| ihaveanidea | 02 Kasım 2024 21:14 | waffle değil, bendeki anılarını seviyorum. saat gecenin 2'si arkadaşlarımla dışarıdayız, kafa nereye biz oraya. beklentilerimiz ve umutlarımız bize eşlik ediyor. uyku hafiften bastırmış nereye gidelim diyoruz içimizden biri ''baba şu ileride queen waffle var oraya gidelim sıra da yoktur.'' herkes kabul ediyor, önüne waffle malzeme listesi koyuluyor herkes birbirine soruyor kanka şu malzemeyi koysam tat dengesi bozulur mu, karşındaki de diyor koydur olm sevmezsek tabağın kenarına koyarız. waffle'lar geliyor(her zaman arkadaşına gelen waffle seninkinden daha güzel görünür.) afiyetle yeniyor. saat 3 buçuk oluyor sigaralar bitmiş benzinlik arıyorsun sigara almak için. bu sırada da saat 4 oluyor. sabah erken saatlerde açan bir kahvehane bulup uykulu uykulu son bir bardak incebelli çay içiyorsun. artık gün aymış, ortalıkta keraat vakti serinliği var. dayanamıyorsun ''dedem bana uyku fena geldi beni eve atın size zahmet siz devam edin.'' onlar da sanki bu teklifi beklermiş gibi ''biz de dağılacağız zaten.'' diyorlar. gecenin sonunda saat sabahın 6'sında kendini evinin önünde buluyorsun. dairenin kapısını açıyorsun, üzerini bile değişemeden yatağa düşüyorsun. öğlene kadar güzel bir uyku ve akabinde güzel bir kahvaltıya uyanıyorsun. sofrada yeni demlenmiş sıcak çay... |