise türe sertlik ve hız katarak Heavy metalin gelişmesine katkıda bulunmuştur. Iron Maiden gibi New Wave of British Heavy Metal akımından etkilenen gruplar da bu gelişmeyi devam ettirmiş ve 1970'li yılların sonunda heavy metal dünya çapında hayran kitlesine ulaşmış, türün hayranlarına İngilizcede "metalhead" ve "headbanger" denmeye başlamıştır. 1980'li yıllarda Glam metal türünü benimseyen Mötley Crüe ve Poison gibi gruplar daha aşırı ve agresif tarzda müzik yaparken, bir yandan da Metallica, Megadeth, Slayer ve Anthrax gibi gruplar thrash metal'in yükselişini sağlamışlardır. 1980'lerin sonlarında ise Possessed ve Death gibi gruplar death metal'i, Mayhem gibi gruplar ise black metal'i thrash metal akımından etkilenerek ortaya çıkarmışlardır. Heavy metal geleneksel olarak yüksek distorsiyon, vurgulu nota, yoğun bas ve davul sesi ile birlikte güçlü bir vokal kullanmaktır. Bu tarzın alt türleri genellikle bu unsurların bir veya birkaçını vurgulamaktadır, değiştirmektedir ya da ihmal etmektedir. New York Times eleştirmeni Jon Pareles bu konuda "Popüler müziğin sınıflandırılmasında Heavy metal; hard rock'ın birçok alttürünü daha az ritim değişimi, daha az blues, daha fazla şovmenlik ve kaba kuvvet ile birlikte bulunduruyor." demiştir." Tipik bir heavy metal grubu davulcu, basçı, ritim gitarist, ana gitarist ve enstrüman çalan veya çalmayan bir şarkıcıdan oluşmaktadır. Bazı gruplarda sesin dolgunluğunu arttırmak için klavye enstrümanı da kullanılmaktadır. Judas Priest, 2005 yılında canlı performans sırasında. Elektro gitarın amplifikatör ile kullanılması heavy metal tarihinin temelini oluşturmaktadır. Sık sık ana gitarist ile klasik vokalist rolleri birbiri ile çakışmaktadır. Bu durum müzikal bir heyecan yaratmakla birlikte sahne mücadelesi ruhu oluşturmaktadır. Metal müziğin temelini yansıtan 60'ların karşıt kültürü için duyguların açık sözlülükle ifade edilmesi, gerçeğe işaret edildiğinin gösterilebilmesi için gerekli olmuştur.[8] Eleştirmen Simon Frith metal şarkıcılarının ses tonunun sözlerden daha önemli olduğunu söylemiştir. Metal müzik vokalistliği çok çeşitlidir. Judas Priest'ten Rob Halford ve Iron Maiden'den Bruce Dickinson'un sesi yüksek oktavlı iken, Motörhead'dan Lemmy Kilmister ve Metallica'dan James Hetfield'in sesi daha serttir. Metal müzikte bas anahtar unsurlardandır ve gitar ile bas arasındaki ilişki müziğin temel elementidir. Bas gitar düşük-uç sesin "ağır" olmasında kritik rol oynar. Metalin bas aralığı komplekslik açısından geniş aralığa sahiptir. Cliff Burton'un 1980'lerdeki popülerliğinden etkilenen bazı gruplar bası ana enstrüman olarak da kullanmıştır. Metalde davulun ana görevi yüksek ses, yüksek hız, güç ve kesinlik ile birlikte değişmeyen ritim sağlamaktır. Metal davulculuğu yüksek miktarda dayanıklılık gerektirmektedir. Ayrıca davulcular müziğin karmaşık yapısına ayak uydurabilmek için hız, koordinasyon ve ustalık becerilerini geliştirmek zorundadırlar. Metal davulcularının karakteristik tekniği zil boğmadır. Bu teknikte zile vuran davulcu vurduktan hemen sonra zili eliyle tutarak susturmaktadır. Canlı performanslarda yüksek ve saldırgan ses tonu sosyolog Deena Weinstein tarafından öldürücü olarak değerlendirilmiştir. Metalheads adlı kitabında psikolog Jeffrey Arnett metal müzik konserlerinin savaş duygusunu ön plana çıkardığını yazmıştır. Blue Cheer gibi erken dönem heavy metal temsilcileri olan Jimi Hendrix, Cream ve The Who ses konusuna yeni kriterler getirmiştir. Blue Cheer'den Dick Peterson bu konuda "Tek bildiğimiz daha fazla güç istediğimiz." demiştir. Pop müziğin temelinin melodi, house müziğin temelinin ritim olması gibi tını ve yüksek ses de metalin temelidir. Yüksek ses seyirciyi etki altına almaktadır. alıntıdır. | |
| |
| Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |